Şükrü Saraçoğlu'nda oynanan
şampiyonluk maçından sonra ortalık birbirine girdi, şampiyonluktan çok
kupa merasimi konuşuldu.
Bu konuda ortaya bir çok muhtelif iddialar atıldı. Yok
Ünal Aysal önce soyunma odasında kupayı alalım demiş, ardından vazgeçmiş. Yok bu tamamen Federasyonun önerisiymiş. Yok
emniyet yetkilileri sahadaki olayları görüp törenin yapılmasını tehlikeli görmüş.
Herkes konuştu, herkes tartıştı. Ancak gerçeği bilen TFF Başkanı
Yıldırım Demirören bu konuda hiç konuşmadı.
En son bir kanalda yaşanan
tartışma iki kulüp arasındaki ipleri tamamen kopardı.
Galatasaray kulübünü siz mi yoksa Fatih
Terim mi yönetiyor? sorusuna başkan Ünal Aysal
cevap veremedi, veya verecek süreyi bulamadı.
Benim konuşulanlardan çıkardığım izlenim şu. Ünal Aysal'ın maç başlamadan önce soyunma odasında da kupayı alsak olur dediği kesin gibi. Maçtan sonra yaşanan gerilim sırasında da Ünal Aysal'ın kupayı soyunma odasında almaya ikna olduğu, bu yönde sözler kullandığını da söyleyenler var.
Sonuç ortada. Sonunda Galatasaray karanlıkta kupa şöleni yaşadı. Şampiyonluk sevincinden çok gündeme çıkan kupa merasimi polemiği daha çoook tartışılacak gibi görünüyor.
Gelelim konumuzun başlığına. Arşivlerden hepsi
teker teker çıkarılabilir. Galatasaray için ne zaman
Fatih Terim'in ismi geçse tecrübeli
teknik adamı yakından tanıyanlar "Terim şunu ister, bunu ister, baskıyı sevmez, başında kimse olsun istemez, kararlarını kendisi almayı sever" gibi yorumlarda bulunurlar. Aslında Terim'i yakından tanımaya da gerek yok. Bu güne kadar yaşanan olaylardan, ve bu olaylar sonrası Terim'in sergilediği davranışlardan bu görüşlerin az çok gerçeği yansıttığı da aşikar.
Terim bundan sonra değişmeyeceğine göre, Galatasaray'da her kafadan ses çıkması hiç de gerekmiyor. Yönetim mali işlere baksın, açıklamaları da Fatih Terim yapıp,
takımla ilgili sorumlulukları üzerine alsın.
Biz buna aslında kısaca
başkanlık diyoruz. Zamanı da geldi. Fatih Terim bir dahaki seçimde Galatasaray'a başkan olmalı. Bunu zaten çoktan hak etti. Galatasaray gelenekleri, şu, bu, ama sarı kırmızılı kulüpte kök salmış gelenekler Terim için gözardı edilebilir.
Galatasaray'ı gerçekten yöneten Ünal Aysal mı, Fatih Terim mi yönetiyor sorusunda benim aklıma gelen bu oldu. Galatasaraylılar kusura bakmasın hem Terim rahatlar, hem de sarı kırmızılı takım. Dünyada da bunun örnekleri çok.
Sonuç olarak Fatih Terim gizli başkan olacağına "gerçek başkan" olsun bakın nasıl sorunlar çözülecek.
Mehmet
Şentürk
Samanyoluhaber.com