Eski Amerika Birleşik Devletleri (ABD) Başkanı Donald Trump, seçim mitingi sırasında uğradığı suikast girişiminin ardından Cumhuriyetçi Parti Ulusal Kongresi'nde ilk kez halkın karşısına çıkarak başkan adayı olmayı kabul etti.
Euronews'te yer alan habere göre Milwaukee'de düzenlenen kongrenin son gününde Trump, 93 dakika süren konuşmasıyla modern tarihin en uzun ulusal kongre konuşmasını yapan başkan adayı oldu.
"Tüm Amerika'nın başkanı olmak için adaylığı kabul ediyorum, Amerika'nın sadece yarısı için değil" diyen Trump, "İnanç, bağlılık ve gururla ABD başkanlığına adaylığınızı kabul ediyorum" ifadelerini kullandı.
Ardından 13 Temmuz'da gerçekleşen hayatını sona erdirebilecek suikast girişiminden bahsetti.
78 yaşındaki eski başkan Pennsylvania, Butler'da sahnede durduğunu ve kulağına bir şeyin çarptığını hissettiğinde başını çevirdiğini anlattı.
Trump, "Eğer son anda başımı hareket ettirmemiş olsaydım, suikastçının kurşunu hedefini mükemmel bir şekilde vuracaktı" dedi. "Ve ben bu gece burada olmazdım. Birlikte olamayacaktık" diyerek ekledi.
Ölümle burun buruna gelmesinin ardından siyasi bir fırsat yakaladığını düşünen Cumhuriyetçi başkan adayı, kendi lehine dönecek gibi görünen bir seçimde daha fazla ivme yaratma umuduyla yaptığı konuşmasında yeni bir ton benimsedi.
"Toplumumuzdaki anlaşmazlık ve bölünme düzeltilmeli. Bunu hızla iyileştirmeliyiz. Amerikalılar olarak tek bir kader ve ortak bir yazgı ile birbirimize bağlıyız. Ya birlikte yükseliriz. Ya da bölünürüz" diyen Trump, Cumartesi günkü silahlı saldırıda aldığı yarayı kapatmak için tüm hafta boyunca olduğu gibi sağ kulağına büyük beyaz bir bandaj taktı.
Her zamanki mitinglerine kıyasla daha yumuşak bir tonda konuşsa da Trump, ABD tarihindeki en büyük sınır dışı etme operasyonu olacağını vaat ettiği bir gündemin de ana hatlarını çizdi.
ABD-Meksika sınırını yasadışı yollardan geçen insanları defalarca "istila" düzenlemekle suçladı.
Trump ayrıca, sistematik bir sahtekarlık olmadığını kanıtlayan bir dizi federal ve eyalet soruşturmasına rağmen, 2020 seçimlerini kaybeden Demokratların hile yaptığını öne sürdü.
ABD Yüksek Mahkemesi'nin iki yıl önce federal olarak garanti altına alınan kürtaj hakkını iptal etmesinden bu yana Cumhuriyetçileri rahatsız eden bir konu olan kürtaj haklarından bahsetmedi.
Trump, ülke genelinde kürtaj hakkını anayasal olarak garanti altına alan 1973 tarihli "Roe-Wade kararını" bozan altı yargıçtan üçünü aday göstermişti. Trump mitinglerinde sık sık kararın iptal edilmesinden övgüyle söz ediyor ve eyaletlerin kendi kürtaj yasalarını oluşturma hakkına sahip olması gerektiğini savunuyor.
Cumhuriyetçi Parti'nin Ulusal Kongresi'nde Trump, Biden'dan neredeyse hiç bahsetmedi. Biden yönetiminden "mevcut yönetimden" diyerek söz etti.
Seçim yarışa dört aydan az bir süre kala, büyük değişiklikler olması çok mümkün görünüyor.
81 yaşındaki ABD başkanı Joe Biden'ın Trump ile çıktığı ilk canlı yayında gösterdiği zayıf performansı ardından başlayan Demokratlar'ın "yarıştan çekil" çağrıları, ciddi oranda arttı.
Demokrat Parti üst düzey liderleri ve bağışçıları, Biden'a görevde kalması halinde eski Başkan ve Cumhuriyetçilerin adayı Donald Trump karşısında ağır yenilgiye uğrayacağı söylendiği belirtildi.
Uzun zamandır müttefiklerinin daha güçlü bir kampanya yürütmesi için baskı yaptığı Biden, Covid-19 teşhisi konulduktan sonra Delaware'deki evinde inzivaya çekildi.
Kongre salonunda Trump ve ailesinin üzerine balonların yağdırılmasından saatler önce, Biden'ın kampanya müdür yardımcısı Quentin Fulks, Milwaukee'de yakınlarında göründü ve Biden'ın yarıştan çekilmeyeceği konusunda ısrar etti.
Fulks gazetecilere "Kaba olmak istemem ama buna daha kaç kez cevap verebilirim bilmiyorum" dedi. "Oy pusulasında Biden'ın yerini almak için herhangi bir plan yapılmıyor" diyerek ekledi.