24 Şubat 2022’de Rusya’nın Ukrayna’da başlattığı savaşın birinci yılı bitti. Her ne kadar savaş Ukrayna topraklarında bölgesel başlasa bile, ekonomi, enerji ve güvenlik etkilerinden dolayı küresel şekle dönüştü. Özellikle NATO ve ABD’nin Ukrayna ile ortak strateji üretmeleri sonucu Rusya ile soğuk savaş yıllarına geri dönüldü. Gelinen durum itibariyle, Rusya'yı ortadan kaldırmak istediklerini vurgulayan Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Federal Meclis’te yaptığı uzun konuşmada “savaş meydanında yenilgiye uğratılamayacaklarını” ilan etti. Rusya Güvenlik Konseyi Başkan Yardımcısı Dimitri Medvedev de nükleer dâhil her silahı kullanabileceklerinin altını bir kez daha çizdi.
Bir günde yapılan bu sert açıklamalara, soğuk savaş döneminde olduğu gibi, son aylar sıklıkla karşılaşır olduk. Moskova ve Washington arasında suçlamaların dozunda artış söz konusu. Rusya, ABD’ye, Ukrayna krizine zamanla daha çok müdahil olması nedeniyle protesto notası verdi. Rusya Dışişleri Bakanlığı, ABD'nin Moskova Büyükelçisini bakanlığa çağırarak Washington'un Ukrayna’daki çatışmaları genişletmekle suçladı. Bu hamle Biden’in Polonya’da, Blinken’in ise Yunanistan’da yaptığı konuşma sonrası geldi.
Putin'in, Moskova’da Federal Meclis’te yaptığı konuşmanın ardından bir saat gecikmeyle Polonya’da kameraların karşısına geçen ABD Başkanı, “Ukrayna hiçbir zaman Rusya için bir zafer olmayacak… Batı’nın Rusya'ya saldırmayı düşünmediğini, ancak Washington'un Kiev'e verdiği destekte "tereddüt etmeyeceğini" söyledi.
Biden, "Ukrayna'ya desteğimizin sarsılmayacağına, NATO'nun bölünmeyeceğine ve yorulmayacağımıza şüphe duyulmaması gerekir" dedikten sonra Putin'i de hedef aldı; "Başkan Putin, bir yıl önce mümkün olacağını düşünmediği şeylerle karşı karşıya. Dünyada demokrasi zayıflamadı, güçlendi. Otokratlar güçlenmedi, zayıfladı. Putin artık koalisyonumuzun gücünden şüphe duymuyor ama hala kararlılığımızdan şüpheleniyor. Putin'in Rusya'sının karşısında daha güçlü demokrasiler var" dedi.
"Putin'in bugün söylediği gibi, ABD ve Avrupa ülkeleri Rusya'yı kontrol etmeye veya yok etmeye çalışmıyor. Batı, Rusya'ya saldırmayı planlamıyor. Milyonlarca Rus vatandaşı komşularıyla barış içinde yaşamak istiyor. Bu savaş asla bir zorunluluk değil. Bir trajedi." diye konuşan ABD Başkanı, Ukraynalı savaşçılar için hava savunma sistemleri, topçu silahları, tanklar ve kritik silahlar sağlandığına dikkati çekerek, “Rusya'nın bir yıl önce Ukrayna’ya girdiğinde sadece Ukrayna'nın sınanmadığını, tüm dünyanın sınanmasıyla karşı karşıya kaldığını, ABD'nin, AB'nin ve tüm demokrasilerin sınandığını” söyledi.
Stratejik bir başarısızlık
ABD Dışişleri Bakanı Antony Blinken ise Yunanistan Başbakanı Kiryakos Miçotakis tarafından başkent Atina'da kabulü esnasında yine Putin’in açıklamalarına cevap mahiyetinde konuştu. Blinken, Rusya-Ukrayna savaşına ilişkin, "Başkan Putin'in, Ukrayna'ya saldırmasının üzerinden bir yıl geçti. Savaşının her açıdan stratejik bir başarısızlık olduğu açık" dedi.
Blinken ayrıca, "Kimse bu savaşı istemedi. Kimse bu savaştan hoşlanmıyor. Herkes mümkün olduğunca çabuk bitmesini istiyor. Eğer bunun cezasız kalmasına izin verirsek, o zaman dünya çapında gücün haklı olduğu bir pandoranın kutusunu açmış oluruz" dedi.
Rusya'ya stratejik yenilgi yaşatarak sonsuza dek yok etme hedefini gizlemiyorlar
Vladimir Putin, Federal Meclis'te yaklaşık iki saat süren konuşmasında ülkenin içinde bulunduğu durum, Ukrayna’da devam eden savaşın geleceği ve ekonomik gelişmelere ilişkin açıklamalarda bulundu. Washington yönetimine sert yüklendi ve “Dünyanın hiçbir ülkesinde Amerika Birleşik Devletleri kadar çok sayıda askeri üs yok, bunlardan yüzlerce var, tüm gezegen çivili. Bunları anlamanız için haritaya bakmanız yeterli. Batılılar tamamen ilkesiz yalanların sembolü haline geldiler” ifadelerini kullandı.
Ukrayna'daki çatışmayı kışkırtmanın ve gerilimi tırmandırmanın sorumluluğunun Batılı ülkeler ve Kiev yönetimine ait olduğunu söyleyen Putin, “Ukrayna'ya ne kadar uzun menzilli sistemler teslim edilirse, tehdidi sınırlarımızdan o kadar uzaklaştırmak zorunda kalacağız.” ifadelerini kullandı ve devamında Rusya'yı yenmenin imkansız olduğunu ve Batı'nın toplumu bölme girişimlerine asla boyun eğmeyeceğini söyledi: Bölgesel çatışmayı küresel bir çatışmaya dönüştürmek niyetindeler, bunu bu şekilde anlıyoruz ve buna göre tepki vereceğiz… Batı bizimle ekonomik cephede savaşıyor, ancak istediğini elde edemeyecek. Batı fiyat artışlarına ve iş kaybına neden oldu. Altın ve finansal kuruluşlarımızdaki döviz rezervlerimizi çaldılar. Amaçları halkımıza acı çektirmek… Ancak biz, gücümüze güveniyoruz. Rusya, her türlü meydan okumaya cevap verecek. Bizim arkamızda hakikat var."
Putin, Rusya'nın ABD ile yapılan ve kıtalararası nükleer balistik füze kabiliyetlerini dizginlemeyi amaçlayan Yeni START'taki katılımını askıya alacaklarını "Çekilmiyoruz, ancak katılımı askıya alıyoruz. ABD nükleer testler yaparsa biz de aynısını yaparız. ABD'de bazı nükleer silahların son kullanma tarihinin yaklaştığını biliyoruz" sözleriyle ifade etti.
Savaş şiddetlenerek uzayabilir
Yani taraflar tam kılıçlarını çekmiş vaziyetteler. Haliyle küresel çatışma riski daha da artmış oluyor. Ukrayna'daki savaşın şiddetlenerek uzayacağını gösteriyor. Bunun en bariz delili Ukrayna Cumhurbaşkanlığı Danışmanı Myxailo Podolyak’ın şu açıklaması: “Rus askerlerin Ukrayna topraklarından çıkması gerekir; başta Kırım ve Donbas bölgesi olmak üzere çekilmesi gerekir. Rusya çıktıktan sonra, masaya oturacağız ve konuşmaya başlayacağız. O zaman işte ne yapılacağına karar veririz. Bölgenin sınırları nasıl olacak? Rus askerleri ne kadar uzakta bulunmalı? Ardından savaş suçları ile ilgili karar vereceğiz. Rusya tüm bu yıkımı tazmin etmeli. Dolayısıyla sürece dair yol haritası gayet açık.” Gelinen gün itibariyle Rusya ne Kırım’dan ne de Donbas bölgesinden vaz geçmeyeceğine göre savaş daha uzun devam edecek.
Ve savaşın en tehlikeli yönü farklı coğrafyalara yayılma risklerini barındırıyor olması. Savaş bir yılın ardından devasa bir enkaz, binlerce ölü ve uluslararası kriz bıraktı. Aralarında kadın ve çocukların da olduğu binlerce insan hayatını kaybederken, milyonlarca Ukraynalı göç etmek zorunda kaldı. Bu aşamadan sonra savaşın sonucu ne olursa olsun iki taraf için de bir zafer olmayacak. Çatışmalar dursa bile uzun süre tam bir barış anlaşması da olmayacak. Rusya’ya yaptırımlar ve beraberinde soğuk savaşın sert rüzgarları yıllarca insanları dondurmaya devam edecek.