Sarı-lacivertli futbolcu Gökhan Gönül, sabah antrenmanı sonrası çalışma temposundan takımın uyumuna, takım içindeki forma rekabetinden gelecek planlarına kadar birçok konuda basın mensuplarına açıklamalarda bulundu. Ağır tempolu idmanları İstanbul'da yaptıklarını, burada nispeten hafif tempolu antrenmanlar yaptıklarını söyleyen Gökhan Gönül, "İyi bir takım kurup maçlara iyi başlamak istiyoruz. Hoca bizimle toplantılar yapıyor. Çeşitli konuları kendi aramızda paylaşıyoruz. Tabii ki herkesin saha içinde sorumluluk alması lazım. Futbol, bireysel bir oyun değil, takım oyunu. Herkes, takımın isteğine göre hareket etmeli. Çünkü herkes takımın bir parçası. Takım olmak için buradayız. Geçen yıl hocayla futbolcular arasında bir uyuşmazlık vardı. Bunu herkes görüyordu. Bu, dışarıdan da görülüyordu. Bu sene ise beraberlik ve uyum var. Her şey bir program içinde. Ben bunu tercih ederim. Çünkü takım olmak gerekiyor" diye konuştu. Takımdaki forma rekabeti içinde kendisinin de olduğunu söyleyen Gökhan Gönül, "Bu takım oyunu. Kim hak ediyorsa, uyum sağlıyorsa, kim takıma bir şey katıyorsa, hoca onu oynatacak. Benim için Kazım oynamış, Mehmet Topuz oynamış fark etmiyor. Önemli olan takımın kazanması. Takım kazanıyorsa, benim yedek kalmam da önemli değil. Çünkü başkanımızın verdiği büyük sözler var. Bunlar için mücadele edeceğiz" dedi. Kendi başarısında takım arkadaşlarının da büyük rolü olduğunu ifade eden Gökhan Gönül, "Bu sadece benim başarım değil. Benim önümde, arkamda, kalede oynayan oyuncular bunu sağladı. Önümde oynayan Deivid, oyun içinde bana yardımcı oldu. Bu sadece benim değil takım arkadaşlarımın başarısı" diye konuştu. Gökhan Gönül, UEFA Avrupa Ligi'nde final oynamak istediklerini söyleyerek, "Bu turda bizi çok zorlu rakipler beklemiyor. Ama futbolda tüm rakipleri ciddiye almalısınız. Biz de tüm ciddiyetimizle grup maçlarına sorunsuz gitmek istiyoruz. İnşallah bu sene UEFA'da final oynamak istiyoruz" dedi. Fenerbahçe'yi çalıştıran her hocanın önem verdiği oyunculardan biri olduğu hatırlatılması üzerine Gökhan Gönül, "Her gelen hocanın benim üzerimde durması, bana tabii ki olumlu yansıyor. Hocanın bir oyuncuya güvenmesi, o oyuncuda özgüven oluşturuyor. Antrenmanlarda ve maçlarda daha rahat hareket ediyorsunuz. Ben de gençken, A Takıma ilk çıktığım yıllarda elim ayağım titriyordu. Bu da sizde stres yaratıyor. Hocanız size güvenirse, size de oynamak kalıyor" ifadelerini kullandı. Eksikleri olduğunu ve eksiklerini tamamlamak için çalıştığını belirten Gökhan Gönül, "Fenerbahçe hem başarıları hem de ekonomik olarak dört dörtlük bir kulüp olsa da; benim hiç eksiğim olmasaydı, Real Madrid Ronaldo yerine beni alırdı herhalde. Demek ki eksiklerim var. Eksiklerimi tamamlamak için çalışıyorum. Dünyada bakarsanız, daha çok transfer yapan ve daha yüksek ücretlere oynayan oyuncular, orta saha ve forvet oyuncularıdır. Defans oyuncuları daha az transfer yapar ve daha az paralara oynar. 'Avrupa'ya transfer olup, Fenerbahçe'ye para kazandıracak mısınız?' derken, ben belki de burada bırakmak istiyorum. Benim açımdan, kulüp açısından her şey olumlu gidiyorsa, ben de burada bırakmak isterim. Ama her şey var. Sakatlık var. Kulüp beni isteyecek mi? Ama ben isterim. Benim iki yıl daha sözleşmem var. Kulübüm isterse, seve seve yeni sözleşme imzalarım" diye konuştu. İstanbul'da çok iyi bir çalışma yaptıklarını yineleyen Gökhan Gönül, "Orada günde 3 idman yaparak ağır bir şekilde çalıştık. Yani sezona tüm arkadaşlarım açısından iyi başladık. Tempo anlamında kimsenin bir sorunu yok. Ufak tefek koordinasyon sorunları olabilir. Bunları da zamanla aşarız" diyerek sözlerini noktaladı.