Türkiye, tarihinde ilk kez, FIFA 2014 Dünya Kupası Avrupa Elemeleri D Grubu 5. maçında karşılaştığı rakibi Andorra'yı 2-0 mağlup etti ve Dünya Kupası umutlarını sonraki maçlara taşıdı.
Türkiye ile Andorra arasındaki maçına özel hazırlanan, maça dair gözünüzden hiçbir şeyin kaçmayacağı rapor ve yorumları sizler için yayınlıyoruz.
İşte maçı anlatan ince ayrıntılar:
*Maçtaki şut isabet yüzdemiz oldukça düşüktü. Çok adam defans yapan kalecisi de zayıf bir rakibi aşmak adına daha çok isabetli şut çekmemiz gerekirdi. Maç içerisinde 14 şut çektiğimiz ancak bunların sadece 7’sinin isabetli olduğu görüldü.
*Andorra kendi evinde Macaristan’dan 5, deplasmanda Romanya’dan 4, Hollanda’dan 3 gol yemişti. Grup maçlarında en az gol yediği maç bu oldu.
*Andorra Milli Takımı'nın aday kadrosunda yer alan oyuncuların toplam değeri 275.000 avro ve takımdaki oyuncuların büyük çoğunluğu amatör futbolcu. Türkiye Milli Takımının değeri ise 156.600.000 euro. Aradaki bu büyük uçurumun sahadaki oyuna yansıdığını söylemek mümkün değildi.
*Maçın ilk yarısında iki takım da çabuk oynama çabası içerisindeydi, bu çaba karşılıklı çok top kaybına yol açtı. Andorra atağa kalkarken orta sahayı hızlı geçmek adına sürekli uzun top yaptı. Rakibin bilinç altındaki topu kaybetme korkusu ile birlikte yüksek tempoda oynama çabası bizim takımımızı da etkiledi.Oysa Milli takımın topu ayağında tutup sakin bir biçimde oyun kurması gerekirdi. Maçın son çeyreğinde Andorra’nın temposunun düşmesi ve bizim biraz daha sakin topa sahip olarak oynamamız baskımızın artmasına yol açtı.
* Milli takımımız kanatları çok kullandı. Toplam 22 ortanın yapılmış olması kanatlardan rakip kaleye gelme çabasının ne denli hakim olduğunu gösterdi. Ancak maç genelinde kanatlardan sadece 5 isabetli ortanın gelmiş olması özellikle rakibin kalabalık biçimde savunma yapmasının bir sonucuydu. Burak ve Umut gibi hava toplarında etkili iki forvet oyuncusunun daha isabetli ortalar ile desteklenmesi daha çok gol bulmamıza yol açabilirdi.
*Arda maç içerisinde sürekli kanat değiştirdi. Arda’nın soldan 6, sağdan 1 orta yaptığı görüldü ancak sadece soldan yaptığı 1 orta isabetliydi.
*İlk yarıdaki kör dövüşüne benzeyen oyun ikinci yarıda Türkiye’nin topa sahip olma yüzdesini ciddi biçimde arttırması ile farklı bir havaya büründü. Maç sonunda %75’e %25’lik bizim lehimize bir oran söz konusuydu.
*Andorra’nın oyun içerisinde sadece 135 pas yapması ve bunun 58’inin isabetli olması rakibin organize olmaktan ne kadar uzak olduğunun göstergesiydi. Andorra topa sahip olduğu her anda topu ileri vurup topun peşinde koşma çabası içerisindeydi. Bu da maçın seyir zevkinden uzak bir hal almasına yol açtı.
*Andorra ikinci yarıda 70. dakikada Gomes ile bir gol pozisyonu buldu. Bu pozisyon Milli takımın ofansif oyun anlayışıyla defansta sadece iki kişi bırakmasının sonucunda ortaya çıktı. Rakip takım gruptaki ilk golünü atma fırsatını son anda kaçırdı.
*Andorra maç içerisinde toplam 16 faul yaptı. Rakibin Türkiye’yi oynatmama çabası, ikili pozisyonlarda sık sık faullere başvurmasına yol açtı.
*Selçuk’un oyun içerisinde defanstan top çıkarma, Arda’nın ise topu rakip kaleye taşıma misyonunu üstlendiği görüldü. Selçuk 74 pas yapıp bunların 62’sinde isabet kaydetti. Arda ise 44 pasta 32 isabet kaydetti. Arda’nın 5 hücum pasının 3’ünde isabet kaydetmiş olması dikkat çekiciydi. Arda’nın topa sahip olma noktasında vasat takımın içerisinde nispeten daha etkili olduğu görüldü.
*Burak kalabalık defans arasında kayboldu. Sadece 1 gol pozisyonu bulabildi ve onda da topu ağlarla buluşturdu. Bazı maçlarda 1 pozisyon gelir onu da gol yapıp yapamamak o pozisyona giren forvetin kalitesine bağlıdır.
* Her iki bek oyuncumuz Hasan Ali de Gökhan da oyunun defansif tarafından çok ofansif tarafında varolma çabası içerisindeydi. Hasan Ali 2 orta yapıp 0 isabet kaydetti, Gökhan ise yaptığı 6 ortada 1 isabet kaydedebildi. Hasan Ali’yi takımın en verimsiz oyuncularından biri olarak tanımlamak mümkündü.
* Andorra'nın oyun içinde topla oynama süresi yalnızca 9 dakika 53 sn. idi. Türkiye ise 29 dakika 37 sn. oynadı. Topun maçın büyük bir kısmında oyun alanının dışında olması dikkat çekiciydi.
Hakem Yorumları:
Bekir İrtegün’ün Sarı Kart gördüğü pozisyon hakkında:
Fstats Gözlemci; Hava topuna çıkarken Bekir'in ellerini ve kollarını kullanımında kural dışı bir ihlal yok. Sarı kart kararı ağır.
Hakemin yönetimin tarzı hakkında:
Fstats Gözlemci; Hakem Nerijus Dunauskas oyunun daha fazla bölünmemesi, topun oyunda kalması için serbest vuruş kararı vermeden önce doğacak avantajı beklemeyi tercih ediyor. Bu sebeple serbest vuruş kararlarında düdüğünü diğer maçlara nazaran 1-2 saniye geç çalabiliyor
İlk yarıda yaşanan penaltı pozisyonu hakkında:
Fstats Gözlemci; Kayarak yapılan müdahalede rakibe temas etmeden önce topa temas ettiği için hakem penaltı kararı vermedi.