HDP Grup Başkanvekili İdris Baluken, valilerin milletvekillerinin telefonlarına çıkmamasını eleştirdi. Silopi'de 2 milletvekilinin kaldığı eve polis, asker tarafından baskın yapıldığını anlatan Baluken, "Artık milletvekillerinin bulunduğu yerlere yönelik de her gün kapılar kırılarak baskınlar yapılıyor. Bunun nasıl bir izahatı olabilir? Eğer gerçekten bu yönlü bir hassasiyetiniz varsa biz defalarca Mecliste bunu niye dile getirmek zorunda kalıyoruz? Ayıp değil mi? Ben söylerken utanıyorum, milletvekilinin itibarını bu kadar ayaklar altına alan bir söylemi buradan ifade ederken utanıyorum, siz dinlemekten ya da buna çare aramaktan herhangi bir sıkıntı duymuyorsunuz." dedi.

Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) Genel Kurulu'nun 26. birleşimi yoklama ile açıldı. Birleşimi TBMM Başkanvekili Mehmet Akif Hamzaçebi yönetiyor.

Genel Kurul'daki konuşmasında konuyu Sultanahmet'teki terör saldırısına getire HDP'li Baluken, Ankara katliamına ilişkin önergenin neden reddedildiğini sordu. "Diyarbakır katliamının üstüne gidilseydi, Suruç katliamı olmayacaktı. Siz de bizden daha iyi biliyorsunuz. Suruç katliamının üstüne gedilseydi, Ankara katliamı olmayacaktı. Ankara katliamının üstüne gidilseydi, bugün İstanbul'da bomba patlamayacaktı. Buna rağmen ısrarla niye bu Meclisi işlevsizleştiriyorsunuz?" diyen Baluken, bilinçaltında "Bu Meclisten yetkileri alıp bir kişiye, bir yere, bir adrese, bir saraya verelim mi?" düşüncesi olup olmadığını sordu. Kendi akıllarına bu geldiğini belirtti.

Belediyeler konusuna da değinen Baluken, "Dört aydır -İçişleri Bakanına sorun- müfettişin olmadığı belediyemiz yok. Merak etmeyin, dört aydır gece gündüz orada yattılar, bir tek şeye ulaşamadılar. En ufak bir hırsızlık olsaydı, bütün kamuoyunu ayağa kaldırıp çarşaf çarşaf onu deklare ederlerdi." ifadelerini kullandı.

Bu sözler üzerine AK Parti Bursa Milletvekili Hakan Çavuşoğlu, kaç tane belediye başkanının tutuklandığını sordu. Baluken ise "20'nin üzerinde belediye başkanımız." karşılığını verdi. Bu diyalog üzerine bu defa 'hırsızlık' tartışması yaşandı,

Çavuşoğlu: Tamam. Demek ki varmış, İçişleri Bakanlığı bulmuş.
Baluken: Niye tutuklu biliyor musun? Hırsızlıktan tutuklu değil işte.
Çavuşoğlu: Hadi oradan!
Baluken: İşte, sizin belediye başkanlarınızın tutuklama gerekçesi yok.
Çavuşoğlu: Biz kendimiz atıyoruz, kendimiz. Kendimiz ihraç ediyoruz, farkımız bu.
Baluken: Halkının özgürlüğünü savunduğu için, halkını öz yönetim hakkını savunduğu için tutuklu.

Tartışmaların sürmesi üzerine TBMM Başkanvekili Mehmet Akif Hamzaçebi, milletvekillerinden hatibi dinlemelerini istedi.
Baluken: Bir tek belediye başkanımız hakkında hırsızlıktan dolayı tutuklama yok.
Çavuşoğlu: Bak, burada konuşuyorsun sizi dikkate alan yok artık çünkü yalan konuşuyorsun.
Baluken: Hırsızlık bulamadıkları için, öz yönetim dediği için tutukluyorlar işte. Bakın, bu öz yönetim meselesiyle ilgili 2004'te çıkardığınız kamu yönetimi reformuna bakın. Onun dışında bir şey söyleyen kimse yok.
Çavuşoğlu: "Bir şey bulamadılar." diyor, 20 belediye başkanı tutuklanmış, "Bir şey bulamadılar." diyor. Niye tutukladılar? Bulunmuş demek ki bir şey.
Baluken: Hiç kimse bir şey bulamadı. Terbiyesizlik yapma! Terbiyesizlik yapma! Buradan söz hakkımı gasbetme.
Çavuşoğlu: Doğru söyle orada!
Baluken: Hiçbir belediye başkanımız hırsızlıktan tutuklanmadı.
Çavuşoğlu: Boşa savunma.
Baluken: Halkının özgürlüğünü savunduğu için, Türkiye'de demokrasiyi savunduğu için cezaevine gönderildi.
Çavuşoğlu: Milletin paraları nereye gidiyor?
Baluken: Burada böyle bağırarak, çağırarak bizi susturamazsınız.
Çavuşoğlu: Siz de yalan söyleyerek susturamazsınız!
Baluken: Sen yalan söylüyorsun, sen yalan söylüyorsun! Gel, burada, kürsüde hangi yalanı söylüyorsam söyle!

AK Parti'li milletvekilleri ile Baluken arasında uzun bir süre sözlü tartışma yaşandı. CİHAN