Balıkesir merkez Karesi Ziraat Odası Başkanı Sami Sözat, tarımda Türkiye'yi gelecekte büyük tehlikelerin beklediğini belirterek, yanlış politikalar nedeniyle tarım ve topraktan ciddi kopmaların yaşandığını söyledi. Sözat, "2002 yılında Türkiye'da tarımdan geçinen insan sayısı 7.5 milyon iken, 2015 yılında yani 13 yıl sonra bu sayının 5.5 milyona düştüğünü görüyoruz. Yani 2 milyon insan tarımdan kaçmış, tarımı terk etmiş. Bu gidişle tarım yapacak insanlar bulamayacağız." dedi.
Oda Başkanı Sözat, 2015 yılının tarım faaliyetlerini değerlendirdi. Tarımda özellikle son zamanlarda yapılan yanlış politikalar nedeniyle çiftçinin çok bunaldığını belirterek, bunun sonucu olarak tarımdan ve topraktan kopmaların başladığını bildirdi.
Türkiye'yi gelecekte büyük tehlikelerin beklediği uyarısında bulunan Sözat, "Bunları şimdiden görmemiz lazım. Şayet bunu göremezsek yarın birşey yapamayabiliriz. Yani kesinlikle bugünden bazı önlemleri alması gereken Türkiye, bunun için bir gayret göstermiyor. Ayrıca tarımda arazi kullanma noktasında da azalmalar var. Sadece buğday ekim alanlarında 3 milyon hektar azalma var. Bu gidişle tarım yapacak insanlar bulamayacağız. Neden insanlar tarımdan kaçıyor? Çünkü sürdürülebilir, köklü ve meselelere çözüm getirebilecek bir tarım politikasının olmayışından dolayı. Bundan dolayı da para kazanmıyorlar. Para kazanamayan insanlar elbetteki mesleğini terk ediyor." şeklinde konuştu.
Tarımın en büyük özelliğinin istihdama yaptığı destek olduğunu ifade eden Sözat, "2002 yılında tarımın milli gelire katkısı yüzde 10.3'dür. 13 sene sonra yani 2015 yılında yüzde 7. Demek ki, Milli gelire katkısında da bir azalma var. Tarımda istihdam oranı 2002 yılında yüzde 35 iken, bu oran 2015 yılında yüzde 20'ye indi. İstihdamda tarım yok, ulusal gelire katkıda yok, alanda çalışan nüfusta yok. Burada tarımın durumu iyi demek mümkün mü?" diye konuştu.
Son dönemde gündeme gelen süt fiyatlarına da değinen Sözat, "Bazı köylerde sütler alınmaz olmuş. Çiftçi pazarlıkla fabrikalara sütünü verme gayretinde. Yazık değil mi? Bu iş siyasi parti olayı değil. Bu iş yönetim ve anlayış meselesidir. Çiftçi hakkını arayamadığı sürece bu çarpıklığın devam etmesi gayet normaldir. Buradan çiftçiye sesleniyorum. Hakkını arayanlara sahip çık. Sen de hakkını arayanlara destek ver." ifadelerini kullandı.
TARIM KREDİLER ÇİFTÇİNİN DOSTU DEĞİLDİR
Tarım Kredi Kooperatifleri'nin çiftçinin en çok girdi alış verişi yaptığı yer olduğuna dikkat çeken Sözat, ilginç benzetmede bulundu. "Boy boy beyanat veriyorlar. Diyorlar ki 'Tarım Krediler çiftçinin dostudur." diyen Sözat, şöyle devam etti: "Vallahi çiftçinin dostu eğer böyle oluyorsa, düşmanı nasıl olacak bilmek mümkün değil. Bugün serbest piyasada bir çuval üre gübresinin fiyatı 49-50 lira iken maalesef Tarım Krediler'de bu fiyat 58 lira. Yani serbest piyasanın 7-8 lira üzerinde gübre satıyorlar. Yazıktır. Çiftçinin dostu böyle olmaz. Çiftçiye kazık atarak dostluk olur mu? Sırtına binmişsin, diyorsun ki 'Ben senin dostunum, beni taşı.' diyorsun. Benim taşımak için enerji vermiyorsun bana. Bana piyasanın fiyatının üzerinde gübre satıyorsun. Ayrıca krediyle verdiğin için aylık faiz uyguluyorsun. Kazık bana daha da büyük olarak geliyor. Biz, böyle dostluk istemiyoruz. Gerçekten dostsanız, gelin serbest piyasaya uyun. Çok para kazanma kardeşim. Dostluk çok para kazanmak yerine biraz destek olursun. Çitçinin artık kimseyi taşıyacak hali kalmadı. Çitçi bitmek üzere. İnanın çiftçinin sırtına binenler çiftçi ile birlikte yok olacaklar. Ancak bunun farkında değiller." CİHAN