Yazıcı, kulübün olağan
genel kurul toplantısında konuşma yaptı. Kürsüye, ''büyük başkan'', ''
şampiyon'' tezahüratları arasında çıkan Yazıcı,
Avrupa kulübü olmanın başlıca koşulunun ''kalıcı gelir'' olduğunu söyledi.
Bursa'nın sanayi şehri olduğunu ve ekonomisinin de
Türkiye ekonomisinin ''can damarı'' olarak görüldüğünü belirten Yazıcı, kimsenin cebindeki parada gözlerinin bulunmadığını ancak herkesten
Bursaspor'a kalıcı gelir kazandırılması konusunda
destek beklediklerini kaydetti.
Yazıcı, Bursa'nın ülkenin kaderini değiştirebilecek güçte bir şehir olduğunu anlatarak, şöyle konuştu:
''Yeterki gücümüzün farkına varalım ve birbirimize sarılalım. Bu kürsüden söz veriyorum, Türkiye'de bileği bükülmeyen bir kulüp, yetmez, Avrupa kupalarında çeyrek
final oynayabilecek bir kulüp
vaat ediyorum. 2010 yılında ezberleri bozduğumuz gibi bundan sonra da Türk
futbolunda çok önemli işler başarabileceğimizi herkes bilsin.''
Beş yıl önce bu kürsüye çıktığı anı çok iyi hatırladığını dile getiren Yazıcı, ''Genel kurulun o günkü havası, camianın yaşadığı sıkıntılar dün gibi hafızamda. O gün söylediklerim hala aklımda. 'Beni bu
sezon için yargılamayın, bu sezonu bitirelim gelecek yıllarda nelerin değişeceğini, Bursaspor'un hangi noktalara geleceğini hep birlikte göreceğiz' demiştim'' ifadelerini kullandı.
Yazıcı, görevde olduğu sürede hep ''az konuşması'' nedeniyle eleştirildiğini ifade ederek, şöyle devam etti:
''3 Temmuz'da ortaya çıkan '
şike davası' sırasında her gün medyaya çıkıp konuşanlar mı yoksa 'bir konuşup pir konuşan' ben mi kazandım. Türkiye, Bursaspor'un dik duruşunu alkışladı mı, alkışlamadı mı? Evet az konuştum, çünkü benim konuşma yapmam gereken yer burası.
Son günlerde kamuoyunu meşgul eden
UEFA'nın son aldığı kararla ilgili bilgi vermek istiyorum. Bu konuda en
küçük bir ihmalimizin olmadığını bilin. Bursaspor yükümlülüklerini yerine getirmiştir ve UEFA Tahkim
Kurulu'nun verdiği karar büyük olasılıkla CAS'ta bozulacaktır. Bu ceza, 3 Temmuz'da maalesef çok kötü bir sınav veren Türkiye'ye verilmiştir. Bursaspor'un içeride ve dışarda futbol ailesinin hiçbir üyesine borcu yoktur.''
-İnşaatı devam eden yeni
stat-
Yazıcı,
Bursa Büyükşehir Belediyesi tarafından yaptırılan ve inşaatı devam eden ''
Timsah Arena Stadı''na da değinerek, Türkiye'nin en büyük taraftarının ülkenin en iyi stadını sonuna kadar hak ettiğini ancak stadın tüm gelirlerinin de Bursaspor'a verilmesi gerektiğini belirtti.
''Sadece yeşil saha ve 2
kale direği Bursaspor'a verilecekse bundan Bursaspor'un karlı çıkacağını kim iddia edebilir'' diyen Yazıcı, yeni stadın içinin ve dışının, tüm gelirlerinin Bursaspor'a verilmesi gerektiğini vurguladı.
Yazıcı, 2010-20122 sezonunda mücadele ettikleri
Şampiyonlar Ligi için yeniledikleri
Atatürk Stadı ile ilgili tüm harcamaların kulübün kasasından çıktığını anlatarak, ''Gecemizi, gündüzümüze kattık ve Bursaspor maçlarını Bursa Atatürk Stadı'nda oynadı. Bütçemizin önemli bir bölümünü oraya yönledirmemiz gerekti. Eğer o paraları Atatürk Stadı'na harcamasaydık iki Avrupa çapındaki
yıldız oyuncuyu yıllarca renklerimize bağlardık. Bu harcamayı yapmak zorundaydık. Ben bu takıma Şampiyonlar Ligi maçlarını
İstanbul Olimpiyat Stadı'nda oynatamazdım. Bu Bursa kenti için
hakaret olurdu'' değerlendirmesinde bulundu.
-''5 yıldır ne yaşadığımı bir ben bilirim bir de
Allah''-
Bursaspor başkanlığındaki 5 yıllık sürecin kendisi için çok zorlu geçtiğini anlatan Yazıcı, ''Ne yaşadığımı bir ben bilirim bir de Allah'' dedi.
Bursaspor'un büyümesinden başka hiçbir beklentisinin bulunmadığını vurgulayan Yazıcı, şöyle devam etti:
''Bundan sonraki gelecekte de hiçbir makama
aday değilim. Son dönemde baskılar çoğaldı. Gözaltına alındık, mahkemeye çıktık, tutuklandık. Akıl almaz suçlar
icat ettiler. Bursaspor'u yıllardır karıştıranlar, yalan yanlış ifadeler verdiler. Ancak tüm bunlara rağmen Bursaspor tertemiz. Bırakın boğazımızdan bir gram
haram geçirmeyi, paramızı, sağlığımızı, işimizi, gücümüzü, ailemizi Bursaspor için feda ettik. Bize görülenleri yaşarken Allah'tan başka kimse yoktu yanımızda.
Fenerbahçe camiası 3 Temmuz'dan beri başkanının arkasında. Biz şikeye karışmadık diye mi, anamızın ak sütü gibi
helal şampiyonluk kazandık diye mi, biz Bursaspor'un bir kuruşunu bile kendi servetimizden daha değerli gördüğümüz için mi suçluyuz?''
-
Cevdet Yıldız-
Diğer
başkan adayı Cevdet Yıldız ise listesinde değişiklik yapılmasına yönelik talebi geri çevirdi.
Listesinin hukuka uygun olduğunu öne süren Yıldız, ''Biz Bursaspor'da yanlışı savunmadık, doğruları savunduk. Bursaspor'un doğru işlemesini, yasalara uygun yönetilmesi gerektiğini söyledim. Ben listemde değişiklik yapmayacağım ve seçime bu listeyle gireceğim. Seçimden çekilmiyorum'' dedi.
Başkan adaylarının konuşmalarının ardından seçimlere geçildi.
-Yazıcı, güven tazeledi-
Genel kurula,
oy kullanma hakkı bulunan 2 bin 738 üyeden bin 88'i katıldı.
Kongre üyeleri 9 sandıkta oylarını kullandı. Bazı üyelerin genel kurulu, oy kullanmadan terk ettikleri gözlendi. Oy kullanma işleminin ardından sandıklar açılarak, sayım yapıldı.
Yapılan sayım sonucu
İbrahim Yazıcı, 639 üyenin oyunu alırken, Cevdet Yıldız'a ise 10 çıktı. Sayımda 3 boş oy çıkarken, bir oy da iptal edildi.
Güven tazeleyen İbrahim Yazıcı başkanlığındaki yeni
yönetim kurulu, basın mensuplarına poz verdi.