ABD basınından Axios haber portalı iddiayı ilk ortaya atan medya kuruluşu olurken, Fox News isimsiz bir kaynağa haberi doğrulattığını duyurdu.
Trump, küresel ısınmayı ciddiye almamasıyla biliniyor. Geçen cumartesi gerçekleşen G7 liderler zirvesinde de iklim değişikliği anlaşmasını imzalamayı düşünmek için zamana ihtiyacı olduğu gerekçesiyle reddetmişti.
Axios’un aktardığına göre anlaşmadan çekilme için özel bir ekip çalışma yürütüyor. Kararda 22 Cumhuriyetçi senatörün çekilmeye çağrı yapan mektubunun etkili olduğu söyleniyor.
Haberin duyulmasından kısa süre sonra Trump, kullanmayı çok sevdiği Twitter hesabından bir açıklama yaptı ancak haberleri yalanlamadı.
ABD Başkanı, “Paris anlaşmasıyla ilgili kararımı birkaç gün içinde açıklayacağım” dedi.
Trump’ın anlaşmadan çekilmesi durumunda, ABD, Suriye ve Nikaragua’nın tarafına geçerek anlaşmayı imzalamayan üç ülkeden biri haline gelecek. ABD’nin anlaşmaya taraf olması, diğer ülkeleri de teşvik açısından önemliydi. ABD, Çin’in ardından en fazla karbon salınımına neden olan 2’inci ülke konumunda.
Anlaşmayı destekleyenler, ABD’nin anlaşmadan çekilmesinin diğer ülkelerin anlaşmaya bağlılığını zayıflatmasına veya anlaşmadan çekilmelerine neden olmasından endişe ediyorlar.
Kanada, Avrupa Birliği ve Çin, ABD ayrılsa bile anlaşmaya olan bağlılıklarını devam ettireceklerini açıkladılar. Reuters’a konuşan bir kaynak, Hindistan’ın da anlaşmaya sadık kalacağını belirtti.
Neden önemli?
Bundan iki yıl önce 200 ülkenin katılımıyla gerçekleşen zirvede, küresel sıcaklık artışının yüzyılın sonuna kadar iki derecenin altında tutulması için anlaşmaya varılmıştı.
Anlaşma, karbondioksit ve diğer fosil yakıtlardan çıkan gazların emisyonlarını azaltarak küresel ısınmayı kısmen sınırlamayı hedef alıyordu. Anlaşma uyarınca ABD 2025 yılına gelindiğinde, gaz emisyonlarını 2005 yılındaki düzeyinden yüzde 26 ila 28 oranında daha düşük düzeye getirme sözü vermişti.
Trump, başkanlık yarışından bu yana, iklim değişikliğine karşı mücadeleye sert çıkmasıyla ve durumu ciddiye almamasıyla eleştiriliyor.
Trump, başkanlık seçim kampanyası sırasında göreve gelmesinin ardından ABD kömür ve petrol sektörlerini destekleyebilmek için görevde ilk 100 gün içinde Paris anlaşmasını iptal edeceğini söylemişti.
Fakat Trump, göreve geldikten sonra anlaşmada kalması için yatırımcılar, uluslararası güçler ve kömür sektöründen bazı kesimler de dahil olmak üzere iş dünyasının liderlerinden baskı görmüştü. Trump aynı zamanda danışmanları arasında bu konu hakkında görüş ayrılığıyla da karşı karşıya kalmıştı.