'Türk milleti kaderini oyluyor' vurgusu ile kamuoyuna açıklama yapan ve aralarında Türkiye Eğitim-Sen'in de bulunduğu 29 derneğin oluşturduğu Türk Dayanışma Konseyi'nin bugün Türk milletinin devletiyle vatanıyla hür ve bağımsız olarak yaşamasının önünde ciddi engeller olduğuna işaret eden yazılı bir açıklama yaptı.
Türk Dayanışma Konseyi adına, Türkiye Kamu-Sen Kırşehir İl Temsilcisi ve Türk Eğitim-Sen Şube Başkanı Bilal Türk'ün yaptığı yazılı açıklamada, "Türk milleti 7 Haziran 2015 tarihinde önemli bir demokrasi faaliyetini gerçekleştirmek için sandık başına gidecektir. Şüphesiz ki yaşanan her genel seçim demokrasimiz için, milletimizin sosyal, siyasal, ekonomik ve kültürel hayatı için daima önemli olmuştur. 7 Haziran Genel Seçimini daha da önemli kılan içinde bulunduğumuz siyasi ve sosyal şartların, doğrudan Milli Bekamızı ve siyasal, sosyal rejimimizi tehdit eden ciddi riskleri, yüksek seviyede bünyesinde taşıyor olmasıdır.
SON DARBE İÇİN FIRSAT KOLLAMAKTA
Bugün Türk milletinin devletiyle, vatanıyla, hür ve bağımsız olarak yaşamasının önünde ciddi engeller vardır. Milli – Üniter devlet yapımız, vatanımızın bölünmez bütünlüğü, milletimizin birlik ve kardeşliği iç ve dış olumsuz gelişmelerin tehdidi altındadır. Ülkemizin ve milletimizin doğrudan bekasından sorumlu kurumlar, birimler ve görevliler derin bir gaflet ve delalet içinde olup, olup bitenler karşısında ya susmuş ya da sindirilmiş durumdadır. Bölücülük ve ihanet, en üst seviyede kabul görmekte, bölücü anlayış devlete meydan okumakta ve son darbeyi vurmak için fırsat kollamaktadır" ifadeleri kullanıldı.
ÜLKE TEK ADAM DİKTATÖRLÜĞÜNE DOĞRU YOL ALMAKTADIR
Genel seçimin millet için tek meşru demokratik kurtuluş yolu olduğuna dikkat çekilen yazılı açıklamada şunlar kaydedildi; "Bugün, insanlarımızın temel milli ve insani hakları, pervasızca ayaklar altında çiğnenmekte, devletin temelini oluşturan adalet duygusu sürekli olarak zedelenmekte, hukukun üstünlüğü ilkesi yerle bir edilmektedir. Bu kaos ortamında ülkemiz hızla bir "tek Adam" diktatörlüğüne doğru yol almaktadır. Bugün, Türk milleti tarafından benimsenmiş ve özümsenmiş olan hür parlamenter demokratik sistemimiz mevcut anayasamız çiğnenerek fiilen devre dışı bırakılmakta, bunun yerine 'ne olduğu belli olmayan' adına 'alaturka başkanlık sistemi' denilen ve esas amacı 'Tek Adam Diktatörlüğü' olan garabet bir sistemle değiştirilmek istenmektedir. Bugün, Türk milleti; gelir dağılımı adaletsizliğinin dayanılmaz baskı ve basıncı altında, ekonomik alanda adeta diz çöktürülerek, baş eğdirilerek esaret altına alınmış, siyasi iradesine ipotek konulmuştur.
ÖZGÜR BASIN SUSTURULDU
Bugün, çıkarılan yasalarla özgür basın susturulmuştur. Ciddi seviyede hırsızlık ve yolsuzluk suçlamalarına muhatap olan iktidar sahipleri bir taraftan ele geçirdikleri medya imkânlarını kullanarak, her fırsatta insanlarımız üzerinde algı operasyonları düzenlemekte diğer taraftan kontrollerindeki devlet imkânlarını kullanılarak siyasi rakiplerine üstünlük sağlamaktadırlar.
Ayrıca anayasa ve yasalara göre tarafsız olması gereken mevcut Cumhurbaşkanı doğrudan seçimi etkileyecek şekilde anayasaya, kanunlara ve devlet geleneklerine aykırı olarak aktif siyasi mücadelenin içine girmiştir.
Bütün bunların doğal sonucu olarak seçim mücadelesinin yapıldığı siyasi sosyal ortam artık adaletsizdir, kirlidir, güvensizdir ve anti demokratiktir. Bu şartlar altında yapılacak olan Genel Seçim milletimiz için tek meşru demokratik kurtuluş yoludur." CİHAN