Taliban'ın Afganistan’da kontrolü ele geçirmesi, radikal İslamcı ve cihatçı örgütlerin büyük bir bölümü tarafından zafer olarak kutlanırken, uzmanlar uluslararası güvenliği tehdit edebilecek olası gelişmeler konusunda uyarıyor.
Hamas, HTŞ ve El Kaide “zafer” kutluyor
El Kaide’nin eski Suriye kolu tarafından kurulan Heyet Tahrir el-Şam (HTŞ) bugün yaptığı açıklamada, Taliban’ı Afganistan’daki “zaferinden” dolayı tebrik etti.
Yıllar önce El Kaide ile bağını kestiğini duyuran, bununla birlikte Suriye’deki en güçlü cihatçı grup olarak tanımlanan HTŞ, sosyal medyada yayımladığı açıklamasında, “Afganistan’daki kardeşlerimizin ve Taliban’ın bu kesin zaferini kutluyor, Allah’tan Suriye devrimine de zaferleri görmeyi nasip eylemesini diliyoruz” ifadelerine yer verdi. Açıklamada ayrıca, ABD’nin yirmi yıllık işgali sonrasında Taliban’ın Afganistan’da kontrolü yeniden ele geçirmeyi başarması “örnek alınması gereken bir zafer” olarak nitelendirildi.
Taliban’ı ilk kutlayanlar arasında Somali’deki Eş Şebab’ın yanısıra Filistinli İslami Cihad ile Hamas da yer aldı. Gazze’yi kontrolü altında tutan ve AB ile ABD tarafından terör örgütü olarak tanınan Hamas, Taliban liderliğini sergiledikleri “cesaretten” ve ulaştıkları “zaferden” ötürü tebrik etti, “Müslüman Afgan halkı ile liderliğine birlik, istikrar ve refaha ulaşmakta başarı” diledi.
El Kaide propagandasına hız verdi
Terör örgütü El Kaide de Taliban’ın Afganistan’da kontrolü ele geçirmesini yayınlarında “zafer” olarak nitelendiriyor. El Kaide, yaptığı yayınlarda Pakistan, Keşmir, Yemen, Suriye, Gazze, Somali ve Mali’deki Müslümanların “Afganistan’ın özgürleşmesi ve Şeriat’ın uygulanmaya başlanmasını” kutladıklarını duyuruyor.
Uzmanlardan uyarı
Taliban, Afganistan topraklarının başka ülkelere saldırılar düzenlemek için kullanılmayacağı güvencesini vermiş olsa da, Batı’da küresel cihatçı akım ve örgütlerin güçlenebileceği endişesi artıyor.
New York merkezli düşünce kuruluşu Soufan Center uzmanı Colin Clarke, Taliban’ın Afganistan’daki kazanımının, dünya genelindeki radikal İslamcıları cesaretlendireceği uyarısında bulundu.
Clarke, “Artık yabancı güçleri, ABD gibi bir süper gücü bile, dize getirebileceklerine inanıyorlar” dedi. “Taliban’ın Afganistan’daki zaferi, Kuzey Afrika’dan, Güneydoğu Asya’ya uzanan bölgedeki cihatçıların moralini güçlendirecektir” öngörüsünde bulunan Clarke, İslamcı hareketlerin özellikle 11 Eylül terör saldırılarının yıldönümünü öncesinde, Afganistan’daki gelişmeleri propaganda savaşlarında araçsallaştıracağı görüşünde.
George Washington Üniversitesi’nden Aymenn Jawad Al-Tamimi de aynı görüşte. “Taliban’ın Afganistan’ı ele geçirmesi, dünya genelindeki cihatçıları daha da yüreklendirecektir” değerlendirmesini yapan Al-Tamimi, “Afganistan’daki gelişmeler, İslamcı militanlara ’savaşmaya devam ederseniz eninde sonunda düşmanınız diz çökecektir’ mesajını veriyor” diye konuştu.
Stanford Üniversitesi Uluslarası Güvenlik ve İşbirliği Merkezi uzmanlarından Asfandyar Mir ise “El Kaide’nin ekosistemi Taliban’ın geri dönüşünü kendi zaferi olarak görüyor” dedi.
IŞİD endişesi
IŞİD şimdilik sessizliğini koruyor. Ancak uzmanlara göre Taliban ile ideolojik farklılıklara rağmen IŞİD de Afganistan’daki gelişmelerden yararlanacak terör örgütleri arasında. IŞİD’in özellikle Taliban’ın kontrolü devralmasıyla Afganistan’da yaşanması olası kaos ortamında faydalanarak bölgede nüfuzunu artırabileceği belirtiliyor.
Soufan Center uzmanı Colin Clarke, “Afgan ordusunun çöküşü, bize korkunç bir şekilde 2011’de Irak’ta tanık olduklarımız hatırlatıyor” diyerek, Afganistan’da yaşananların, Irak’ta Musul gibi kentlerin ele geçirildiği cihatçı ayaklanma sürecini anımsattığına işaret etti.
Clarke, “Afganistan’da, hem IŞİD hem de El Kaide’nin yeniden dirilmesi ise Afganistan’da da benzer bir süreç yaşanmasından endişe ediyorum” sözlerini kaydetti.