İstanbul 11. Ağır Ceza mahkemesi'nde görülen duruşmaya tutuklu sanıklar Kerem Senayi Çakan, Doğan Odacıoğlu ve Serkan Uyar getirildi.

Son savunmasını yapan Sanık Çakan, küçük bir komisyon almak için girdiği olayın bu noktaya geldiğini söyledi. Olaya ve tekneye müdahale etme imkanı bulunmadığını savunan Çakan, buna rağmen sanık Serkan Uyar'ın söylemesi üzerine teknenin geri dönmesini sağladığını belirtti. Ancak kendisini dinlemediklerini ve teknenin tekrar devam ettiğini ileri süren Çakan, sonrasında olayın meydana geldiğini kaydetti. Üzgün olduğunu ifade eden Çakan tahliyesini istedi.

Sanık Serkan Uyar da son savunmasında teknenin geri dönmesi için Çakan'a haber verdiğini ve ikna etmesini istediğini söyledi. Bunun üzerine teknenin geri döndüğünü dile getiren Uyar, "Ancak 'Apo' (firari sanık Murtaza Haşimi) denilen şahsın talimatıyla tekrar yoluna devam etmiş. Sonrasında bu olay meydana geldi. Ben de sabah gidip teslim oldum." dedi.

Sanık Doğan Odacıoğlu'nun avukatı Buğra Özdoğan, müvekkilinin komisyon olarak bin liraya anlaştığını belirterek, "Göçmen kaçakçılığında kazanılan muhtemel para miktarı düşünüldüğünde müvekkilimin bin lira karşılığında bu suça katıldığını kabul etmek hayatın olağan akışına aykırıdır. Zaten bu miktar da ödenmemiştir." diye konuştu. Özdoğan tahliye ve beraat talebinde bulunurken sanık Odacıoğlu da son savunmasında avukatının savunmasını tekrarladığını söyledi.

Savunmaların ardından mahkeme kararını açıkladı. Yakalanamayan sanık Murtaza Haşimi'nin dosyasını ayıran mahkeme, göçmen kaçakçılığı suçundan Kerem Senayi Çakan'a 8 yıl 4 ay hapis cezası verdi. Mahkeme, Çakan'a bilinçli taksirle birden fazla kişinin ölümüne neden olmak suçundan da 11 yıl 3 ay hapse mahkum etti. Çakan toplamda 19 yıl 7 ay hapis cezası aldı.

Sanıklar Doğan Odacıoğlu ve Serkan Uyar'a ise göçmen kaçakçılığından 6 yıl 11 ay 10'ar gün, bilinçli taksirle birden fazla kişinin ölümüne neden olmak suçundan da 9 yıl 4 ay 15'er gün olmak üzere toplamda 16 yıl 3 ay 25'er gün ceza verildi.

Önceki duruşmada açıklanan mütalaada, "Yargıtay uygulamalarına göre, sosyal olarak suçtan zarar gören durumunda olan göçmenlerin, göçmen kaçakçılığı suçunun yasal mağduru durumunda bulunmayıp suçun konusu oldukları, suçun yasal mağdurunun ise uluslar arası toplum olduğu." kaydedilmişti. Bu nedenle bir olayda göçmenlerin sayıca çok olması durumunda zincirleme suç hükümlerinin uygulanamayacağı ifade edilmişti.

Savcı, sanıklar Kerem Senayi Çakan, Doğan Odacıoğlu ve Serkan Uyar'a göçmen kaçakçılığı ve bilinçli taksirle birden fazla kişinin ölümüne neden olmak suçlarından 6 yıldan 35 yıl 10'ar aya kadar hapis cezası verilmesini talep etmişti.

İddianamede ise hayatını kaybeden 13 çocuk için şüpheliler hakkında 'olası kastla ölüme sebebiyet vermek' suçlamasıyla 13'er kez müebbet hapis cezası istenmişti. Ölen diğer 14 kişi için ise şüpheliler hakkında 'olası kastla ölüme sebebiyet vermek' suçlamasıyla 280 yıldan 350'şer yıla kadar hapis cezası talep edilmişti. Göçmen kaçakçılığı suçlamasıyla da 4,5 yıldan 12'şer yıla kadar hapis istenmişti. 4 şüpheli için toplamda 13'er kez müebbet ve 362'şer yıla kadar hapis talep edilmişti.