Bilgi çağı kavramının bilim ve teknolojik gelişmelerin sembolik ifadesi olduğunu aktaran Gül, "Çağımızın en önemli özelliği bilim çağı olmasıdır. İletişim teknolojisinde ki baş döndürücü ilerlemeler sayesinde ülkelerin bu gelişmelerin gerisinde kalması mümkün değildir." dedi.
Milletlerin dünyadaki yerlerini bilimsel alandaki başarılarını koruyabildikleri ölçüde koruyabileceklerini vurgulayan Gül, şöyle konuştu:
"
Üniversiteler, ülkenin geçmişini araştırmak bugününü sağlam temeller üzerinde kurmak, geleceğe dönük projeksiyonlar yapmak zorundadır. Ülkenin ihtiyaç duyduğu nitelikli kuşakları çağın ihtiyaçları doğrultusunda yetiştirmek zorundadır.
En iyi yatırım insana yapılan yatırımdır. Sevinerek söyleyebilirim ki son yıllarda eğitim yatırımları konusun hassasiyetle takip edilmektedir. Eğitimin bütçeden aldığı pay her geçen gün artmaktadır.
Yeni üniversitelerin açılması kaçınılmazdır. Ülkemizin
küçük ve merkezden uzak yerlere de açılan üniversitelerin yapılandırılması yeniden ele alınmalıdır.
Toplum adına karanlığı sorgulamak aydınların görevlerinden biridir.
Üniversitelerin rolü kapalı mekanlar ardında teorik bilgi üretmek değil. Sektörün ihtiyaçlarına uyumlu eğitim vermektir.
Üniversiteler şartların sonucunda oluşan fikirleri değil, şartları oluşturan fikirleri üretir.
Üniversite
toplumu aydınlatmak, toplumun sesini duyurmak zorundadır. Bunu yaparken tek görüşlü değil, çoğulculuğun, aklın ve bilimin öncüsü olmalıdırlar.
Tanzimat Fermanıyla ülkemiz yönün batıya çevirmiştir. Evrensel değerlerin hayata geçirilmesi amacıyla birçok düzenlemeler yapılmıştır.
Türkiye AB üyeliğinin hayal olmaktan öteye geçirecek bir aşamadadır.
Toplumda ve kurumlarda değişim baskısı her yerde kendisin aynı şiddette hissettiriyor. Üniversiteler sanayi devriminin ürünüydü.
Bilim çağıyla üniversiteler başka bir fonksiyona bürünecektir. "
Üniversite öğrencilerine de seslenen Gül, şöyle konuştu:
Devletimizin sonsuzu kadar yaşaması, milletimizin mutluluğu her şeyden önce sizlerin benimseyeceği değerlere bağlıdır. Göreviniz Cumhuriyetimizin kurucusu ulu önder Atatürk'ün de dediği gibi muasır
medeniyet seviyesine ulaşmak hatta onu aşmaktır. İlerleme ve yenilenmeye daima açık olacaksınız. Biz gençliği toplumun geleceği olarak görüyoruz. Gençliği yönetilecek bir topluluk olarak değil, geleceğe yön verecek toplum olarak görüyoruz.