Tarla gününde mürdümük tanıtıldı


Gaziosmanpaşa Üniversitesi, Tarımsal Uygulama ve Araştırma Merkezi tarafından düzenlenen tarla gününde, yem bitkileri deneme alanları gezilerek, mürdümük, yem bezelyesi, iskenderiye üçgülü, tek yıllık çim, yonca ile ilgili açıklamalar yapıldı.

Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Ali Kasap, Tokat İl Gıda Tarım ve Hayvancılık İl Müdürü Mehmet Ali Yavaş, akademisyenler, öğrenciler ve vatandaşların katıldığı programda, Ziraat Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Yaşar Karadağ tarafından bilgiler verildi. Prof. Dr. Karadağ, "Hayvansal üretimde yem problemini çözemeyen hiçbir üretici, hayvancılıktan beklenen düzeyde verim alamaz. 1 ton samana 300-350 TL veren ve samanı hala yem olarak gören bir üretim zihniyetinin hayvancılıkta kar elde etmesi mümkün değildir. Dolayısıyla, hayvancılıktan maksimum düzeyde gelir elde etmenin bir tek yolu vardır. O da hemen arkamda da görebileceğiniz üzere yem bitkileri yetiştirmek ve mera alanlarına sahip çıkarak, yem maliyetlerini aşağılara çekmektir. Yurt dışında hayvancılığı bilimsel esaslara göre yapan bir üreticinin hayvanındaki canlı ağırlık 500 kg olurken, bilimsel esaslara uygun hayvancılık yapmayan bizdeki bir çiftçinin hayvanının canlı ağırlığı 300 kg civarındadır. Yine, süt verimine baktığımızda bilimsel esaslara göre hayvancılık yapan bir süt işletmesi hayvan başına günde 30 litre süt alırken, 'aman bana ne canım hayvan değil mi ne versem yer' diyen bir zihniyetin hayvanından alacağı süt verimi yaklaşık 5 litredir." dedi.

Ülkemizde yaklaşık 15,5 milyon BBHB'ye eş değer hayvan varlığı mevcut olduunu aktaran Karadağ, ayrıca şu bilgileri verdi: "Mevcut hayvanlarımızın yıllık kaba yem ihtiyacı 70 milyon ton kuru ottur. Ülkemizde üretilen kaba yemin 4,7 milyon tonu yem bitkilerinden, 6,1 milyon tonu silajlık mısırdan, 15 milyon tonu da meralardan olmak üzere yılda yaklaşık 26 milyon ton kuru ot üretilmektedir. Yani, 50 milyon ton civarında kaliteli kaba yem açığımız söz konusudur. Maalesef bu açık, kalitesi oldukça düşük besleme değeri olmayan samanlardan karşılanmaktadır. İşte bu bağlamda, kaliteli kaba yem açığımızın kapatılmasında en önemli payı çayır meralar ve biraz sonra müşaade edeceğimiz yonca, yem bezelyesi, mürdümük, süt otu diye de bilinen tek yıllık çim, İskenderiye üçgülü, kılçıksız brom, otlak ayrığı ve gazal boynuzu gibi yem bitkileri sağlayacaktır. Yem bitkileri alanında Gaziosmanpaşa Üniversitesi, Uludağ Üniversitesi ve Selçuk Üniversitesi'nden sonra Türkiye'de bu alanda tescil alan üçüncü üniversite olma başarısını göstermiştir. Üniversitesi ile Orta Karadeniz Geçit Kuşağı Tarımsal Araştırma İstasyonu Müdürlüğü'nün ortak çalışması sonucunda 2013 yılında 500.000 TL bütçe ile kabul edilen 113 O 012 nolu TÜBİTAK Projesi ile önümüzdeki yılda ülkemizde bir tane çeşit dahi bulunmayan sırasıyla kılçıksız brom, otlak ayrığı ve gazal boynuzu yem bitkilerinden oluşan 5 çeşidi tescil amacıyla Ankara Tohumluk Tescil ve Sertifikasyon Merkez Müdürlüğü'ne müracaat edilecektir. İnşallah önümüzdeki 3 -4 yıl içerisinde de ülkemiz açısından altın değerinde olan bu 5 yem bitkisi çeşidini tescil ettirerek Türk tarımına ve Türk çiftçisinin hizmetine sunacağız. Yem bitkileri çalışmaları çok fazla fedakarlık, emek ve takip istemektedir."

Yapılan konuşmaların ardından Prof. Dr. Yaşar Karadağ, mürdümük, yem bezelyesi, iskenderiye üçgülü, tek yıllık çim, yonca ile ilgili bilgiler vererek, bu bitkilerin teşvik edilmesi gerektiğini söyledi.

CİHAN
<< Önceki Haber Tarla gününde mürdümük tanıtıldı Sonraki Haber >>

Haber Etiketleri:
ÖNE ÇIKAN HABERLER