Altaylı bugün yayımlanan makalede Galatasaray'ın eski başkanlarından Ünal Aysal'ın dolandırıcılık yaptığını ve tarafların mahkemelik olduğunu iddia etti.
Altaylı, Aysal'ın Türkiye'de elinde bulundurduğu Ghazal Resort Thalasso adlı otelin satışını aynı andan birden fazla kişiye gerçekleştirdiğini belirtti.
İKİ KİŞİDEN TOPLAM 12,5 MİLYON DOLAR AVANS
Altaylı, satış için, "İkisiyle de farklı tarihlerde protokol yapmış ve birinden 7,5 milyon dolar, diğerinden de 5 milyon dolar avans almış." derken, bu dolandırıcılığın bir süre sonra ortaya çıktığını belirtti.
Altaylı, dolandırılanların önce Cumhurbaşkanlığı İletişim Merkezi'ne (CİMER), sonra da Turizm Bakanlığı'na şikâyette bulunduğunu ifade etti.
Dolandırılanların son olarak Aysal’ı dolandırıcılık suçlamasıyla mahkemeye verdiklerini ifade eden Altaylı, "Galatasaray başkanlığı yapmış birine, Sülün Osmanvari bu tavrın hiç yakışmadığı aşikâr." dedi.
Aysal iddialara dair şu ana kadar herhangi bir beyanatta bulunmadı.
"Benim Aysal'la ilgili yazılarımın tek nedeni Aysal'ın iş adamlığındaki etik sorunlardı.
Neyse, aradan epey zaman geçti.
Son zamanlarda Aysal'ın Türkiye'deki bazı şirketlerinin bir süreden beri ekonomik sıkıntılar yaşadığı, bankalar ile arasında sorunlar olduğu, borçlarını ödemeye yanaşmadığı konuşuluyordu.
Düşene vurulmaz diye konuyla ilgili bir şey yazmadım.
Ancak Aysal işi öyle bir noktaya getirmiş ki, artık yazmamak olmaz.
Ünal Aysal'ın Türkiye'de birkaç otel yatırımı var.
Bir süredir bunları elden çıkarmaya çalıştığı biliniyordu.
Meğer Ünal Aysal orada da yapacağını yapmış.
Aysal'ın Göynük'te Ghazal Resort Thalasso adında bir oteli var.
Aysal bu oteli satmış.
Diyeceksiniz ki, ne var bunda?
Şu var.
Aynen dolandırıcı müteahhitler gibi aynı anda birden fazla kişiye.
Önce Kemal Kükrer şirketlerinin sahibi Sabri Gülel'e, sonra da Ankaralı işadamı ve Ankara Park Otel'in sahibi Mehmet Kılıçoğlu'na.
İkisiyle de farklı tarihlerde protokol yapmış ve birinden 7,5 milyon dolar, diğerinden de 5 milyon dolar avans almış.
Ancak bu dolandırıcılık bir süre sonra ortaya çıkmış.
Rezalet patlayınca Aysal her ikisine de "Paranızı geri ödeyeceğim" diye noterden bir yazı göndermiş.
Ancak ne para geri ödenmiş ne Aysal'a toplam 12.5 milyon dolar yani yaklaşık 70 milyon TL kaptıran iki alıcı da Ünal Aysal'a ulaşamaz olmuş.
Dolandırılan alıcılar konuyu önce Cimer'e, sonra Turizm Bakanlığı'na şikayet ederek sonuç almaya çalışmışlar.
En sonunda Aysal'ı dolandırıcılık suçlamasıyla mahkemeye vermişler.
Bu arada benzer şekilde para kaptırmış başka alıcılar da olduğu rivayet ediliyor ama onlar mahkemeye başvurmadığı için kesin bir şey söylemek mümkün değil.
Galatasaray başkanlığı yapmış birine, Sülün Osmanvari bu tavrın hiç yakışmadığı aşikâr."
Osman Ziya Sülün, nam-ı diğer Sülün Osman İstanbul'da saat kulesi, şehir meydanları, köprü ve tramvayı saf insanlara satmıştı.
SÜLÜN OSMAN KİMDİR?
Osman Ziya Sülün, 1923'te İstanbul'da doğdu. Adını duyurduğu ilk "işini" 1948 yılında Fatih'te yeni tuttuğu evin sahibini dolandırarak yaptı.
1950 ve 60'lı yıllarda "işleriyle" ün kazanan "Sülün Osman", tramvay, Galata Kulesi, şehir meydanlarındaki saatler, şehir hatları vapurları gibi kamu mallarını saf vatandaşlara 'satarak' ya da 'kiraya vererek' efsane haline geldi.
Bu olaylar Kemal Sunal'ın filmlerine de konu olmuştur. Osman Sülün, 20 Nisan 1962’de hapisteyken 'Alınteri ile Yaşamak' konulu konferans verdiği belirtiliyor. Hayatı ve dolandırıcılıkları birçok filme konu olan Sülün Osman, kitapta geçen bir sözün manevi duygularını rencide ettiği gerekçesi ile Aziz Nesin'e dava açmıştı.
KİMSESİZLER MEZARLIĞINA DEFNEDİLDİ
Galata Köprüsü'nü satmak üzereyken yakalandı. Ölümüyle ilgili kesin bilgi olmamakla birlikte, polisin tahminlerine göre 1984'te Beyoğlu'nda sürekli kaldığı otelde kalp krizinden öldü ve kimlik taşımadığı için kimsesizler mezarlığına defnedildi.