BBP lideri Mustafa Destici, kara operasyonunun büyük riskler taşıdığını vurguladı. CHP Genel Başkan Yardımcısı Öztürk Yılmaz, TBMM'nin acilen bilgilendirilmesi gerektiğini söyledi. CHP'li Tanrıkulu ise Suriye'ye müdahalenin bedelinin çok ağır olabileceği uyarısında bulundu.

-Türk Silahlı Kuvvetleri'nin (TSK) PYD mevzilerini vurması, Suriye'ye yönelik askeri müdahale iddialarını yeniden gündeme getirdi. Başta Suriye olmak üzere Ortadoğu politikasının çöktüğünü vurgulayan muhalefet, iktidara Suriye'deki savaştan uzak durması tavsiyesinde bulundu. Savaşın bedelinin çok ağır olacağı uyarısını yaptı. Suriye'nin kaygan bir zemin olduğunu hatırlatan muhalefet temsilcilerinin değerlendirmeleri özetle şöyle:

BBP Genel Başkanı Mustafa Destici: “Türkiye'nin PKK'nın ta kendisi olan PYD-YPG'ye karşı yaptığı her türlü müdahaleyi doğru buluyor ve destekliyoruz. Türkiye'nin YPG-PYD varlığını yok etmek için her türlü adımın atması gerektiğine inanıyoruz. Bu arada ülkemizin Suudi Arabistan'la birlikte Suriye'ye bir kara harekatını ise çok risk taşıyan, emperyalistlerin elini güçlendirecek aynı zamanda İslam dünyasında var olan mezhepsel ve siyasi ayrışmayı daha da derinleştireceğini düşünüyoruz.”

CHP İstanbul Milletvekili Sezgin Tanrıkulu: “Hükümet, uyarıda bulunanları, ‘Türkiye'den yana olmamakla' suçluyor. Aksine Türkiye'den yana ama hükümetin yanlış politikalarının karşısındayız. Bu yanlış politika, ne yazık ki Türkiye'yi Suriye'de fiili bir savaşın eşiğine getirdi. Hükümetin dolaylı olarak yürüttüğü savaş politikasının fiili hale gelmesi kabul edilemez. Bedeli çok ağır olacak bu savaşın sorumlusu hükümet olur. Bu yanlış tutumdan vazgeçmelidir. Türkiye'nin, Suriye nedeniyle dostu kalmamıştır. Türkiye, kuruluşundan bu yana, ilk defa dünyada bu kadar yalnızlık yaşamaktadır. Bir taraftan, Cenevre'de görüşmeler yapılıyor, Suriye'nin dostları bir araya geliyor ve bir haftaya kadar ateşkes ilan edilecek. Diğer taraftan Türkiye fiili savaşın içine düşüyor. Bunun hem insani maliyeti, hem siyasi bedeli çok ağır olur. Suriye'de çatışmaların, Türkiye'nin içine taşınması riski çok büyüktür. Kobani olaylarından sonra bölgede yaşanan duygusal kopmalar daha da büyüyebilir. Hükümet, ne yazık ki kutuplaşmayı daha da artırarak iç siyaseti dizayn etmeyi hedefliyor. Kutuplaşma üzerinden kendi tabının kontrol etmeye çalışıyor. Davutoğlu, çıkıp ‘Ya Türkiye'den yanasınız ya da değilsiniz' diyor. Kendi yanlış politikalarını Türkiye ile özdeşleştiriyorlar. Biz Türkiye'nin yanındayız, ama hükümetin savaş politikalarından yana değiliz.”

CHP Genel Başkan Yardımcısı ve eski Musul Başkonsolosu Öztürk Yılmaz: “Suriye konusundaki gelişmelerden kaygı duyuyoruz. Ülkemize dönük nereden gelirse gelsin yapılacak her türlü saldırının meşru müdafaa çerçevesinde bertaraf edilmesi tartışma götürmez bir durumdur. Bununla birlikte hükümetin böyle bir konuda acilen TBMM'ye bilgi vermesi gerekmektedir. Suriye kaygan zemininde, ülkenin bir savaşa sürüklenmesi riskinden ciddi endişe ediyoruz. Bu kadar belirsizlik ortamında bizi bir başarı hikayesi beklemediği ortadadır.”