Gönlünün her zaman
Galatasaray'dan yana olduğunu yineleyen ünlü
yıldız, sarı - kırmızılı
takımın
şampiyon olamaması durumunda,
Fenerbahçe'nin kazanmasındansa
Bursaspor'u
tercih edeceğini belirtti.
Cihan Haber Ajansı muhabirinin sorularını cevaplayan bir zamanlar Galatasaray'da top koşturmuş Romanyalı ünlü
futbolcu Gheorghe
Popescu, Galatasaray'da geçirdiği günleri unutamıyor. Kariyerindeki en büyük başarıları Galatasaray'da yaşadığını anlatan ünlü futbolcu, bu yıl da gönlünden geçen takımın Galatasaray olduğunu ifad ediyor.
Ancak Popescu'nun Galatasaray'ın şampiyonluğu yakalayamaması halinde gönlü Bursaspor'dan yana. Bursaspor'un çok iyi oynadığını kaydeden Popescu, ''Her zaman şampiyonluğu Galatasaray, Fenerbahçe veya
Beşiktaş gibi
takımlar kazanıyor. Benim açımdan, Galatasaray şampiyon olamadığı durumda,
İstanbul dışından bir takımın kazanması iyi olur. Fenerbahçe'nin şampiyonluğu kazanmasını asla istemem.'' ifadelerini kullandı.
Bursasapor'u şampiyonlukta iddialı bir takım haline getiren
Ertuğrul Sağlam'ı 'olağanüstü işler yapıyor.' sözleriyle öven Popescu, ''İstanbul haricinden bir takımı şampiyonluğa bu kadar yaklaştırdığına göre, demek ki çok iyi bir antrenör.'' değerlendirmesinde bulundu.
Galatasaray'ı her zaman kalbinde taşıdığını söyleyen Popescu, içindeki sevgiyi, ''Galatasaray dünyaca tanınmış bir takım. Galatasaray'ın bir başarıya
imza attığını duyunca hepimiz seviniyoruz.'' sözleriyle dile getirdi.
FUTBOLU LEKELEYEN BEDELİNİ ÖDESİN
Türkiye'de ünlü futbolcuların karıştığı
şike skandallarına da değinen Popescu, futbolun sadece sahada oynanması gerektiğini vurgulayarak, ''Futbolun
imajını lekeleyen bedelini ödemeli, lekelenen imaj temizlenmeli.'' dedi.
Sözlerini, ''Bu şike olayları bana bilimkurgu gibi geliyor. Bir futbolcunun dilinde ve tavırlarında bu tür arayışlar nasıl olur? Futbolcu sadece ve sadece sahada futbolunu oynamalı.'' şeklinde sürdüren Galatasaray'ın eski yıldızı, Galatasaray'da oynarken bu tür tutumları aklının ucundan bile geçirmediğini belirterek şu açıklamalarda bulundu;
''Oynadığımız dönemde ahlaki değeri çok yüksek ve paha biçilmez oyunculardan kurulu bir takımdık. Maç satmayı düşünmek bir yana, bütün maçları kazanmak için sahaya çıkıyorduk.''
(CİHAN)