Dünya Kadın Hakları Günü sebebiyle açılan ‘Benim düşünme özgürlüğüme sahip olamazsın’ isimli sergide, Golden Rose derneğinin gazeteci, öğretmen, anne ve aktivist kadınların arasından seçtiği mağdur kadınların hayat hikayeleri ve yaşadıkları hak ihlalleri gözler önüne serildi.
Charleroi şehrinde kadın hakları savunuculuğu yapan derneklerin bir araya gelerek kurdukları ‘Femme de Mars’ platformu her yıl Mart ayı süresince onlarca farklı etkinlik ve organizasyon düzenliyor. Platform üyesi Golden Rose derneği bu yılki etkinliğini 26 farklı mağdur kadının hayatını ve yaşadıkları zulümleri anlatan fotoğraf sergisi ile gerçekleştirdi.
Dernek merkezinde açılan sergiye platform üyesi derneklerin gönüllüleri, Charleroi belediyesi encümenleri, kadın hakları savunucusu Belçikalılar katıldı. Bu yılki Mart ayı etkinliklerine özel olarak hazırlanan sergide Meriç nehrini geçerken hayatını kaybeden Esma Uludağ, hapishanede vefat eden Halime Gülsü ve Kürt kimliğinden dolayı hapsedilen Hozan Cane gibi 26 mağdur kadının hayat hikayeleri resimli tablolarda yer aldı.
Sergiyi gezen Charleroi eşit haklar encümeni Alicia Monard, yaşanan hak ihlalleri ve sonuçlarını gördükçe insan olarak yıkıldığını ifade etti. Etkinlik ile mağdur kadınların da bir aileleri, çocukları ve düzenli bir hayatlarının olduğunu hatırlattıklarını belirten Monard, ”Genç kızların hapisteki resimlerini görünce kendimi onların yerine koydum ve bu bana çok ağır geldi fakat hak mücadelemizin önemini tekrar hissettim.” dedi.
Charleroi Polis birimi müfettişlerinden David Quinaux, Türkiye’deki medyanın kontrol altında olduğunu ve uluslararası medyanın ise yaşanan insan hakları ihlallerine yeteri kadar dikkat çekmediğine işaret etti.
Dünyada düşüncelerinden dolayı hiç kimsenin hapsedilmemesi gerektiğini vurgulayan Quinaux, serginin sistem içerisinde daha görünmez olan mağdur kadınların daha görünür hale gelmesine hizmet ettiği için etkilendiğini kaydetti.