Yükseköğretim Kurulu (YÖK), 6 Nisan Pazartesi günü aldığı kararla Türkiye’deki devlet ve vakıf üniversitelerinin en fazla yüzde 50’sine kadar yurt dışından öğrenci kabul etme sınırlamasını kaldırdı.
Tıp ve Diş Hekimliği fakülteleri için istisnai şartlar getirildi; belirli oranın üstünde yurt dışından öğrenci kabul etmek isteyen üniversitelerin “ayrı bir sınıf” açabileceği kaydedildi. Eğitim Sen Yüksek Öğretim Uzmanı İlker Akçasoy konuyla ilgili olarak yaptığı açıklamada, Türkiye’nin 2009’dan bu yana üniversite sayısını büyük oranda arttırdığını, ama “niteliği” ıskaladığını söylüyor: “Türkiye, yükseköğretim hizmetinin niteliğini artırmaktan ziyade öğrenci, akademisyen ve üniversite sayısını, yani sayısal gücünü arttırmaya odaklandı. En nitelikli akademisyenlerini bir çırpıda, bir gecede KHK’larla ihraç etti. En köklü üniversiteler nefret söyleminin hedefi oldu, üniversite yönetimleri üzerinde baskı kuruldu. Cumhurbaşkanı, rektörleri doğrudan atayarak yükseköğretim alanını bilimsel özgürlüğü ortadan kaldıran, akademik özgürlükleri tırpanlayan bir sisteme dönüştürdü. Olması gereken, hizmetin niteliğini artırmaktır.” YÖK’ün bu kararla Türkiye’deki üniversiteleri pazarlamak istediğini söyleyen Akçasoy, “Ama pazarlayabileceği tek şey diploma” diyor, “Verilen eğitimin niteliği, içeriği veya üniversitelerinin çok demokratik bir yapıya sahip olması değil. Türkiye’den niye bu kadar çok öğrenci Avrupa’ya gitmek istiyor? Daha özgürlükçü bir alanda öğrenim görmek istiyor.”
Bölge ülkelerden çok, Avrupa’dan az öğrenci geliyor
Çukurova Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Adnan Gümüş, yurt dışından gelen öğrencilerin Türkiye’nin üzerinde iktisadi anlamda yük olduğunu, binlercesine burs verildiğini ifade ederek, “Bu öğrenciler bize bir kaynak aktarmıyor. Tersine, bu öğrencilerin eğitimini Türkiye finanse ediyor” diyor. 2016’da 142 ülkeden 3 bin 995 yabancı öğrenciye burs verildiğini söyleyen Üniversite Öğretim Üyeleri Derneği (ÜNİVDER) Başkanı Prof. Dr. Tahsin Yeşildere, Türkiye’de yoksul öğrenci sayısının çok fazla olduğunu, kontenjanların hep açık kaldığını, bazı öğrencilerin yoksulluk yüzünden bir kentten bir diğerine yerleşme imkânları olmadığı için okumakta zorluk çektiklerini söylüyor. “Türkiye’deki öğrencilere burs imkânı çok azken, devletin yabancı öğrencilere bu bursu sağlamada nasıl bir yol izleyecek?” diye soruyor. Euronews’in haberine göre, bölge ülkelerden Türkiye’ye binlerce öğrenci gelirken, Fransa, İngiltere, ABD gibi ülkelerden gelen öğrenci sayısı çok az. Bu da YÖK’ün uluslararasılaşma hedefi ile pek örtüşmüyor. Yabancı öğrenci sayısının artmasıyla Türkiye’nin kendi öğrencisine veremediği imkanları sağlamakta daha fazla zorluk çekeceğini söyleyen Yeşildere, öğretim üyesi sayısı eksikse niteliğin düşeceğini söylüyor.