Edirne F Tipi Kapalı Cezaevi'nde tutuklu 70 yaşındaki hasta tutuklu İbrahim Akbaba, Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) ile ifade verdiği sırada kalp krizi geçirdi. Mardin 3’üncü Ağır Ceza Mahkemesi'nde dün görülen duruşmaya bağlanan Akbaba, geçirdiği kalp krizi sonrası kaldırıldığı hastanede yaşamını yitirdi. Akbaba'nın cenazesi getirildiği Mardin'in Kızıltepe ilçesinde son yolculuğuna uğurlandı.
15 aydır tutuklu olan İbrahim Akbaba, yaklaşık 2 ay önce Mardin E Tipi Kapalı Cezaevi'nden Edirne F Tipi Cezaevi'ne isteği dışında sevk edilmişti. Hasta olan Akbaba sevk sırasında ring aracı ile 2 gün süren bir yolculuğa maruz bırakılmıştı.
PROTEZİ YENİLENMEDİ
Mezopotamya Ajansı'nda yer alan habere göre Akbaba, daha önce açık kalp ameliyatı geçirmiş ve ileri derecede diyabet hastasıydı. Aynı zamanda bir bacağını kaybeden Akbaba, protez bacakla yaşıyordu. Akbaba, seker hastalığı nedeniyle kaybettiği bacağındaki protezi değiştirmek istemiş ancak Bağ-Kur emeklisi olduğu için yenisi devlet tarafından karşılanmadığı için yapamamıştı.
ATK'YE SEVK EDİLMEDİ
Mardin 3. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından sağlık durumuna ilişkin Adli Tıp Kurumu'na ( ATK) sevk edilmesi yönünde yazı yazılan Akbaba'nın durumuna ilişkin bir sonuç çıkmadı. Akbaba, cezaevine giden insan hakları savunucularına ilaçlarını düzenli alamadığını bildirmiş ve bakıma ihtiyacı olduğu için oğlunun tutuklu bulunduğu Diyarbakır D Tipi Cezaevi’ne sevkini istemesine rağmen talebine cevap alamamıştı.
İHD SERBEST BIRAKILMASI İSTENMİŞTİ
İnsan Hakları Derneği (İHD) İstanbul Şubesi de 1 Aralık'ta düzenlediği "F Oturumu"nun 349'uncu haftasında Akbaba'nın serbest bırakılmasını talep etmişti.
İHD Akbaba'nın durumunu şöyle aktarmıştı; "İbrahim Akbaba heyet görüşmesinde; 'Mardin 3 Ağır Ceza Mahkemesi tarafından Adli Tıp Kurumuna ( ATK) sevki için yazı yazıldığını ancak 3 aydır bekletildiğini, jandarma yok denilerek sevkinin geciktirildiğini, hastalıkları nedeniyle düzenli ilaç kullanması gerektiği halde bazı hapishane doktorlarının bu ilaçları yazarken bazılarının da yazmadığını ve bu nedenle zaman zaman tedavisinin aksadığını, ağır tecrit uygulandığını, 4 aydır sohbet, spor hakkının kullandırılmadığını, ilk geldiğinde bir kez çıkarıldığını ancak sonrasında engellendiğini ve nedeni hakkında tatmin edici bir açıklama yapılmadığını,Hastaneye, görüşe ve benzeri yerlere giderken ince aramaya maruz bırakıldığını, protez bacağını çıkarıp duyarlı kapıdan geçmeye zorladıklarını, kemerini aldıklarını, ellerini kullanamadığı ve felcin etkileri nedeniyle çok zor anlar yaşadığını, bu nedenle odasından olabildiğince az çıkmaya gayret ettiğini' söylemiştir."
'KALP KRİZİNE İLAÇ VERİP GÖNDERDİLER'
Akbaba aktarımının devamında, 'Gözlerinin sürekli yaşardığını bu nedenle selpak mendile ihtiyaç duyduğunu ancak görüşe gelirken yanında selpak getirmesine izin vermediklerini, görüşe geldiğinde bastonunu da aldıklarını ve bu nedenle yürümekte de zorlandığını, bakıma ihtiyacı olduğu için oğlunun da tutuklu olduğu Diyarbakır Hapishanesi’ne sevk ve oğluyla birlikte kalmayı istediğini ancak sevk yapılmadığını, ikiden fazla pantolon, çarşafa izin verilmediğini el konulduğunu, oysa ellerini kullanamadığı için çamaşır yıkayamadığını bu nedenle kirli eşyaları kullanmak zorunda kaldığını, tıraş ve tırnak bakımını arkadaşlarının yaptığını, bir ay önce kriz geçirdiğini ve hastaneye götürüldüğünü ancak doktorun ilaç verip geri gönderdiğini, protez yapılalı 5 yıl olduğundan ve bu sürede bacağının zayıfladığı için protezin değişmesi gerektiğini' belirtti."
MECLİS'E TAŞINMIŞTI
Akbaba'nın durumu daha önce HDP Mardin Milletvekili Ebru Günay tarafından Meclis'e taşınmış, Adalet Bakanı Abdülhamit Gül'ün yanıtlaması istemi verdiği soru önergesine bugüne kadar yanıt verilmedi.