Eylülün ikinci haftasına kadar açıklanması icap eden Orta Vadeli Program (OVP) tehirli de olsa Resmi Gazete'de yayımlandı.

Bir mânâda kamunun gelecek üç yıla dair beklentilerini ihtiva eden OVP'nin son nüshası hükûmetin hedefleri tutturamadığının resmi belgesi hüviyetinde. Nam-ı diğer iflas vesikası.

İhracat, ithalat ve büyüme gibi temel hedeflerin tamamının aşağı çekilmesine mukabil fert başına gelirin 19 bin 500 dolara fırlamış olması izaha muhtaçtır. Daha evvel 173 milyar dolar olarak ilan edilen 2015 ihracat hedefini 143 milyar dolara indirenler, 30 milyar dolar gibi yüksek kayba rağmen aynı dönemde 10 bin dolardan fazla gelir artışının nasıl yakalanacağını da anlatsaydı keşke! O vakit tutarlı bir programdan bahsedebilirdik.

Maalesef tablo öyle değil. Gece yarısı hesaplama yöntemi değiştirilerek hedefleri kâğıt üzerinde tutturmak marifet değil. 2007'de de satın alma gücü paritesi üzerinden fert başına gelir 4 bin dolardan 7 bin 700 dolara çıkarılmıştı. Kantarın topuzunu bu sefer iyice kaçırmışlar. 10 bin dolar zenginleştik bir gecede.

Kalkınma Bakanlığı kadroları başta olmak üzere bunun gibi hesap oyunları ile milleti zenginleştirdiğini zanneden umum zevat kusura bakmasın. Böylesine gayrı ciddi tahminleri piyasa kaale almaz. Kendi açıkladıkları planlara bile tezat teşkil eden hedefleri elin yatırımcısı niye rasyonel bulsun!

2014'te açıklanan OVP için (9 Ekim 2014) bu sütunda programın en zayıf halkasının ortalama dolar kuru tahminleri olduğunu belirtmiştim. Dünya ekonomisindeki büyük fotoğrafın ve Türkiye'nin içine düşürüldüğü hukuksuzluk girdabının yok farz edildiği OVP'nin tutmayacağını yazmıştım.

Nitekim tutmadı. Maalesef geride kalan bir sene beni haklı çıkardı. Türk Lirası'nın kıymeti dolara karşı yüzde 50'ye yakın azaldı. Enflasyonda yüzde 5 hedefinin semtine dahi uğrayamadık. Büyüme yüzde 3'e geriledi. İşsizlik yüzde 10-11'e demir attı. Sermaye girişinin azalması yetmezmiş gibi dâhilden 7-8 milyar dolar gibi ciddi bir sermaye farklı coğrafyalara iltica etti. Zoru görünce ekonominin makyajı döküldü.

Üç-dört sene evvel hedeflerin kahir ekseriyetini yakalayan AKP hâlâ iktidarda olduğuna göre ne değişti? Türkiye niye her sahada geri gidiyor? Bu suâle herkesin bir cevabı vardır. En samimi cevabı AKP'nin kurmay heyeti verecektir. 17/25 Aralık 2013'te ortalığa saçılan ayakkabı kutularındaki milyon dolarlar, para sayma makineleri ve 700 bin TL'lik hediye saat, yolsuzluk ve yoksullukla mücadele iştiyakı ile yola çıkanlardan bazılarının başka âlemlere daldığının müşahhas misali oldu.

Yolsuzlukta kim veya kimlerin ismi geçiyorsa adalete hesap verilseydi AKP'nin itibarı artar ve inandırıcılığını geri kazanmış olurdu. Olmadı. Hırsızlık yaptığı iddia edilenler değil onları yakalayan polis, savcı ve hâkimler tutuklandı. 3Y ile mücadeleden ikisi böylece hükmünü kaybetti. Geriye yasaklarla mücadele kaldı ki onun yerini de darbe dönemlerini mumla aratacak yeni yasak ve baskılar aldı.

YAZININ DEVAMI İÇİN TIKLAYINIZ