Cumhuriyet'ten Ali Can Polat'ın haberine göre; Garanti Bankası’nın Adana’da düzenlediği “İhracatta Sürdürülebilirlik Buluşmaları” kapsamında ekonomiye ilişkin değerlendirmelerini içeren bir sunum yapan eski Hazine müsteşarı, ekonomist Mahfi Eğilmez, hükümetin faizle inatlaşarak enflasyon canavarı yarattığını ve kuru patlattığını, bunları yenmek için de kur korumalı mevduat başlığında bir canavar yarattığını söyledi.
“Ücret-enflasyon cenderesine girildi, dolarizasyon 2001’deki seviyeye yeniden geldi, kredi risk primimiz (CDS) 700’leri aştı” hatırlatmasını yapan Eğilmez şunları söyledi:
"Türkler kadar kendi kendine sorun yaratıp çözmeye çalışan başka bir ulus yok. Faiz 19’ken 21 yapsaydık bunları yaşamayacaktık. Faizle inatlaşarak enflasyon canavarı yarattık ve kuru patlattık. Faiz tek başına bir ülkeyi batırır ama tek başına kurtaramaz. Türkiye’nin önünde hukuk, eğitim, vergi reformu gibi zorunluluklar var. Enflasyondan kurtuluş acı olacak ve birçok şirket maalesef bu süreçte batacak.
Enflasyonda yıllardır yüzde 5 hedefi var, yanına bile yaklaşamadık. Merkez Bankası “Gerektiğinde para politikasını sıkılaştırırız” diyor. Daha ne gerekiyor sıkılaştırmak için?
Biz para politikasında kötüyken bile bütçede iyiydik. Bu sene ciddi bir çöküş görüyoruz, bütçe açığı yüzde 6’lara gidiyor.
Ek vergi yerine önce kayıp-kaçak işlere bakın, çok büyük vergi kaçağı var. Yabancı dizilerin yüzde 80’inde uyuşturucu mafyası Türk çıkıyor artık, bunu tüm dünya kabullendi. Kayıt dışında çok büyük bir vergi kaçağı sürerken sanayici ve memura vergi yükü yüklemek anlamsız.
Tasarruf Saray’dan başlamalı, Erdoğan tasarruf etmeden kamu tasarruf edemez. Zamanında Ecevit de benzer tedbirler uygulamıştı kendisi Mercedes’ten inip Renault’a binmişti.
Hukukun üstünlüğü endeksinde 147 ülke arasında 87’nci iken 117’nci sıraya geriledik. Hukukun olmadığı ülkeye bırakın yabancı yatırımcıyı yerli yatırımcı bile yatırım yapmaz.
Yabancı para gelmeye başladı. Ama bu gelen yatırım değil. Faizi yüksek olunca gelir yabancı, yeter ki parasını kurtaracağına emin olsun. Ki şu anda biraz öyleler. Ama esas olan sıcak paradan ziyade yapısal reformları hayat geçirip kalıcı yatırımları çekebilmek, kendi yatırımcılarının yatırım yapmasını sağlamak gerek. Bu konuda daha çok yolumuz var.
Tüm bu kötü gidişe rağmen ülke neden batmıyor? Çünkü inanılmaz bir yastık altı yatırımı var. 3 bin 800 ton altın var yurttaşların yastık altında. Yurt dışı ve kayıt dışında Türklerin 100-150 milyar dolar dövizi var. Ama bunlar ekonomiye kazandırılamaz çünkü yurttaş çok kriz gördü ekonomiye güvenemez."