TÜBİTAK, mahkemeye gönderdiği yazı da, mühimmat patlamasının çözülmesinde rol oynayacağı belirtilen 218 fotoğrafı inceleyemeyeceğini bildirdi. TÜBİTAK'tan Askeri Mahkemeye gönderilen yazıda, "Kuruma bağlı birimlerin adli inceleme yapmasına yönelik kanuni bir yükümlülüğünün olmadığı. Ayrıca kurumumuz tarafından yürütülmekte olan projelerin yoğunluğunun müsaade ettiği nispette adli analiz talepleri karşılanmaya çalışıldığından olumlu cevap verilememektedir." ifadeleri kullanıldı.

Afyonkarahisar'da 5 Eylül 2012'de 25 askerin hayatını şehit olduğu 2'si sivil 11 askerin yaralandığı mühimmat deposu patlaması davasına Eskişehir Askeri Mahkemesi'nde görülmeye devam edildi. Bugünkü duruşmaya 3 yıldır davaya bakan mahkeme heyetinin başka yere tayini nedeniyle yerlerine yeni atanan başka bir heyet baktı.

Duruşmada, söz alan şehit ailelerinin avukatlarından Altan Ulutaş, yeni mahkeme heyetinden umutlu olmak istediklerini söyledi. Sanıkların delilleri yok ettiklerinin sabit olduğunu aktaran Avukat Ulutaş, patlamanın neden meydana geldiği gerçeğinin saklandığını belirterek, kapsamlı ve nitelikli yeniden keşif yapılmasını ve sanıkların tutuklu yargılanmasını talep etti.

Şehit Tolga Taştan'ın babası Ali Taştan da 38 ay geçmesine rağmen adaletin ve hukukun yavaş işlediğini gördüklerini anlattı. "Yaralar asla kabuk bağlamıyor." diyen şehit babası Taştan, "Mahkeme heyetinden evlatlarımızın yerinde rahat uyumaları için bir an önce bu davanın sonuçlanmasını istiyorum." dedi. Tarafları dinleyen mahkeme, sanıkların tutuklanması yönündeki talebi reddetti. Olay yerinde yeniden keşif yapılması talebini ise kabul etti. Bunun üzerine önümüzdeki aylarda patlamanın olduğu bölgede bazı tanıkların da aralarında yer alacağı heyetle yeniden keşif yapılacak.

Ayrıca duruşmada, daha önce kaybolduğu öne sürülen 218 fotoğrafın kurtarılması için TÜBİTAK'a gönderilen müzekkereye ise TÜBİTAK'ın, verdiği cevap okundu. Ailelerin avukatları tarafından yapılan incelemede, 218 fotoğrafın eksik olduğunu belirtmesi üzerine geçen 11 Haziran'da TÜBİTAK'a yazı yazılarak, fotoğraflarda herhangi bir silme işleminin olup olmadığı, varsa geri getirilme olanağının bulunup bulunulmadığı sorulmuştu. TÜBİTAK'tan verilen yanıtta, "Kuruma bağlı birimlerin adli inceleme yapmasına yönelik kanuni bir yükümlülüğünün olmadığı. Ayrıca kurumumuz tarafından yürütülmekte olan projelerin yoğunluğunun müsaade ettiği nispette adli analiz talepleri karşılanmaya çalışıldığından olumlu cevap verilememektedir." ifadeleri kullanıldı. TÜBİTAK'ın ret talebine şehit aileleri tarafından tepki gösterildi. Şehit aileleri, "Bu nasıl bir iş, böyle bir iş, böyle bir gerekçe olabilir mi?" diyerek tepkilerini dile getirdi. Şehit ailesi avukatları ise incelemeyi yapması gereken asıl kurumun TÜBİTAK olması gerektiğini savundu.

Bunun üzerine, aynı talep Jandarma Genel Komutanlığı Kriminal Daire Başkanlığı'na yöneltildi.