Türkiye, gerçekleşip gerçekleşmeyeceği belirsiz sözler karşılığında ülkede bulunan milyonlarca Suriyelinin Avrupa'ya göçünü engellemeyi ve ülkede kalıcı olmalarını temin edecek düzenlemeler yapmayı kabul ediyor. Mutabakat anlaşmasının iki taraf için de kabulünü ilan edecek zirve, pazar günü 28 üye ülke ile Başbakan Ahmet Davutoğlu'nun katılımı ile Brüksel'de yapılacak.
Türkiye'nin AB'ye üyelik için müracaat ettiği 1959'dan bu yana ilk defa yapılan Türkiye-AB Zirvesi, ironik şekilde üyelik için değil, mültecilerin ülkede ‘tutulması' için düzenleniyor. Konu hakkında bilgi veren kaynaklar, Türkiye'nin talep ettiği 4 konuda mutabakat sağlandığını, Davutoğlu'nun pazar günkü zirveye ‘evet' demek için geldiğini teyit etti. Türkiye, bazı taleplerini de yumuşattı.
AB, Suriyeli mülteciler için 3 milyar Euo'yu vermeyi taahhüt ediyor ancak bu meblağın sadece 500 milyon Euro'su AB bütçesinde bulunuyor. Geriye kalan paranın üye ülkelerce temin edilmesi gerekiyor. Zaman'ın “Bu para bulunabilecek mi?” sorusuna üst düzey bir yetkili, “Sözler verildi. Sözler çerçevesinde ne yapıp edip bu paranın bulunması gerekiyor.” cevabını verdi.
Ankara 5 fasıl istedi, 1 aldı
Ankara'nın en az 5 fasılda müzakerelerin açılması talebi ise karşılık bulmadı. Bir yıldır açılmayı bekleyen, hazır 17. faslın aralık ortalarında muhtemelen 15 Aralık'ta müzakerelere açılacağı belirtiliyor. Diğer fasılların açılışı ise Kıbrıs'taki müzakerelerin başarısına bağlı. Ankara, vizesiz seyahat için müzakerelerin olumlu geçtiğini, 2017'nin başlarında bütün Türkiye vatandaşları için bunun mümkün olabileceğini düşünüyor. AB tarafı ise Türkiye'nin yerine getirmesi gereken onlarca şart olduğunu, vizesiz seyahatin öncelikle öğrenciler ve işadamları ile başlayabileceği gibi muğlak cevaplar veriyor.
Maliyeti en düşük şart olan Türkiye'nin yılda iki defa AB zirvelerine davet edilmesi konusunda ise anlaşma sağlandığı kaydediliyor. Türkiye, 2006'ya kadar aday ülke olarak AB zirvelerine zaten katılıyordu.