Kayıtsızlaşma ve karmaşaya yol açan dezenformasyonun “kapalı döngüleri” hakkında yeni bir rapor yayınlandı. Aktarılan bilgilere göre, son bir yıldır özellikle de otoriter yönetimler internet üzerinde binlerce kişilik trol orduları kurarak muhalif sesleri bastırıyor ve toplumsal ayrışmaları körüklüyor. Gizli algoritmalar ve psikografik profilleme, sınır-ötesi trol çeteleri ve vicdansız politik aktörlerden oluşan bu gruplar, günümüzde “manipülasyon orduları” olarak biliniyorlar ve yarattıkları düşük maliyetli, ama yüksek etkili saman alevi etkisi, dünyanın her yerindeki demokrasilerin altını oyuyor. Hafta başlarında ABD’nin kâr amacı gütmeyen ve gözlemci konumundaki Freedom House (Özgürlük Evi) örgütü tarafından yayınlanan, zamanında ve iyi belgelenmiş olan “Demokrasiyi Kötüye Kullanan Sosyal Medyanın Düzenlenmesi” başlıklı rapor, karanlık bir sonuca işaret ediyor.
Hükümetler bilgileri manipüle ediyor
Rapora göre, “Hükümetler son bir yıldır sosyal medyadaki bilgileri manipüle etme faaliyetlerini büyük ölçüde arttırdı” ve raporda bahsedilen 65 ülkenin en az yarısı bu alanda hızla öne çıktı. Dünya genelindeki 3,4 milyar internet kullanıcısının yüzde 42’si “hükümetin görüşlerini yaygınlaştırmak ve sosyal medyadaki karşıtları cezalandırmak için bir ‘fikir biçiciler’ ordusu kullandığı ülkelerde hayatını sürdürüyor.” Ve kayda değer bir şekilde yüzde 63’lük bir kesim, sosyal medya kullanıcılarının “siyasî, sosyal ve dinî konularda muhteva yayınladığı için tutuklandığı ya da hapsedildiği” ülkelerde yaşıyor. İnternet özgürlüğü seviyesindeki en keskin düşüşler Ukrayna, Mısır ve Türkiye’de yaşandı; öte yandan ABD, İngiltere, Fransa ve Almanya’nın tamamı da ‘mütevazı’dan ‘kritik’e varan düşüşler yaşadı.
Demokrasi kalıntıları korunmalı
Rapor, “Bu tehditle başa çıkmak için kapsamlı bir kampanyanın olmadığı bir durumda, manipülasyon ve dezenformasyon teknikleri çağdaş otoriter rejimlerin güçlerini ve etkilerini genişletmelerini sağlayarak, çevrimiçi medyaya ve internetin bütününe olan kullanıcı güveninde kalıcı olarak aşınmaya yol açabilir,” diyor. Yetersiz siyasî kararlılık ve ticarî irade, reform umutlarını zora sokuyor. Ayrışma, anlaşmazlık ve aşırı partizanlık, artan güvensizlik dönemlerinde ortaya çıkıyor ve hepsi de otokratik bir yönetime güç sağlıyor. İnternetin eşitlikçi ve yeni bir çağın kapısını aralayıp aralamayacağı tartışmasını yaptığımız günler, maalesef geride kaldı. Demokrasi kalıntılarının korunmasına yardımcı olma sorumluluğu, teknoloji endüstrisinin yanı sıra dünyanın her yerindeki vatandaşlar ve hükümetlerin omuzlarında duruyor. Psychology Today‘de yayınlanan makalenin Gazete Duvar’da çevirisi yayınlandı.