HDP Sözcüsü Ayhan Bilgen; sivil toplum kuruluşlarını (STK), Türkiye müttefiki ve dostu ülkeleri, sorumluluk üstlenmeye çağırdıklarını söyledi.
Halkların Demokrasi Partisi (HDP) parti sözcüsü Ayhan Bilgen Kars'ta gazetecilere son yaşanan olayları değerlendirdi. Türkiye'nin istikrarından barışından yana olan bütün müttefikleri, bütün dost ülkeleri bu süreçte barış dan yana tutum almaya sorumluluk üstlenmeye ve Türkiye'de bir an önce demokratik bir barış ortamının tesis edilmesi için sorumluluk üstlenmeye çağırdı.
Yaşanan süreçte bütün sivil toplum örgütlerini, kanaat önderlerini ve barış aktivistlerini de sorumluk almaya çağıran Bilgen, HDP Kars İl Başkanlığında yaptığı değerlendirmede, birkaç gün önce başlayan barış umutlarının, Slopi'de yaşanan olaylar ile yeniden kaygılanılan bir atmosfere dönüşmüş olmasından duyduğu üzüntüyü dile getirdi.
'KONTROLLÜ GERİLİM KONTROL DIŞI ORTAM DOĞURA BİLİR'
Bilgen kendilerine ulaşan bilgilere göre Silopi'de 3 kişinin hayatını kaybettiği ve 15 civarında ağır yaralıların olduğunu öğrendiklerini aktardı. Yaralıların hastanelere ulaşımının engellendiğine dair duyumlar aldıklarını bunların da kendilerini endişelendirdiğini ifade eden Bilgen; "Bu yaşadığımız gerilimi başka şehirlere yansımaması konusunda temennilerimizi ifade etmekle ne yazıkki şu an Cizre'ye de sıçradı konusunda bilgiler var. Çatışmalı ortamlarda kontrolü ne yazık ki sağlamak mümkün olmaz. Bazen kontrollü gerilimde kontrol dışı ortam doğurabilir. Bir yerden sonra çatışmaların hangi noktaya ulaşacağı kime zarar vereceğini kestirmek mümkün olmaz" dedi.
'İÇİŞLERİ BAKANINA RAĞMEN ÇATIŞMA DURMUYOR İSE FARKLI İNSİYATİFLER DEVREDE'
Slopi ile özellikle paylaşmak istedikleri noktaya değinen Bilgen; "Bu konuda İçişleri Bakanına bilgi verilmesine ve İçişleri Bakanının da son derece net biçimde sivillerin bulunduğu mekanlara ateş açılmaması yönünde talimat verildiği yönünde bilgi paylaşımına rağmen çatışmaların durmamış olması hala ateş açılıyor olmasıdır. Yani sivillerin zarar görmesinin hiçbir gerekçesi hiçbir mazereti olamaz. Sivillerin zarar göreceği hiçi bir çatışma ortamı da kabul edilemez." ifadelerini kullandı.
Bu konuda en yetkili isim İçişleri Bakanının talimatına rağmen çatışma durdurulamıyor ise farklı insiyatiflerin devreye girdiğine dikkat çeken Bilgen, "İçişleri Bakanına rağmen bu operasyon ve çatışma devam ediyor. Yada onun bilgisi dahilinde bu sivillerin ölümü yaşanıyor. Her iki durumda son derece ciddi sorumluluk doğurur. Çok ciddi hesap vermeyi yargılamayı gerektirir" diye konuştu.
'KOALİSYON UĞRUNA BİR TEK ÇOCUĞUNU EVLADINI FEDA ETMEMELİDİR'
Silahların susmasını istediklerini vurgulayan Bilgen; "Koalisyon uğruna da olsa bir tek çocuğunu ve bir tek evladını feda etmemelidir. Hiç kimsenin kişisel hesapları yada siyasal hırsları ülke geleceğinden ve gençliğinden daha değerli daha önemli değildir." şeklinde konuştu.
Ülke güvenliğini sağlayacak bir muhatabın çıkmasını temenni ettikleri aktaran Bilgen, Türkiye bu şartlar ve koşullar altında erken bir seçime bir tekrar seçime gitmek zorunda kalır ise birkaç aylık süreç boyunca savaşın daha da tırmanması durumunda çok daha büyük kayıplar ve çok daha telafisi imkansız sonuçlar ile bir iç savaş tehlikesi yaşayabileceğini kaydetti. CİHAN