Fenerbahçe'nin bu sezonu huzursuz geçireceği daha ilk maçtan belliydi. Sarı lacivertli kulüp daha geçen sezonun yorgunluğunu üzerinden atamadan Alex'in gölgesi geldi takımın üzerine çöktü. Alex probleminde doğru dürüst politika üretemeyen yönetim ve Aykut Kocaman, taraftarın gözünde sınıfta kalmıştı. Ancak Alex'in ardından alınan iyi sonuçlar sorunların üzerine geçici olarak sünger çekti. Hastalığın iyileşmediğini tersine daha da yayılacağını, bakmasını bilen herkes görebiliyordu. Ve öyle de oldu. Galatasaray yenilgisinden sonra Karabük hezimeti tribünlerin sabrını taşırdı. Başkan Aziz Yıldırım'a göre tribünde bağıranlar bir grup kendini bilmezdi. Aslında işin iç yüzünün hiç de öyle olmadığını cümle alem biliyor. Son maçlar da iyice ortaya çıkardı ki Fenerbahçe taraftarı sadece Alex nedeniyle değil kötü futbol için de tepkili. Galatasaray ve Karabük maçlarında doğru dürüst gol pozisyonuna bile giremeyen Fenerbahçe'nin savunulacak bir tarafı da kalmamıştı. Daha önce de kararından döndürülen Aykut Kocaman bu kez istifa ettiğini basının karşısında söyledi. Yönetim bu defa Kocaman'ın hızına yetişemedi. Demek ki olacaklardan önceden haberdar değillerdi. Açıklamalarından da anlaşılıyor ki, Aziz Yıldırım hapiste yattığı süre boyunca kendisine en büyük desteği veren ve Fenerbahçe'nin başında dimdik ayakta kalan Aykut Kocaman'ı kesinlikle bırakmak istemiyor. Yönetimin bir teknik adama böylesine destek vermesi güzel, ancak Kocaman kararından dönerse önemli bir tehlike de Fenerbahçe'yi bekliyor. Aziz Yıldırım'a göre taraftarın bir kısmına rağmen Kocaman görevde kalmaya devam edecek. Bu da hiç şüphesiz taraftar, teknik heyet ve yönetim arasındaki ipleri gün geçtikçe daha da gerecek. Üzülerek görüyoruz ki Fenerbahçe'yi bundan sonra saatli bomba misali günler bekliyor. En ufak bir başarısızlıkta bu bomba patlayabilir. Fenerbahçe taraftarı bu defa daha da kırıcı olabilir. Bana sorarsanız doğru olan Aykut Kocaman'ın böylesine bir karar verdikten ve açıkladıktan sonra kararından dönmemesi. Fenerbahçe gibi çok büyük bir camiada kişiler hep ikinci planda olmalı. Kulübün gerçek sahibi taraftarla inatlaşmak işleri daha da kötüleştirebilir. Kulübün tarihine malolmuş Aykut Kocaman'ın taraftarın gözündeki itibarını daha fazla kaybetmemesi için geri adım atmaması kendi yararına. Son dönemde kişilerin ön plana çıkmaya başladığı Fenerbahçe'nin kurumlaşmaya ihtiyacı var. Unutmamalı ki kalıcı olan kişiler değil Fenerbahçe'dir. Mehmet Şentürk Samanyoluhaber.com