Vefatı sonrasında Hocaefendi'ye ve Hizmet Hareketi'ne yönelik nefret söylemi rapor haline getirildi

Hizmet Hareketi ve muhterem Fethullah Gülen Hocaefendi'ye yönelik nefret söylemleri, Hocaefendi'nin vefatının ardından da devam ediyor. İsveçli insan hakları kuruluşu Stokholm Özgürlük Merkezi (SCF), vefatının ardından Türk basınında Hocaefendiye karşı kullanılan nefret söylemini raporlaştırdı

SHABER3.COM

İsveç merkezli insan hakları kuruluşu Stockholm Center for Freedom (Stokholm Özgürlük Merkezi -SCF), Fethullah Gülen Hocaefendinin vefatının ardından Türkiye’de kendisi ve Hizmet Hareketi aleyhine artışa geçen nefret söylemini raporlaştırdı.

Çalışmada, AKP'li Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın sözlerinden ilham alan medyanın, Hocaefendiyi ve Hizmet Hareketi'ni şeytanlaştırmak üzere sistematik olarak nefret söylemine başvurduğunun altı çizilerek, kullanılan dilin Batı basınının yayınlarındaki objektif uslüptan ne kadar farklı olduğuna dikkat çekiliyor.


AKP'li Cumhurbaşkanı Erdoğan, Hocaefendi ve sevenleri hakkında “iblis” ve “sırtlan sürüsü” gibi hakaretlerde bulunmuş, hükümet yanlısı medya da bu dili benimsemişti. Bu çerçevede örneğin Yunanistanlı usta gazeteciler Dimitris İkonomu ve Akis Pavlopulos, TV100’den Cansu Canan ve Halk TV’den Ece Üner’in kullandığı ifadeleri sert ve alaycı bir dille eleştirerek, “böyle ifadeleri şimdiye kadar ne duyduk ne de gördük. Korkunç…” şeklinde konuşmuşlardı.

Erdoğan hükümeti ayrıca, kamuoyunda Hocaefendi ve Hizmet Hareketi hakkında farklı söylemler kullanılmasının önüne geçmek için resmi söylemden biraz daha farklı bir yaklaşım benimseyenleri soruşturmaya tabi tutmuş ve eş zamanlı olarak sosyal medyada da bir sansür dalgası başlatmıştı.
 
Rapora göre, Hizmet Hareketi'ne yönelik nefret söylemi Erdoğan hükümeti tarafından sistematik ve planlı biçimde kullanılıyor. Bu şekilde, anaakım bir toplumsal grubun günah keçisi ilan edilmesi ve mensuplarına yönelik zulmün meşrulaştırması hedefleniyor. 15 Temmuz'un ardından bir çok insanın kendi aile üyeleri ve akrabalarına uygulanan hukuksuzluklara sessiz kalması, bu stratejinin başarılı olduğunu gösteriyor.

Bilindiği üzere nefret söylemi, gelişmiş ülkelerde suç olarak kabul ediliyor. Bu açıdan yurtdışında yaşayan Hizmet Hareketi gönüllülerinin, kendilerine karşı nefret söylemi kullanan kişi ve grupların paylaşımlarını kayıt altına alarak vakit kaybetmeden resmi makamlara iletmeleri, hukukçular tarafından önemle tavsiye ediliyor.

SCF, Türkiye’de yaşanmakta olan insan hakları ihlalleri ve hukuksuzlukları İngilizce haber ve rapor gibi farklı çalışmalarla dünya kamuoyuna duyurmak üzere 2017 yılı başında İsveç’in başkenti Stokholm’de sürgündeki Türk gazeteciler tarafından kuruldu. SCF’nin çalışmaları CNN International, Washington Post, Fox News, Guardian gibi dünyanın öndegelen medya organlarında yer bulmakta; dünyanın farklı ülkelerinden devlet kurumları ve akademisyenler gibi farklı birçok kesim tarafından kullanmaktadır.

Rapora aşağıdaki linkten ulaşılabilir: 




<< Önceki Haber Vefatı sonrasında Hocaefendi'ye ve Hizmet Hareketi'ne... Sonraki Haber >>
ÖNE ÇIKAN HABERLER