Başbakan Ahmet Davutoğlu, "Tekrar Türkiye'yi, son kalemizi ayağa kaldırmanın tek yolu insan harmanımızı bir araya getirmek, onları bir arada tutmak ve demokrasi ile vatandaşlarımızın iradesini diri tutmak." dedi.
Başbakan Ahmet Davutoğlu, 'Kardeşlik Buluşmaları Mardin Konferansı' programında yaptığı konuşmada; devletin, herhangi bir etnik kimlik üzerine değil, birleştirici büyük bir millet ideali üzerine kurulduğunu belirtti. Davutoğlu, "Bu birleştirici ruh bu sefer, bu zemin üzerine kurulan Türkiye Cumhuriyeti Devleti ile tarih sahnesine son bir burç, bir kale gibi yükselirken, parçalayıcı ruh tekrar harekete geçti." diye konuştu.
Başbakan Ahmet Davutoğlu, 'Kardeşlik Buluşmaları Mardin Konferansı' programında yaptığı konuşmada, birlikteliğe karşı tek parti ideolojisinin savaş açarak, hikmete savaş açtığını ifade etti. Davutoğlu, "Devleti yaşatan yegane gücün fiili güç olduğunu savunarak Dersim'i, 12 Mart'ı, 12 Eylül'ü bu ülkeye yaşattılar. Bu dikte edici ruhun karşısında yeni bir ruha ihtiyaç var. Dedelerimiz son kaleyi savunmak için savaştı, babalarımız inançlarını korumak için saklı gizli gittiği mekanlarda ibadet etti. Biz de bütün hayatımızı vakfettik. Tek tip ulusçu anlayış, aynı sonuçları doğurur. Bu ret ve asimilasyona karşı çıktığını iddia eden örgütler çıktı, PKK ve arkasındaki zihniyet. Kürt ulusçuluğu adına harekete geçtiğini iddia eden örgüt de bu anlayışla harekete geçti, parçalayıcı, bölücü anlayış. Bütün Anadolu, Mezopotamya anlayışı bu tek tipçilerden çok çekti." şeklinde konuştu.
AK Parti olarak tarih sahnesine çıktıklarında, 1071'in birleştirici ruhunu temsil etmeye çalıştıklarını belirten Davutoğlu, "Bir taraftan 12 Eylül anlayışına karşı mücadele ettik, diğer taraftan bu zihniyetin yansımasına karşı mücadele ettik. Son 13 yıl böyle bir yüzleşmenin tarihidir. Tekrar Türkiye'yi, son kalemizi ayağa kaldırmanın tek yolu insan harmanımızı bir araya getirmek, onları bir arada tutmak ve demokrasi ile vatandaşlarımızın iradesini diri tutmak. 2001 Türkiye'sini hatırlayın. Yasakların, yolsuzlukların olduğu Türkiye'yi. Bu toprakları şenlendirmeye çalıştık. Birçok üniversitemizde Kürtçe enstitüleri kuruldu. Türkçe ve Kürtçe güzel şeyler söyleniyorsa, aralarında bir fark yoktur. Biz dilleri aziz kılmaya geldik." şeklinde konuştu.
CİHAN