Song kalmak istiyor

Galatasaray'ın Kamerunlu futbolcusu Rigobert Song, sezon sonunda kulüple olan sözleşmesinin biteceğini hatırlatarak, ''Kulüp isterse ben de kalmak isterim tabii.

Song kalmak istiyor

Benim temel isteğim Galatasaray'da kalmak'' dedi. Futbol Federasyonu'nun aylık resmi yayın organı Tam Saha dergisinin nisan sayısında röportajı yayınlanan Song, gündeme ilişkin soruları yanıtladı. Sözleşmesinin sezon sonunda biteceği ve Rus Ligi takımlarından Spartak Moskova'dan ciddi transfer teklifi aldığı hatırlatılan Song, Galatasaray'da kalıp kalmayacağıyla ilgili soruya, ''Kulüp isterse ben de isterim tabii. Benim temel isteğim Galatasaray'da kalmak'' yanıtını verdi. Song, transferiyle ilgili şunları kaydetti: ''Benim yaşımda bir oyuncu, kontratının son aylarına geldiği zaman, dünyanın tüm takımları için çok çekici bir hale gelir. Düşünün ki, ödenmesi gereken bir bonservis bedeli yoktur. Fakat teklifler almak gurur verse de ben diğer kulüplerle iletişim içinde olmanın, gitmek istediğim anlamına gelmediğini de biliyorum. Birçok kulübün sizinle ilgilendiğini biliyor olmak göğsünüzü kabartır, zevk ve keyif verir. Futbolcunun istediği şey budur zaten. Seçim yaparken doğal olarak kendinizi nerede iyi hissediyorsanız, değil bir iki sene, sonsuza kadar orada kalmak istersiniz. Ama bazen bir futbolcunun kesinlikle kontrol edemediği şartlar bir araya gelir ve bazı noktalarda karar verme yetkisi sadece oyuncunun elinde olmaz. Tabii ki Galatasaray'da kalıp yeni başarılar elde eden bir takımın içinde olmak istiyorum. Ama dediğim gibi, futbolcular bu kararları her zaman kendi başlarına alamaz.'' -''GALATASARAY'DA KENDİMİ KÖYÜMDE HİSSETTİM''- Galatasaray'da 4 yıl boyunca görev yapan Kamerunlu futbolcu, burada kendisini köyünde gibi hissettiğini söyledi. Song, şunları kaydetti: ''Galatasaray dört yıl boyunca oynadığım ya da bana dört yıl boyunca tahammül eden ikinci takım. Bu benim için çok önemli. En başından itibaren Galatasaray'a uyumum o kadar kolay oldu, insanlar bana o kadar büyük bir sevgi gösterdi ki, deyim yerindeyse kendimi köyümde hissettim. Kendimi Galatasaray'a, İstanbul'a, Türk insanlarına ve yaşadığım çevreye o kadar yakın hissediyorum. Sanırım burada oynadığım maçları izleyen biri de bunu kolaylıkla anlayabilir. Galatasaray'a gelirken arkadaşlarım ve tanıdıklarım, benim dört sene boyunca burada kalacağımı hiç tahmin etmiyorlardı. Aslında ben de tahmin etmiyordum. Ama ailemin tüm fertleriyle birlikte burada çok rahat ve keyifliyiz. Galatasaray'a gelirken, her şeyden önce çok iyi bir kulübün içine girdiğimi hissetmiştim. Onun dışında çok güzel bir ülkeye geldim, çok güzel bir kentte yaşıyorum, bana gösterilen ilgi ve sevgi de ailemle birlikte çok rahat bir hayat sürmemizi sağlıyor.'' -''TÜRK FUTBOLU HAK ETTİĞİ İLGİYİ GÖRMÜYOR''- Türk futbolunun Avrupa futboluyla rekabet edemeyeceği görüşünde olmadığını anlatan Song, ''Türk futbolu Fransa, hatta Almanya futboluyla rekabet edecek düzeyde'' dedi. Kamerunlu futbolcu, şöyle devam etti: ''Türk futbolunun yeterli ilgiyi alamamasının sebebi bence takımlarda çok büyük yıldızların bulunmaması değil. Aslında küresel bir nedenden ötürü Türk futbolu hak ettiği ilgiyi görmüyor. İngiltere, İspanya, İtalya, Almanya ya da Fransa Ligi tüm dünyada izleniyor. Bizse maalesef futbolu kendi aramızda oynuyor, kendi aramızda konuşuyor ve kendi aramızda tartışıyoruz. Sonra da sözünü ettiğim diğer liglerin maçlarını izlemeye devam ediyoruz. Türkiye'nin yapması gereken, çok yüksek seviyede oynandığını düşündüğüm lig maçlarını, bir şekilde dünyaya ulaştırmanın yolunu bulmak. En basit deyimiyle satmak. Türk futbolunu dünyaya satabilir ve kendi aramızda yaptığımız maçlar hakkında başka ülkelerin insanlarını tartıştırmayı becerebilirsek, o zaman Türkiye'de oynadığımız futbolun kalitesini daha objektif olarak değerlendirme şansına sahip olacağız. O zaman Türk futbolunun hiç de kötü olmadığını göreceğiz. Avrupa'nın birçok ligiyle mücadele edecek seviyede olduğunu anlayabileceğiz. Avrupalı tüm büyük isimler, Türkiye'deki takımlarda oynamak üzere teklif aldıklarında, 'Teklif güzel ama bundan sonra milli takıma çağrılabilir miyim?' diye düşünür. Milli takımdaki yerini garanti edebilmek için o oyuncuların her zaman kamuoyunun gözü önünde olması gerekir. Bu da televizyon yayınlarıyla mümkün. Bunu sağlayamazsanız dışarıdan yüksek kalitede futbolcuların Türkiye'ye gelmesini de sağlayamazsınız.'' -EURO 2008 YORUMU- Rigobert Song, Türk Milli Futbol Takımı'nın Avrupa Şampiyonası finallerindeki şansıyla ilgili bir soru üzerine de özetle şunları kaydetti: ''Türk oyuncuların ve Türk Milli Takımı'nın Euro 2008'deki takımlarla rekabet etme gücü çok yüksek. Fakat bu yeterince bilinmiyor. Çünkü Türk futbolu genelde yeterince bilinmiyor. Fakat Türk Milli Takımı oyuncularının her şeyden önce ne yapabileceklerini bilmeleri lazım. Mesela Çek Milli Takımı'na karşı Türkiye'nin eksisi yok, artısı var. Diğer takımlara karşı da öyle. Bence Euro 2008 bunu göstermek için elinizdeki fırsatlardan biri.'' AA
<< Önceki Haber Song kalmak istiyor Sonraki Haber >>

Haber Etiketleri:
ÖNE ÇIKAN HABERLER