Volkswagen'in kısa süre önce 2007 Tokyo Otomobil Fuarı'nda tanıtımını gerçekleştirdiği space up!'dan sonra dünyanın yüksek ısılı yakıt hücresine sahip ilk otomobili space up! Blue konsepti, 2007 Los Angeles Otomobil Fuarı'nda tanıtıldı. Yeni nesil güç üniteleri alanında bir devrim olarak nitelendirilen VW space up! Blue'nun yüksek ısılı yakıt hücresi, alternatif enerji kaynaklarının aynı zamanda verimli ve uygun bütçeli olabileceğini de kanıtlıyor! Alman otomotiv devi Volkswagen, yeni nesil küçük aile aracı konseptinin en son üyesi olan sadece elektrikli motor çalışabilen çevreye duyarlı yeni modeli space up! Blue'yu 2007 Los Angeles Otomobil Fuarı'nda tanıttı. Tasarımıyla VW'nin 1950'li yıllardaki Samba modelini anımsatan space up! Blue, görselliğinden daha çok güleç yüzlü gövdesinin altındaki alternatif enerji üretimi konusunda küresel anlamda devrim yaratacak motor teknolojisiyle ön plana çıkıyor. Otomobilin sıfır emisyonlu elektrikli motoru ve lityum iyon pilleri tıpkı bir zamanlar Beetle ve Bulli'de (Mikro-otobüs) olduğu gibi arkaya konumlandırılırken, yüksek ısılı yakıt hücresi ise ön bölüme konumlandırılmış. Elektrikli motor ve lityum iyon pillerle toplam 352 km'lik rekor menzil! VW space up! Blue'nun dakikada 10 bin devir çevirebilen 61 HP güce ve 120 Nm torka sahip elektrikli motoru, gücünü toplam 12 adet lityum iyon pil dizisinden alıyor. Sıfır emisyon değerine sahip space up! Blue, maksimum 120 km/s hıza ulaşırken 0-100 km/s hızlanmasını da 13.7 saniyede tamamlıyor. Aküde depolanan enerjiyle elektrikli sürüş modunda en fazla 2 km yol yapabilen konvansiyonel hibrid otomobillere göre tam 50 kat daha fazlasını sunmayı başaran VW space up! Blue, sadece pillerle çalıştığında bile 104 km'lik menzile sahip olabilmesiyle ciddi bir gelişimi temsil ediyor. Bununla birlikte space up! Blue'nun yüksek ısılı yakıt hücresi de uzun mesafelerde tamamen sıfır emisyonlu bir sürüşü mümkün kılabiliyor. Yüksek ısılı yakıt hücresi ise elektrikli motoru desteklemek için 12 kW'lık bir güç üretiyor. Yakıt hücresi, bu gücü elde edebilmek için ise hidrojeni kullanarak (H2) elektrik enerjisi elde edebiliyor. Alt şasiye yerleştirilmiş iki adet emniyet deposunda da 3.3 kilogram sıkıştırılmış hidrojen saklanıyor. Bu miktarda hidrojen ise elektrikli motorun 248 km'lik bir mesafe için çalışabilmesi için yeterli oluyor. Tam şarjlı akü ve dolu hidrojen depolarıyla VW space up! Blue'nun toplam 352 km'lik menzile sahip olması mümkün hale geliyor. VW Yüksek Isılı Yakıt Hücresinin Avantajları! Hidrojenin, rejeneratif enerjiyle yeterli miktarlarda üretilmesi gerektiği gerçeğinden başka, bir ciddi sorun daha vardır ki günümüzde bilinen bütün düşük ısılı yakıt hücreleri belirli bir ısı aralığında çalışmaktadır. Eğer sıcaklık çok yükselirse enerji geri kazanımı durma noktasına gelebilmektedir. Bütün yakıt hücre tasarımlarının görece büyük olmasının, bu hücrelerin karmaşık soğutma ve nemlendirme teknolojileriyle çalışmalarının nedeni budur. İşte bu noktada Volkswagen'in geliştirdiği yüksek ısılı yakıt hücresi devreye girer. Yüksek ısılı yakıt hücreleri, eski düşük ısılı yakıt hücrelerinin (LTFC'ler) çok sayıdaki dezavantajını ortadan kaldırır. Yeni bir yüksek ısılı membran ve bu membran için özel olarak tasarlanmış elektrotlar, tıpkı Los Angeles'da sergilenen space up! blue konsept otomobilinde gösterildiği gibi, önemli oranda daha kompakt, uygun bütçeli ve verimli yakıt hücre sistemlerini olanaklı kılar. Özel tasarımlı elektrotlarıyla birlikte çalışan yüksek ısılı membran, 160 dereceye kadar varan bir sıcaklık aralığında "çalıştırılabilir". Aracın çalışması için 120°C'lik ortalama bir çalışma ısısı planlanmıştır. Hiç bir ek nemlendirmeye de ihtiyaç duyulmaz. Bu yüzden, LTFC'yle karşılaştırıldığında çok daha basit bir soğutma ve su yönetimi sisteminin uygulanması yeterlidir. Böylece, daha fazla alan gerekmez; ağırlık ve maliyetten de ciddi ölçüde tasarruf edilir! ZAMAN