Oysa sabah kulübe sakin, neşeli gelmişti. Hatta, 'Verdiği bu tarihi kararla adeta gözlerinin içi gülüyor ve
yönetici arkadaşlarını sakinleştirmeye çalışıyordu...' Genel Sekreter Vedat Olcay'ın odasında şok yaşayan yöneticilere, 'Üç gün üç gece düşündüm. En hayırlısı bu' dedi.
Yüksek Divan Kurulu Başkanı
Yüksel Günay,
Yıldırım'ı kararından döndürmek için çok uğraştı. Odada bulunan yöneticiler Vedat Olcay,
İlhan Ekşioğlu,
Şekip Mosturoğlu ve Rahmi Eyüpoğlu, 'Başkanım yoruldunuz, yıprandınız, tatile gidin. Ondan sonra daha sakin karar veririz' dediler.
Fenerbahçe Başkanı tek cümle söyledi, 'Bu iş bitti arkadaşlar..' Sonra nedenlerini anlattı.
'Dört gün telefonlarımı kapattım, sokağa çıkmadım. Kardeşlerim, eşim ve ailem ile oturup konuştum. Bu
kavga Fenerbahçe Kulübü'nden çıktı.
Aziz Yıldırım'ın kavgası haline geldi. İnsanlar belden aşağı vurmaya başladılar. Kalırsam, çok sevdiğim kulübüme, camiaya zarar veririm. Başım derde girer, sonra sizler de üzülürsünüz. Onun için beni kararımdan caydırmaya çalışmayın' dedi. Sonra bir sigara içti...
Ve şöyle devam etti:
'Başkan olmak isteyen, arkamdan kuyumu kazanlar çıksın ortaya.'
Eski başkanlardan
Güven Sazak kulübe geldi. Yıldırım'a, 'Yapma, kulübün sana ihtiyacı var. Senin mücadelen, hepimizin' diyerek kararından vazgeçirmeye çalıştı. 'On beş bin kongre üyesi olan Fenerbahçe'de çok başkan
adayı çıkar' dedi. Arkasından
Ali Koç geldi. Baş başa yapılan görüşmede, Yıldırım, Koç'a, 'Kulübe sahip çıkın. Aday olun' teklifini yaptı. Koç, 'İstifa etmeyin' deyince, Aziz Yıldırım, 'Ben çok yıprandım. Artık Fenerbahçe'ye senin gibi,
Ferit Şahenk gibi
genç ve vizyonu olan Fenerbahçeliler gelmeli. Sen başkan ol, ben sana danışmanlık yaparım' yanıtını bulundu.
Bu arada başkanın yanına kongre üyesi Gülizar Özen geldi. Ağlıyordu. Boynuna sarıldı, 'Sana olan sevgimden
kanseri yendim. Şimdi tekrar kanser mi olmamı istiyorsun' dedi.
Aziz Yıldırım
cevap vermedi. Sekreteri, kulübe yağan yüzlerce faksı Başkan'ın masasının üzerine koydu. Kimisi, 'Bırakırsan
intihar ederim', kimisi de 'Bize
şampiyonluk değil sen lazımsın' diyordu.
İçeri Menacer
Volkan Ballı girdi. O da şoktaydı. Yıldırım görevi bırakmada kesin kararlı olmasına rağmen Nobre'yi sordu.
Beşiktaş ile anlaştığını öğrenince, 'Biz zaten bırakacaktık. Beşiktaş 4 milyon dolarlık olmuştur' dedi.
Aurelio'nun Menajeri
Bayram Tutumlu ile beş dakika baş başa görüştü. Sonra İlhan Ekşioğlu ile Şekip Mosturoğlu'na 'Aurelio ile anlaştım. Mukaveleyi imzalayın' talimatını verdi.
Bir anda herkes şaşırdı. Öyle ya başkanlığı bırakmasına rağmen transferle uğraşıyordu.
Bana dönerek, 'Başkanlığı bırakıyorum ama kulübümden elimi eteğimi çekmiyorum.. Bütün transferleri yapacağım. Nobre'nin yerine çok daha iyisini alacağım' dedi. Şaşırdım. O ise çok sakindi.
Anladığım kadarıyla Yıldırım, 'Başkanlığı bırakmasına rağmen, benden sonra tufan demiyor. Tam tersine, giderken bile iyi,
bomba transferler yapıp yeni başkana güçlü bir Fenerbahçe bırakmak istiyor...'
On beş dakika süren duygusal, başı dik basın toplantısından sonra Aziz Yıldırım arabasına binerek kulüpten ayrıldı ve dinlenmek için İsviçre'ye gitti. Almanya'da bulunan Nihat
Özdemir ile Mahmut
Uslu da İsviçre'ye geçerek başkanla üçlü bir toplantı yapacak.
Peki bundan sonra ne olacak!
Tüzüğe göre Fenerbahçe
yönetimi 30 gün içinde kongre kararı alacak. Ancak Aziz Yıldırım basın toplantısında, 'Ayrılıyorum' dedi ama 'İstifa ediyorum' demedi.. Yönetime
istifa mektubunu da vermedi. Kulüpten ayrılırken vermek istedi. Genel Sekreter Vedat Olcay 'Git dinlen, dönüşte alırız' dedi. Yani açık bir kapı var.
Yönetim kurulu
pazartesi günü toplanarak durum değerlendirecek. Önce Aziz Yıldırım'ı kararından caydırmaya çalışacak. İkna edemezlerse o
vakit, bir ay içinde kongre kararı alınacak. Bu durumda da ya yönetimin içinde bir
başkan adayı, muhtemelen Nihat Özdemir'in başkanlığında yollarına devam edecekler. Veya topluca istifa edip, bir ay sonra hem başkan hem de yönetim kongresi kararı alacaklar.
AKŞAM GAZETESİ