Mücadele olarak mükemmele yakın oynayan ve kalecisi
Onur ile birlikte onurlu bir
futbol ortaya koyan
Trabzonspor,
Umut ile sadece bir gol pozisyonu bulmasına rağmen rakibine 1-0 yenilerek umutlarını Trabzon'da oynayacağı maça taşıdı.
Liverpool maça
Gerrard, Ager, Ngog ve Kuyt gibi yıldızlarını oynatmadan başladı. Bu oyuncularını dinlendirerek
Trabzonsporu rahat yenebileceğini düşünen Roy Hudgson, Trabzonspor'un ortaya koyduğu mücadeleci futbol ile yanıldığını anladı sanırım. Şenol Güneş'in de kadro
tercihine baktığımız zaman fizik kalitesi daha iyi olan oyuncuları tercih etmesi son derece doğruydu. İlk yarının genellikle orta saha mücadelesi şeklinde geçtiğini görmek mümkün. Orta alanda
baskı yapmaya çalışan Trabzonspor rakibini döndürmüyor ve dikine oynamasına fırsat vermiyordu. Defansif olarak maça iyi konsantre olan Bordo Mavili
ekip rakibinin gol pozisyonu üretmesine fırsat vermiyordu. Ta ki 45. dakika da orta alanda kaptırdığımız bir top sonrasında çabuk oynayan ve defansımızı ilk defa kademesiz yakalıyan Liverpool, sol çaprazda buluşturduğu Babel'in güzel vuruşunu maçın adamı Onur bile kurtaramadı.
İLK YARIDA NEDEN POZİSYON ÜRETEMEDİK?
*Teofilo'nun çok yalnız kalması ve topa sahip olduğu zaman
Colman, Umut,
Selçuk ve Burak'tan
yardım gelmemesi.
*Kenar bekleri Serkan ve Cale'nin ofans düşüncede olmaması.
*Rakip ile mücadelede başarılı olan Ceyhun ve Selçuk'un sorumluluk almayıp oyun kurma görevini üstlenmemeleri.
*Colman'ın
rakip sahada değilde kendi sahasına kadar gelip defanstan top alıp oyun kurmaya çalışması.
*Savunmada derinlik yaparak rakibine boş alan bırakmamasına rağmen kaptığı topları hızlı ve dikine oynayarak iyi kontra ataklar yapamaması.
İkinci yarıya golü atan Babel'in yerine Torres'i alan Liverpool ilk yarıda yaptığı mücadeleden dolayı yorulan Trabzon'un üzerine baskı kurmaya başladı. Maçın geneline baktığımız zaman Liverpool'a sadece ikinci yarının başlarında bir çok fırsatlar verdik. Verilen bu pozisyonlarda da geçen senenin ve bu senenin formda kalecisi Onur'un mükemmel kurtarışları sayesinde
penaltı dahil, farkın artmasını engelledikten sonra oyununun kontrollü oynanmasını sağladık. Hatta Alanzinho'nun da oyuna girmesiyle rakip sahada daha çok görülmeye başlayan Trabzon Spor, Selçuk'un pasını Umut ağlarla buluştursa evimize avantajlı bir skorla dönmememiz mümkün olabilirdi. Şenol Hoca'nın skorun artmaması adına Colman'ı çıkarıp yerine Giray'ı alması son derece önemli ve yerinde bir hamleydi.
Yine deTrabzonspor'un Liverpool gibi dev bir rakibe karşı ortaya koyduğu mücadeleden ve futboldan dolayı kutlamak gerekir. 1-0 yenilmek avantajlı skor olmamasına rağmen ben Trabzon Spor'un ikinci maçta rakibini eleyebilecek bir skor alabileceğini düşünüyorum. Çünkü hiçbir şey imkansız değildir. Yeter ki ikinci maçta
taraftar ve oyuncular yüreklerini birleştirsinler. O coşkuyu ve inancı beraber paylaşsınlar. Onur'lu takımın onurlu taraftarı, Umut'lu takımın umutlu taraftarı bir olsun yeter. BAŞARILAR TRABZON'UM…
Hasan ÖZER