Silivri Cezaevi önünde umut nöbetini devralan
Aydın Engin, "
Kıdemli bir gazeteciyim hiç bu kadar sert ve ağır baskılar altında kalmamıştık. Üç
darbe yaşamış bir gazeteciyim. O darbe günlerin bile bu kadar temelsiz ve sebepsiz nedenlerle hapse tıkılmamışlardı. Bunları da yaşamışız. Ama sonunda kazananlar özgürlüğü savunanlar ve düşünce özgürlüğünü savunanlar oldu. Bu davada bizim kazanacağımızdan en ufak bir kuşkumuz yok. İyimser olalım içerideki arkadaşlarımız çok yorulmuşlardı. Birkaç gün dinlenmiş olsunlar." diye konuştu.
"Bugünlerde medyanın üzerine ağır bir saldırı var." diyen Engin şöyle devam etti: "Bu saldırıya karşı içeriye takılmış arkadaşlarımız ile
dayanışma için buradayız. Kendini listeye yazdıran birçok arkadaşımız var. Çok çok uzun bir liste var. Ben son
nöbetçi olmak istiyorum. Umarım arkadaşlarımız o uzun listeyle dayanışma eylemi sürmeden bir an önce aramıza gelirler.
Türkiye'de medyanın sesine daha da güçlendirecek sesler olarak bizlere katılırlar."
Turgay Noyan ise "Şuanda sadece gazetecilik yaptıkları için içeride tutulan bütün gazeteci arkadaşlarımın bir an önce hürriyetlerine kavuşmasını diliyorum. Temennim biran önce
tahliye olmaları." dedi.