Yunanistan'da sağ-muhafazakar Yeni Demokrasi hükümeti, ülke genelinde bulunan 198 plaj için koruma kararı aldı.
The New York Times'ta dün yayımlanan "Yunanistan bakir plajlarından bazılarını koruma amaçlı yeni planını açıkladı" başlıklı haberde, 198 plaj için sıkı koruma vaat edildiği aktarıldı.
İHLAL EDENE 60 BİN EURO CEZA
Plana göre, koruma altına alınan plajlarda bar ve restoran işgali ile birlikte yapılaşma önlenecek. Özel işletmelerin şezlong ve şemsiyelerle plajları işgal edilmesinin önüne geçilecek. Düzenlemeyi ihlal edenlere 60 bin Euro'ya kadar para cezası verilecek.
Düzenleme kapsamındaki plajlar, ticari kullanım amaçlı ihaleye çıkarılamayacak, bu bölgelerde şezlong ve şemsiye kiralama yapılamayacak, 10'dan fazla kişinin katıldığı halka açık etkinlikler organize edilemeyecek.
Düzenlemeyle birlikte "Benim Sahilim" adlı bir uygulamayı devreye alacak olan hükümet, şikayetlerin ve ihbarların bu uygulama üzerinden yapılmasını öngörüyor.
Geçen yıl 32 milyon yabancı turisti ağırlayan ülkede, plaşlardaki özel işletme işgaline karşı vatandaşlar eylemler başlatmış ve bu eylemler "plaj havlusu hareketi" olarak adlandırılmıştı.
Düzenlemeyi yetersiz bulanlar ise, hem koruma altına alınan plaj sayısının az olduğunu hem de sorunun çözülmeyeceğini vurguluyor.
Nakşa adasındaki "Plajları kurtarın" grubunun üyesi Eleni Andrianopoulou, hükümetin orjinal planında binden fazla plajın olduğunu ancak sayının daha sonra 198'e indirildiğini söyledi.
Yunanistan Ekonomi ve Maliye Bakanı Kostis Hatzidakis, bu düzenlemeyle birlikte çevre korumayı sürdürülebilir kalkınmayla birleştirmeyi amaçladıklarını, çevrenin, Yunan turizminin değerli bir bileşeni olduğunu söyledi.
Yunan bakan, katı kurallar, cezalar ve yükümlülükler getirdiklerini söylerken, denetim ve şeffaflık sözü verdi.
Listedeki 198 plaj arasında, Milos, Nakşa, Midilli, Semadirek gibi adalar ile Mora yarımadasının güneyindeki noktalar yer alıyor.
Çevre ve Enerji Bakanı Theodorso Skylakakis, listedeki plajların, Doğal Çevre ve İklim Değişikliği Dairesi'nin tavsiyelerine göre seçildiğini ve hepsinin yüksek ekolojik öneme sahip alanlar olduğunu söyledi.
