Uşak Kent Meydanı'nda Çalışan İşçiler Derneği öncülüğünde düzenlenen protesto gösterisine, CHP Uşak İl Başkanı Ferit Celal Güray ile Uşak eski belediye başkanı aynı zamanda CHP 2. sıra milletvekili adayı Ali Erdoğan ve CHP 3. sıra milletvekili adayı Halim Uçar da katılarak destek verdi. Konuşmacılar, hukuk ve adalet çağrısında bulunarak, 'terör örgütü üyesi, yöneticisi' gibi ithamlara tepki gösterdi.
Meydandaki protesto gösterisinde konuşan Çalışan İşçiler Derneği Başkanı Şerif Özçelik, bir algı operasyonu ile karşı karşıya olunduğunu belirterek, "Yine siyasi iradenin her sıkıştığında baş vurmuş olduğu bir algı operasyonu ile karşı karşıyayız. Üstelik bu sefer göz altına alınanlar maddi imkanları ile milletin çocuklarına sahip çıkmaya çalışmış hayırsever esnaf memur iş adamlarıdır. Uşak'ta istihdam sağlayan, Uşak'ın gelişmesine katkıda bulunan, gönlünde vatan ve millet sevdası dışında bir şey bulunmayan işadamı ve esnaf kardeşlerimiz gözaltına alındılar ve tutuklananlar oldu. Biz millet olarak canlı bombalara, eli kanlı teröristlere operasyon beklerken, Uşak adli ve emniyet makamları, Uşak'ın bağrından çıkmış, gayeleri Allah rızasından başka bir şey olmayan insanlara akla hayale gelmeyecek iftira ve kumpaslarla operasyon yapıyor. Siyasi irade ve adli makamlar, canlı bombalara operasyon yapacaklarına, milletin çocukları terör örgütlerinin kucağına düşüp canlı bomba olmasın diye, varını yoğunu ortaya koyan çocuklar okusun diye burs veren fedakar civanmert Anadolu insanına operasyon yapıyor." dedi.
Protesto gösterisinde konuşan CHP Uşak İl Başkanı Ferit Celal Güray, Türkiye'de bütün Türk halkına yapılan baskıların Uşak'ta da son 2-3 gündür yaşanan olaylarda şiddetli şekilde kendini gösterdiğini ifade etti. İl Başkanı Güray, "Uşak ekonomisine, Türkiye ekonomisine çok değerli katkıları bulunan bu değerli iş adamları kardeşlerimiz, aynı zamanda burs ve diğer yardımlarıyla sosyal faaliyetleriyle yaptıkları hayırlarla bu ülkede Uşak'ta yaşayan bütün halkımızın takdirini kazanmış sevgisini kazanmış kardeşlerimizdir. Bütün Türkiye'de yapılan baskılar gibi Uşak'ta da haksız yere gerçekten yaptıkları sadece Uşak halkına hizmet olan bu insanlara yapılanları şiddetle kınıyorum. Biz CHP olarak bu baskılara maruz kalan hangi düşüncede olursa olsun herkesin yanındayız. İnşallah 1 Kasım'dan sonra bütün bu baskıları sona erdireceğiz. Onun için bütün Uşak halkından bu konuda destek bekliyoruz. Bu yapılanlar insanlık dışı olaylardır. Bunların hukuki değil siyasi olduğuna inanıyorum ve bu arkadaşlarımızın yanında olduğumuzu bilmelerini istiyorum." diye konuştu.
Uşak eski Belediye Başkanı, CHP 2. sıra milletvekili adayı Ali Erdoğan da, toplumun en doğal hakkının hakkını aramak olduğunu kaydetti. Erdoğan, şunları kaydetti: "Hak tek başına kutsal bir varlıktır ve her insan diğer insandan üstün yada alçak değildir. Devlet yaşayan bir organizma değildir. Devleti idare edenler onlara anlam ve değer katarlar. Devlet millet için esastır. Millet devletin tüm adaletinden ve şefkatinden faydalanmak zorundadır. Bugün ülkemizin içinde bulunduğu en vahim durum adaletin tecelli etmemesidir. Belki dünyada adalet geç tecelli edebilir ancak ben bir çok kez şahit olduğum ilahi adalet eninde sonunda tecelli etmektedir. Salt amacı insanlara hizmet etmek için yola o niyetle çıkan insanların mağdur ve zor durumda bırakılması hakka, hukuka aykırıdır. Biz insan olarak taraftar değil ancak her olayda tek tek taraf olmalıyız. İrademizi taraftar olarak birine teslim etmekten ziyade haksızlık olduğunda haksızlığı kimin yaptığına bakmadan olayda taraf olmak zorundayız. Biz bugün burada hakkın yanındayız, üreten insanların yanındayız. İnsanlara hizmet eden insanların dünyalığını ve ahiretliğini kurtarmaya çalışan insanlara gönül desteği için buradayız."
Meydanda toplanan kalabalığa seslenen CHP 3. sıra milletvekili adayı Halim Uçar ise Türkiye'nin hukuk devleti olduğunu ifade etti. Uçar, konuşmasında şunları kaydetti: "Hukuk her zaman herkese işler, varsa birilerinin suçu herkes suçunun karşılığını görür. Ama bunu yaparken emek insanlarının rızklarına el koyarak, fabrikalarını kapatarak, onları mağdur ederek hiçbir hukuk işlemi gerçekleşmez. Burada maksat, varsa eksiği, noksanı olan onlarla mücadele etmektir ama fotoğraf öyle değil. Şimdi ben bu politikaları bizlere sunan bu AKP idarecilerine sesleniyorum; Ey AKP, size ne oldu? 28 Şubat döneminde vesayetle mücadele ettik diyoruz dediniz, insanlara güzel vaatlerde bulundunuz, sermaye sınıflanmaması lazım dediniz, herkes üretiyorsa bunu hukuk çerçevesinde gereklerini yerine getirir dediniz, aş dediniz, iş dediniz ama geldik aynen sizin şikayet ettiğiniz noktaya geldik. 'Taraf değilseniz bi taraf olursunuz', 'bizim tarafımız değilseniz, emir komuta zinciri içinde değilseniz sonucunuz kötü olur' diyorsunuz. Şu andaki bu fotoğraflar bunun yansıması. Şu anda yaptığınız politakalarla karunlaştınız, uygulamalarla firavunlaştınız. İnsanlara zulmediyorsunuz. Kan var, gözyaşı var getirdiğiniz nokta bu."
Emekli eğitimci Ahmet Akdoğan da tutuklanan işadamlarının uzun zamandan beri tanıdıklarını ve bu beldenin en saygın, en düzgün insanları olduklarını söyledi. Akdoğan, "Bunlar, herkes hakkında hep iyilik düşündüler. Herkese iyilik yaptılar, hayır, hasenat yaptılar. Buradaki garibanın elinden tuttular, bir çok fakir öğrenciye burs verdiler. Onların barınma imkanlarını hazırladılar. Büyük bir İslam mütefekkiri der ki; 'Bir insanın himmeti milleti ise o tek başına bir millettir'. Bu alperenlerimizin herbiri bir Uşak vilayeti gibi insanlardır. Bunlar lokmasını böldü, kazancını paylaştılar. Bugün bunlara korkunç ithamlarda bulunuluyor ve bu ithamlar silahlı terör örgütü kurmak, vallahi biz bu silahları hiçbirinde görmedik. Ben bu arkadaşları 24 senedir tanırım, hiçbirinin elinde silah görmedim. Kitap gördüm, kalem gördüm ve sıradan bir vatandaş gibi birçok hayırlı işlerede terlediklerini, koştuklarını gördük. Eğer bunlar terrorist ise dünyada terörist olmayan bir tek insane yok." dedi.
SİVİL POLİS, BASIN MENSUPLARINI KAYDA ALDI
Yağmura rağmen meydanı dolduran vatandaşlar hayırsever işadamlarının tutuklanmasına tepki gösterdi. Bu sırada sivil polislerin meydanda görev yapan gazetecileri kamerayla görüntülemeleri dikkatlerden kaçmadı.