Almanya'da Gençlik Daireleri'nin (Jugendamt) 2014 yılında aralarındaki Türk çocukları dahil olmak üzere kaç göçmen çocuğa el koyduğu açıklanmadı. Sebep olarak ise bazı gençlik dairlerinin bilgisayarlarındaki teknik sorun gösterildi. Gençlik daireleri yeni yasaya göre el koyduğu çocukların anne babasından birisinin göçmen olmasını da göz önüne almak zorunda.
Almanya'da Türk ailelerinde zaman zaman sorun yaşadığı Gençlik Daireleri (Jugendamt) 2014 yılında kaç yabancı kökenli çocuğa el konulduğunu açıklamadı. Federal İstatistik Dairesi'nin açıkladığı 2014 raporunda, 48 bin 59 çocuğun gençlik dairelerinin korumasına geçtiği belirtilirken, raporda el konulan 'göçmen kökenli çocuklar' kısmında hiçbir bilginin yer almaması dikkat çekti. Alman İstatistik Dairesi raporunda yer alan bilgiye göre ise bazı gençlik dairelerinin bilgisayarlar programlarında meydana gelen teknik sorunlar nedeniyle geçmen kökenli çocukların kayıt altına alınamadığı bilgisine yer verildi.
İstatistik Kurumu'ndan yapılan açıklamada 2015 ve 2016 yıllarında da gençlik dairelerinin el koyacağı göçmen kökenli çocuk sayılarının açıklanmasının zor göründüğü ve bunun kendilerinden değil, eyaletlerin söz konusu bilgiyi gönderememesinden kaynaklandığını belirtildi. Yetkililer bazı şehirlerdeki gençlik dairelerinin el koyduğu çocuklara kayıt altında alırken yaşadığı bilgisayarlardaki teknik sorunların biran önce giderilmesini umduklarını dile getirdiler.
İstatistik Kurumu, hangi şehirlerdeki gençlik dairelerinin bilgisayar programlarında sorun olduğu sorusuna "Özel bilgilerin gizliliği ilkesi nedeniyle şehir isimleri vermeyiz" cevabını verdi. Öte yandan eyaletlerde kaç çocuğa el konulduğunun raporda yer aldığını, aynı şekilde gençlik dairelerinin el koyarken her türlü detayı göz önüne alarak kayıt ettiği ve eyaletlerin verdiği toplam çocuk sayısında ne kadarının göçmen kökenli olduğunun bilinmemesinin mümkün olmadığı hatırlatıldığında ise İstatistik Kurumu "Evet öyle" açıklamasını yaptı.
'ALMAN OLMAYAN' YERİNE 'GÖÇMEN KÖKENLİ'
Gençlik daireleri el koyduğu çocukların kaydını "Alman" ve "Alman olmayan" şeklinde tutuyordu. Çocuğun anne babasının kökeni dikkate alınmadan, çocuk Alman pasaportu taşıyorsa doğrudan "Alman" olarak değerlendiriliyor. Anne veya babasının birisinin yabancı ülke vatandaşı olması dikkate alınmıyordu. 2014 yılında yürürlüğe giren değişiklik ile gençlik daireleri el koyduğu çocuklardan anne veya babasının birisinin yabancı ülke pasaportu taşıması halinde "Göçmen kökenli (Migrationshintergrund)" kaydını yapmak zorunda. Böylece gençlik dairelerinin el koyduğu çocukların ne kadarının Alman pasaportu taşısa da göçmen kökenli olduğu belirlenmiş olacak.
Yabancı çocuklara ait rakamlarının yer aldığı son rapor olan geçtiğimiz yıl Temmuz ayında açıklanan 2013 raporunda 13 bin 240 çocuğa el konulduğu bilgisine yer verilmişti. Bunlardan 8 bin 931'i erkek çocuk, 4 bin 309'unun kız çocuklarda olduğu belirtilmişti. Alman pasaportu taşıyan göçmen çocukların kaydının olmamasından dolayı, 2013'te el konulan 42 bin 123 çocuktan ne kadarının göçmen kökenli olduğu bilinmiyor. Türk çocuklarının ise sayısının kesin olarak bilinmemekle birlikte 5 bin kadar olduğu tahmin ediliyor.
Almanya'nın Neuss şehrinde korunmaya muhtaç çocuklar yararına çalışma yapan Umut Yıldızı Derneği Başkanı Kamil Altay, gençlik dairelerinin el koyduğu çocuklardan ne kadarının göçmen olduğuna dair bilginin paylaşılmamasını eleştirdi. Gençlik dairelerinin yeterince denetlenmediğini dile getiren Altay, ailelerinden koparılan birçok çocuğun kendi değerlerinden koparıldığını ve tahminlere göre her yıl en az beş bin Türk çocuğunun gençlik dairlerinin korumasına geçtiğini ifade etti. CİHAN