Cumhuriyet'ten Mert Gümüş'ün haberine göre, 15 Temmuz darbe girişimi gecesi Yalova’da kampta bulunan ve 'Tatbikat' var denilerek İstanbul’a götürülürken Sultanbeyli’de halk tarafından önleri kesilen Harbiyeli öğrencilerin yargılandığı dava Silivri Cezaevi Yerleşkesi’ndeki duruşma salonunda görüldü.

İstanbul 28. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen davada tanık olarak dinlenen Abdullah Uslu, “Öğrenciler hiç kimseye silah doğrultmadı, hiç kimseye ateş etmedi” dedi. Tanık Uslu, “Çocuklar korkuyordu, ya oturmuşlar ya da başları öne eğikti. Kafalarını bile kaldırmıyorlardı. Halk da zaten camlara yumruk falan atıyordu. Oraya darbeyi bilerek gelmiş olsalardı veya girişim yapmak isteselerdi çok insanı şehit ederlerdi” ifadelerini kullandı. Bir diğer tanık Muammer Aslan ise “Havaya ateş edilmişti. İnsanlar galeyana gelmişti. Şoför ‘Biz görevdeydik. Kışlamıza dönmeye çalışıyoruz’ dedi ağlayarak. Askerlerin zaten birçoğu ağladı. Halktan birisi tekerleğin üstüne basarak, camdan elini sokarak bir askerin kafasına yumruk vurdu. Askerlerden hiçbirinin sesi bile çıkmadı” diye konuştu.

Mahkeme heyeti ise daha fazla tanık dinlememe kararı aldı. 

Sultanbeyli’de otobüste olan ve 21 aydır tutuklu bulunan bir Harbiye öğrenci ise ifadesinde şunları söyledi: 

“Askeri öğrenci olarak hiçbir seçim ve karar verme hakkım yoktur. Komutanımızın bize verdiği talimatlar ve bilgiler dışında hiçbir şeyden haberimiz de yoktur. Araca bindiğimizde nereye gideceğimizi bilmiyorduk. Araç şoförüne sorduğumuzda o da bilmiyordu. Yolculuk boyunca yolculuğun amacını da bilmiyorduk. Otobüs durdurulduğunda vatandaşlar bizim darbeden haberdar olmadığımızın farkındaydı. Biz 4 polisin direktifi ile otobüslerimizde kaldık. Kaldı ki bir vatandaş ‘Bu çocukların darbeden haberleri yok. Bunlar hain çıkmadı’ dediği ve bizim marş okuduğumuz video görüntüleri de mevcuttur.”

Ara kararda tutuklu sanıkların tutukluluğuna devam kararı verildi. Dava 25 Mayıs'a ertelendi.