Hagi'yi ve Rijkaard döneminde futbolcuların takımı sabote ettiği iddialarına da değinen Sabri, çarpıcı açıklamalar yaptı! Galatasaraylı futbolcu Sabri Sarıoğlu, Spor Toto Süper Lig'de iyi bir seri yakalayıp, üst sıralara tırmanmak istediklerini söyledi. GSTV'de yayınlanan ''Son Pas'' programına konuk olan Sabri, iki haftadır iyi performans sergilediklerini anlatarak, ''Bunun üstüne kata kata devam etmek istiyoruz. Trabzonspor ile çok önemli ve zor bir maçımız var. Trabzonspor'un yüksek bir grafiği var. İyi oynuyorlar, güzel bir maç olacak. Amacımız oraya gidip 3 puanla dönmek. Çünkü puan kaybetmek gibi bir şansımız kalmadı. Yeterince puan kaybettik. Artık Galatasaray'ın 3 puan serisini yakalayıp üst sıralara tırmanma zamanı geldi ve biz de bunun bilincindeyiz. Amacımız hiç puan kaybetmeden üst sıralara tırmanmak ve liderliğe çıkmak. Birincilik Galatasaray için her zaman başarıdır. İkincilik başarısızlıktır'' diye konuştu. Yeni teknik direktörleri Gheorghe Hagi ile daha önce çalışma fırsatı bulduğunu dile getiren Sabri, ''İlk geldiği zaman da başarılı işlere imza atmıştı. İkinci gelişinde de aynı başarıları devam ettireceğine inanıyorum. Yapı olarak, futbolcuyla diyalogları çok iyi olan bir teknik direktör. Her şey iyi gidiyor. Antrenmanlarda hocamızın istediği şeyleri yapmaya çalışıyoruz, beklentilerini karşılamaya çalışıyoruz. Her şey şu an iyi gidiyor, aldığımız sonuç ve oynadığımız oyun da bunun göstergesi. İnşallah bu gidişat üstüne kata kata devam eder'' ifadelerini kullandı. -''BİR FUTBOLCUNUN MESLEĞİNE İHANET EDECEĞİNİ DÜŞÜNMÜYORUM''- Eski teknik direktörleri Frank Rijkaard ile çalışmaktan mutluluk duyduklarını, Hollandalı çalıştırıcının ayrılmasına üzüldüklerini dile getiren Sabri Sarıoğlu, futbolcuların takımı sabote ettiğine dair iddialara ise inanmadığını söyledi. ''Bir futbolcunun takımı veya hocayı sabote edeceğine inanmıyorum'' diyen Sabri, sözlerini şöyle sürdürdü: ''Sonuçta mesleğimiz bu bizim. Biz bu işten para kazanıyoruz, ekmeğimizi yiyoruz. Bir futbolcunun kasıtlı oynamayarak mesleğine ihanet edeceğini düşünmüyorum. Öyle yapıda oyuncu varsa da zaten ben onun samimiyetinden ve iş ahlakından şüphe ederim. Hepimiz dürüst ve karakterli oyuncularız. Hepimiz gerektiğince çalışıp, para kazandığımız camiaya en iyi hizmeti vermek zorundayız. Onun için de elimizden gelen her şeyi yapıyoruz. Skorlar kötü gidince böyle dedikodular çıkıyor. Karakterli oyuncularla beraberiz. Hepsi birbirinden iyi insanlar, işlerini de seviyorlar.'' Yeterli antrenman yapılmadığı için sakatlıkların meydana geldiğine yönelik iddiaların sorulması üzerine Sabri, ''Gayet iyi çalışıyoruz. Çok tempolu antrenmanlar yapıyoruz. Bazen eve gittiğimizde kolumuzu kaldıramayacak halde oluyoruz. Neticeler kötü gidince, skorlar kötü yansıyınca böyle nedenler ve bahaneler aranıyor. Sakatlarımız çok ama bu çalışmadığımızdan dolayı değil darbeye bağlı sakatlıklar'' değerlendirmesinde bulundu. -''HOCAM NEREDE GÖREV VERİYORSA EN İYİSİNİ YAPMAYA ÇALIŞIYORUM''- Asıl oynadığı mevkinin sağ açık olduğunu belirten Sabri, ''Uzun süre sağ açık oynadıktan sonra mecburiyetten sağ beke döndüm. Hiçbir zaman mevki ayırt eden bir oyuncu değilim. Hocam bana nerede görev verirse o görevi yerine getirmek için elimden gelen her şeyi yaparım. Önceden sağ açık oynadığım için sağ açık daha rahat geliyor ama sağ bekte de uzun yıllar oynadım, orası da artık bana yabancı gelmiyor. Artık futbolda mevki kavramı kalmadı. Hoca size nerede görev veriyorsa o bölgede en iyisini yapmak zorundasınız. Hocam bana nerede görev veriyorsa en iyisini yapmaya çalışıyorum'' diye konuştu. Sarı-kırmızılı taraftarlarla arasında güzel bir bağ olduğunu ve onların desteğiyle bulunduğu konuma geldiğini anlatan Sabri, şunları kaydetti: ''Zaman zaman eleştirildim, protesto edildiğim anlar da oldu ama hiçbir zaman onlara kızmadım, üzülmedim. İnsan ister istemez biraz burukluk yaşıyor ama hiçbir zaman onlara karşı bir kırgınlığım olmadı, art niyetim olmadı. Çünkü biliyorum ki onlar büyük beklentiler içerisinde. Bu beklentileri karşılayamadığım zaman onlar da dışa vuruyorlar tepkilerini. Hiçbir zaman onlara kızmadım, onlarla aramda güzel bir bağ var ve onları çok seviyorum. Sadece ben değil bütün takım arkadaşlarım. Çünkü Galatasaray'ı Galatasaray yapan taraftarıdır. Onlar her zaman bize destek veriyorlar, vermeye devam etsinler. Onlar da inansınlar, verdikleri desteğe karşılık vermek isteyen çok iyi bir grup var. Galatasaray'ın kazanması için, Galatasaray camiasını yüksek seviyelere getirmek için varımızı yoğumuzu ortaya koyuyoruz.'' -MİLLİ TAKIM- Milli takım olarak 2012 Avrupa Şampiyonası grup elemelerine iyi bir başlangıç yaptıklarını, ancak daha sonra istemedikleri sonuçlar aldıklarını belirten Sabri, ''Önümüzde daha çok maç var. Amacımız Avrupa Şampiyonası'na gitmek. Türkiye'nin her zaman bu tür turnuvalarda yeri var. Avrupa Şampiyonası'na mutlak suretle gitmemiz lazım'' derken, ''Sakat olsa da milli takıma sadece prim için giden futbolcular olduğu iddia edildi. Bu konuyla ilgili görüşlerin neler'' şeklindeki soruyu ise şöyle yanıtladı: ''Bu görüşe ben katılmıyorum. Yani bir futbolcunun sadece prim için milli takıma geleceğine inanmıyorum. Milli takım en iyi oyunculardan kurulur. Sonuçta ülkemizde çok iyi oyuncular var. Başımızda da çok saygıdeğer, kariyerli bir hocamız var. Kimi seçerse koşa koşa milli takıma gelir zaten. Hocamız ne zaman maçtan önce bir kadro yapsa, hemen eleştiriler gelmeye başlıyor. Milli takım denildiğinde Galatasaray, Fenerbahçe, Beşiktaş ve Anadolu takımı fark etmiyor. Çünkü sonuçta ülkemizi temsil ediyoruz. Biz bir bütün olursak kazanırız. İçimizde bu iyi yönde olmayan eleştirileri yaparsak, bizim için iyi olmaz. Biz bir bütün olarak kendimize sahip çıkarsak, maçlarımızı kazanırız.''