Döviz kurundaki mevcut seviyeyi de değerlendiren Bilecik, şöyle konuştu:
"İster ithalatçı, ister ihracatçı olun, ister sadece yurt içinde bir faaliyet yapın, ne olursa olsun, kur makası ya da kurun oluşturduğu yapı işinizi etkiliyor. Özellikle kurların artan bir noktada, yükselen bir çizgi dahilinde devam etmesi, her zaman iş dünyasının kimyasını bozuyor. İnanın 4 psikolojik sınırdı. TÜSİAD olarak "Sanayi 4.0'la uğraşmamız gerekir, dolar 4.0 olmasın diye" derdik. Ama şimdi o bozuldu. Dolar neredeyse 5'e dayanmış vaziyette. Bunları yüksek buluyoruz. Bunlar iş dünyasının hazırlıklı olmadığı noktalar. Ama bu şu sihirli ifadeye bizi götürüyor; yüksek enflasyonla kararlı mücadele bir an önce başlamalı. Enflasyonun kısa değil ama hiç olmazsa orta vadede yüzde 5'lere gerilemesi sağlanmalı. Şu an için yakın vadede böyle bir şeyin gerçekleşmesinin biraz imkansız gibi gözüktüğünün farkındayım. Şu an gelişmekte olan ülkelerin tamamında yüzde 4'ü geçen yok neredeyse. Böyle bir yapı olsa, inanın kurlar iş dünyasının ya da 81 milyonun canını sıkmaz. TL faizler de çok makul oranlarda yatırımı yapılabilir bir seviyede kullanılmaya devam eder."
TÜSİAD Başkanı Bilecik, enflasyon yüksek olunca tasarruf sahiplerinin özellikle döviz ya da altına yöneldiğini belirterek, "TL sahipleri de vadeli borç veriyor ama kısa vadelerde. Enflasyondan kendilerini korumak için. Dolayısıyla bunun fiyatları son derece yüksek bir pozisyona gelmiş oluyor. Yani yüksek faiz isteniyor. Dolayısıyla TL cinsinden borçlanmanın gerçekleşebilmesi için enflasyon hedeflemesinin tek dijitli bir noktaya inmesi gerek. Gönlümüzden geçen de bunun orta vadede seri bir şekilde yüzde 5'lerde olması. Hiç olmazsa bunu önümüzdeki birkaç yıl içinde bu noktalarda artık stabil tutan bir yapı olsun ki özel sektörün borçlarının TL tarafında kümelenmesinden bahsedelim, kendi paramızla hayata devam edelim." değerlendirmesinde bulundu.