Eski futbol hakemi Bünyamin Gezer şunları söyledi: "Teşvik priminin bana göre verilmesi lazım. Verilsin, ne zararı var? Siz neye veriyorsunuz. Teşvik pirimi niye verilir? Maçı kazan diye verilir. Zaten bir futbol takımının görevi nedir? O maçı kazanmak. Ama Türkiye'de bazı şeylere alışık olmadığımız için diyelim ki x takım küme düşme hattında bir büyük takımla maç yapacak. O maçı almak için elinden gelen her şeyi yapıyor. Ama o üç hafta sonra şampiyonluğa oynayan diğer bir takımla oynayacak. O hafta veya ondan önceki hafta ligde kalmayı garantilemiş. Futbolcu sakatlık numarası yapar, antrenmana katılmaz, hocalar gevşetir, yöneticiler para ödememeye başlar niye takım zaten kaldı ya kümede ayrıca ekstra pirim vermez. Halbuki üç hafta önce küme düşecekti. Ama kümede kaldıktan sonra futbolcunun ve teknik direktörün bir değeri yoktur. Biz böyle bir ülkeyiz. Hemen salarız. Eşit şartta bir maç olacak mı? Evet. X takım şampiyonluk için oynayan bir takıma karşı oynayacak her şeyini ortaya koyuyorsun, ama üç hafta önce kendini garantilediğin zaman her şeyi bırakıyorsun. Yönetimde bu maça pirim vermiyor. Kazansan da bir şey olmayacak çünkü. Türkiye'de teşvik pirimi verilsin. Ama ne yapılsın? Yatırsın futbol federasyonuna devlet vergisini kessin o teşvik futbolcular ve teknik adama gider. Türkiye'de teşvik pirimi verilir. Yönetici o parayı alır ama futbolcunun haberi olmaz. Türkiye'de böyle." Bünyamin Gezer'e öğrenci tarafından hakemliğe ilk başladığı yıllarda cüzdanında bir resim taşıdığı yönünde soru sorulması üzerine Gezer cüzdanını çıkararak davetlilere gösterdi. Gezer, cüzdanında eşinin fotoğrafı olduğunu gösterince davetliler tarafından alkışlandı. Söyleşinin ardından, katılımcılara, ZKÜ Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Muhlis Bağdigen tarafından "Yılın En İyi Spor Programı" ödülü verildi.