ANKARA (CİHAN)- Bosna-Hersek'in Srebrenitsa şehri, 1995 yılının Temmuz ayında Birleşmiş Milletler'e bağlı Hollandalı askerlerin koruması altında olmasına rağmen büyük bir katliama tanıklık etti. Sırp askerleri 8 bin 372 masum Bosnalıyı öldürdü. Eşleri, çocukları ve diğer akrabaları Sırplar tarafından öldürülen Srebrenitsa Anneleri Derneği üyeleri, Srebrenitsa katliamını, 20. yıl dönümünde uluslararası kamuoyunun gündemine taşımak için ülke ülke gezip yaşadıkları acıları anlatıyor. Daha önce ABD, Avustralya, Yeni Zelanda, Afrika ve Avrupa'da temaslarda bulunan Srebrenitsa Anneleri'nin şimdiki durağı Türkiye oldu. Eşi, çocukları ve kardeşleri Sırplar tarafından öldürülen Kada Hotiç, 22 akrabası yine Sırplar tarafından öldürülen Munira Subasic, 8 Bosnalı kadınla birlikte Ankara'ya da geldi. Başkent'te birçok sivil toplum kuruluşu temsilcileriyle buluşan Srebrenitsa Anneleri, haklılıklarını anlatabilmek ve suçluların ceza alması için Türkiye'deki sivil toplum temsilcilerinden destek talebinde bulundu.

Srebrenitsa Anneleri Başkent'te Esnaf ve Sanatkarlar Derneği (ESDER) üyeleriyle kahvaltıda bir araya geldi. Srebrenitsa Anneleri Derneği Başkanı Munira Subasic, Srebrenitsa'yı tüm dünyaya göstermek için bu organizasyonu kurduklarını belirtti. Srebrenitsa'da ailesinden 22 kişinin öldürüldüğünü dile getiren Subasic, "Buradaki diğer anneler de savaşta birçok yakının kaybetti. Bizi öldürürken, tecavüz ederken 'Türkleri öldürüyoruz, intikam almaya geldik' diyorlardı. Allah'a inanıyorsanız; bizi unutmamak sizin görevinizdir. Avrupa bize çok haksızlık yaptı." dedi. Bazı Sırpların Srebrenitsa Anneleri'nin şahitliği sonrası ömür boyu hapis cezası aldığını anlatan Munira Subasic, "Birleşmiş Milletler'i de suçladık. Hollanda'yı da suçladık. Çünkü; 1995'te onların askerleri oradaydı, her şeyi gördü ancak hiçbir şey yapmak istemediler." diye konuştu.

Uluslararası mahkemelerde haklarını savunmak için dünyanın en ünlü avukatlarını bulduklarını dile getiren Subsic, "Dernek olarak ABD, Avustralya, Yeni Zellanda, Afrika ve Avrupa gittik. 'Bizi Müslüman olduğumuz için öldürdüler' mesajını herkese anlatıyoruz. Newyork'ta bir konferansa katıldım. Herkes ayağa kalktı ve alkışladı. İngiliz kraliçesi bizi davet etti. Yardımcımla birlikte oraya gideceğiz." şeklinde konuştu.

Yaşadıkları bütün acıları açıkça her ortamda söylemek istediklerini vurgulayan Munira Subasic, konuşmasını şöyle sürdürdü: "Bizi öldürdüklerini, kızlarımıza tecavüz ettiklerini anlatıyoruz ve utandırmak istiyoruz onları. Bütün dünyada Hristiyan da olsa Yahudi de olsa Allah iyi insanları korusun. Bizi sevmeyenlere de Allah akıl versin ve artık bizi sevsinler."

Eski ABD Başkanı Bill Clinton'ı Srebrenitsa katliamında ölenleri defnettikleri bir şehitliğin açılışına davet ettiklerini anlatan Subasic, ABD Başkanı'nın Bosna ziyaretinde yaşananları ise şöyle anlattı: "İlk sözümüz 'Hoşgeldiniz ve nasıl hissediyorsunuz' oldu. 'Bir hayır deseydiniz şimdi bizim çocuklarımız hayatta olurdu' dedim."

Bosna'da Mayıs ayında konferans düzenleyeceklerini belirten Subasic, sözlerini şöyle noktaladı: "Hedefimiz bütün kadınlara cesaret vermektir. Yapılan soykırımı anlatsınlar. Şimdi Sırplar bize 'Bosna'da yine savaş olsa artık erkekleri değil kadınları öldüreceğiz' diyorlar. Bu bizim kazandığımızı gösteriyor. Çok yol kat ettik, artık kimse 'Müslümanlar öldürülmedi' diyemez."

Srebrenitsa Anneleri Derneği Başkan Yardımcısı Kada Hotiç'te 1995 Temmuz'un yaşadıklarını büyük acıları anlattı. Yalnız kaldığını ama 70 yaşında mücadeleye devam ettiğini söyleyen Hotiç, "Kardeşlerimi, eşimi ve oğullarımı öldürdüler. Hala gerçeklerin ortaya çıkması ve haklarımız için mücadele ediyorum. Dünyada artık Müslümanlar katledilmesin. Bu yüzden sizi de uyarmak ve uyandırmak istiyorum. Nerede olsalar Müslümanlara yardım edin. Bize de yardım edin. Bizim ekonomimiz yok. Hayata devam edebilmemiz için yenilememiz gerekiyor." sözleriyle destek çağrısında bulundu.

ESDER Başkanı Mahmut Çelikus, Srebrenitsa katliamının 20. yılında Mayıs ve Temmuz aylarında Saraybosna'da iki farklı etkinlik düzenleneceğini ifade etti. Çelikus, tüm dünyadan kadınların bu konferansa katılması için ESDER olarak çaba göstereceklerini vurguladı. CİHAN