Turhan, yönetim kurulu üyeleriyle birlikte Elazığspor tesislerinde düzenlediği basın toplantısında, son günlerde kendisi ve yönetim kurulunu hedef alan haberlerin çıkmasına karşılık bugüne kadar sesiz kaldığını, ancak çıkan haberler üzerine basın toplantısı düzenlediğini belirterek, ''Herkesin yaşadığı bölgede, kendisine göre her türlü şeref ve haysiyeti söz konusudur'' diye konuştu. Basında 'yönetim aranıyor, yönetim kaç para vermiş' türü haberlerin çıktığını ifade eden Turhan, ''Kimsin kardeşim sen? Yönetim aramak senin görevin ise gelip kongre salonunda bunu yaparsın. Ben vermişim. Yönetimim de vermiş. Ama yönetimin şu anda geldiği noktada elbette ki bir tıkanma noktası olmuştur. Ama kalkıp da burada birilerin tellallığını yapacaksanız Elazığspor, yönetim ve şahsım üzerinden yapmayın. Bizim ne verdiğimizi her zaman belgelerle açıklamaya hazırız. Bizim alnımız açık. Tek kuruş şahsıma almamışım'' dedi. Kendilerine yönelik 'Yapamıyorlarsa gitsin, anahtarı belediye başkanına versin' sözlerini de eleştiren Turhan, şunları söyledi: ''Bunun usul ve kaideleri vardır. Kongre yapılır, arkadaşımız aday çıkarsa o arkadaşımızın karşısında biz aday olup olmayacağımızı görüşüp, tartışıp ondan sonra karar veririz. Biz burada zorla kimsenin sırtında gelip durmuyoruz. Geçen sene de bu kulüp böyleydi. Biz geldiğimiz zaman para mı vardı. Biz zoraki gelmedik. Görev addedildi ve kimsenin o gün sahip çıkmadığı bir noktada biz geldik sahip çıktık. Olağanüstü kongre kararı aldık. Yine o gün dedik ki varsa biz çıkarmayalım. Orada tuttuk bir liste yaptık. Beğenmeyebilirsin, bunun yolları böyle haberler değil. 'Belediye başkanına anahtarı ver' diyorlar. Peki çözüm müdür? Belediye başkanı sadece Elazığspor'un, Bahri Turhan'ın başkanı değildir. Eğer benden dolayı bir sıkıntı varsa, ben bırakıp gitmeye hazırım. Ben Elazığspor'un önünü tıkamam. Bunda kimsenin en ufak bir tereddüdü olmasın. Ama belediye başkanıyla görüştüm. 'Hayır başkan siz görevinizin başındasınız. Biz de başındayız' dedi. Burada bir sıkıntı yok demek ki.'' Turhan, yönetime geldikleri dönemde kendilerine verilen sözler olduğunu belirterek, ''Ama Elazığpor'un bu zor durumunda eğer bu kadar ilgisiz kalacaklarsa buyursun kalsınlar. O insanların bize Elazığspor için verilmiş sözleri vardır. Bu tip kısır çekişmelerden uzak durmak istiyorum. Bu takımın tek sahibi biz değiliz. Elazığ'da yaşayan insanlar, işadamları, ticaret odası vardır'' diye konuştu. -TEMLİKLER- Turhan, bazı yerel basın organlarında kendileriyle ilgili her şeyin yazılmasına karşılık, kulüp üzerindeki temliklerden söz edilmediğini kaydetti. Bugüne kadar 1 milyon 447 bin YTL temlik verdiklerini anlatan Turhan, şöyle konuştu: ''Kulübe konulan temlikler dile getirilmiyor. Benim geldiğim 22 Temmuz 2006 tarihinden itibaren bu kulüp halen temlikler altında değil midir? Bugüne kadar 1 milyon 447 bin YTL temlik ödedik. Verilecek 353 bin YTL kaldı. Buna göre temlik koyulsun. Ama sen 2 milyon 200 bin Spor Toto'da, Federasyonda da 4 milyon 410 bin YTL. Senin böyle bir alacağın yoksa niye bunları tutuyorsun. Hem bu kulübe gelip idare etmişiz, hem de bu federasyondan, Spor Toto'dan gelen paralara el vurmadan 1 milyon 447 bin YTL ödemişiz. Peki siz bizden ne istiyorsunuz?'' Turhan, bir taraftar grubunun 'Biz sahip çıkarız' söylemlerini de eleştirerek, ''Sen haddini bileceksin. Sana kim akıl veriyorsa, arkanda kim varsa o gelir aday olur. Elazığspor benim babamın malı değil ama kimsenin de babasının malı değil. 1,5 yıl içerisinde şerefimizle yönettik. Elinde bir tane belgesi olan çıksın. Oturduğu yerde çamur at izi kalsın düşüncesine tahammülüm yoktur'' dedi. Turhan, yerel basının 'Bize konuşmuyor, ulusal basına konuşuyor' eleştirilerine karşı ise ''Kardeşim sen beni aramazsan, sormazsan, ben seni açıp da bir şey söylemem. Ama sen beni ararsan, ben sıkıntım varsa, neyi biliyorsam konuşurum'' diye konuştu. AA