ANKARA (CİHAN)- MHP Grup Başkanvekili Oktay Vural, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın adeta bir terminatör, yok edici gibi Türkiye'nin menfaatlerini haleldar etmeye devam ettiğini söyledi. "Merkez Bankası nezdinde sürekli olarak bir belirsizlik, bir şüphe uyandırmak suretiyle doları azdıran, borsa dolar ve faiz üçgeninde milletin hakkını hukukunu hakkına el uzatan milletin açıkçası varlığını ortadan kaybettirerek villalarındaki doları ikiye üçe katlamak isteyen bir zihniyetle karşı karşıyayız. Bu tam bir manipülasyon ve spekülatör olarak açıkçası rol oynamaktadır." diyen Vural, "Türkiye'yi karıştırıyor. Türkiye'de istikrarsızlığın bir numaralı sorumlusu Recep Tayyip Erdoğan Cumhurbaşkanı olmuştur. Bugün söylediği her söz piyasaları etkilemekte, Meclis'te şiddet olarak geri dönmektedir. Hukuksuzluk olarak geri dönmektedir. Açıkçası Merkez Bankası Başkanını yedirtmem diyor Ali Babacan. Erdoğan'da 'Seni de başkanı da yerim' diyen bir denklem planlı bir saldırı. Babacan ve Başçı'yı istifa etmeye zorlayarak kötü giden ekonominin sorumluluğunu onların üstüne attırarak günah keçisi ilan etme stratejisi uyguluyor. Artık lale devri bitti sülale devri başladığından bu yana millet kaybediyor, villalarında dolar sıfırlamaya çalışanlar kazanıyor, rantçılar kazanıyor." şeklinde konuştu.
MHP Grup Başkanvekili Oktay Vural, TBMM'de basın toplantısı düzenledi. Konuşmasına 4 yıl önce vefat eden Necmettin Erbakan'a Allah'tan rahmet ve ailesine, partisine başsağlığı dileklerini ileterek başladı. Vural, dün Liverpoll'u eleyerek UEFA kupasında bir üst tura çıkan Beşiktaş'ı tebrik etti.
"Kendisini halen müsamerede rol alan bir başbakan olarak addeden ak nakliyatın mümessil müdürü önceki gün yine esip gürlemiş." diyen Vural, "Süleyman Şah türbesi ile ilgili kof kabadayılıklarına yenisini eklemiş. 'Eşme için izin filan talep etmedik' demiş. 'Biz orada olacağız meydan okuyorsa gelsin oraya dokunsun bakalım anında müdahale ederiz' demiş. Vatan toprağını terk eden vatan toprağını korumaya bilemeyenlerin şimdi PYD ve PKK'nın izniyle onlarla işbirliği yaparak bununla ilgili kof kabadayılık yapması her şeyden önce Adalet ve Kalkınma Partisi'ne oy veren insanları rencide etmiştir." dedi.
"PYD'nin tasallutu ve eskortluğunda ecdadının naaşını kaçırmak durumunda kalan terör örgütünü lojistik desteğiyle adım atan Ahmet Davutoğlu'nun bu havayı kime atıyorsun." diyen Vural, "Anadolu'da senin gibi palavradan kahramanlık taslayanlara küçük atta civcivler yesin, lafla peynir gemisi yürümez derler. Ama biz inanıyoruz ki bu irade senin iraden. Bu milleti bu devletin bu gücü vardır. Bu imanı da vardır. İmanı olmayanlar ancak vatan toprağını terk ederler. Utanmadan, sıkılmadan bir de diyor ki dünya da operasyondan rahatsız olan kimse yok bir tek muhalefet rahatsız. Bizim vatan toprağımızı terk etmemizden dünyanın rahatsız olmamasını bir övgü olarak ortaya koyuyor. Şu rezalete bakın ya." diye konuştu.
Başbakan Ahmet Davutoğlu'na 'o topraklarla ilgili PKK ve PYD ile imzaladığın anlaşmayı göster' diye seslenen Vural, "Birisinin tapulu malına gecekondu gibi türbe mi konur be. Böyle bir şey olabilir mi? Süleyman Şah'ın ruhu incindi, iradesi incindi, varlığı incindi. Süleyman Şah'ın türbesinin arkasında milletin iradesi ve gücü vardır. Türkiye toprak kaybetmiş vatan toprağını kaybetmiş dünya niye rahatsız olsun bre gafil. Muhalefet rahatsızmış. Ben rahatsız olacağım tabi, oradan kaçıp düşmanı sevindirip, dostu ağlatmışsınız. Türk düşmanları bundan niye rahatsız olsun." açıklamasında bulundu.
'ÖCALAN AKP'NİN EŞ BAŞKANI OLMUŞTUR'
İç Güvenlik Yasa Tasarısının terörle, teröristle alakası olamadığını vurgulayan Vural, "Medet umdukları bir tek şey var İmralı. Bu itiraf utanmadan sıkılmadan Başbakan kalkıp iç güvenlik Kobani eylemleri, bilmem ne bunlarla mücadele edeceğiz. Siz gidip Öcalan'dan medet umuyorsunuz. Öcalan gücü ile kamu düzenini sağlayalım diyorsunuz. Öcalan'dan yardım dileniyor arkadaşlar, açıkçası dilenci olmuşlar. Öcalan AKP'nin eş başkanı olmuştur. Bu konuda devletin güvenlik güçleri var, kalkıp bide utanmadan sıkılmadan buraya kanun getiriyorsunuz diyor. Sizin kanununuz Öcalan. Öcalan ne diyorsa onu yapıyorsunuz. Öcalan'a teslim etmişsiniz, PKK-KCK'ya teslim etmişsiniz, utanmadan sıkılmadan buradan İç Güvenlik Yasasını geçirdiğinizi söylüyorsunuz. İç Güvenlik Yasası'nın teröristlerle alakalı olmadığı bu itiraf ortaya koyuyor. Bu İç Güvenlik Yasa Tasarısının hedefi millettir, insandır, demokrasidir." açıklamasında bulundu.
'ALLAH VAR GAM YOK'
7 Haziran seçimlerine AKP-PKK ve HDP'nin işbirliği ile girdiğini vurgulayan Vural şunları söyledi: "Bir koalisyon kurmuşlar. Seçim işbirliği kurmuşlardır. Bu senaryo ile birlikte bu seçim işbirliğinin üstünü örtmek amacıyla MHP'ye yönelik bir kumpas, yalan ve iftira kampanyası başlatılmaktadır. Ama Allah büyüktür. Allah büyüktür. Hak bildiğimiz yoldan gitmeyeceğiz. Allah var gam yok. İmanımız güçlü bizim. Bu milletin imanını değerlerini inançlarını birliğini, bütünlüğünü savunmaya devam edeceğiz. Sizin gibi inanç hortumcularını deşifre etmeye, vatan toprağını terk edenleri deşifre etmeye, ecdadın şehidin ruhunu muazzep kılanlarla mücadele etmeye, rüşvetçilerle, bölücülerle mücadele etmeye ant içtik. Hiçbir kirli tezgahınız yalan ve iftiranız başarıya ulaşamayacaktır. Çamuru kimseye sıçratamayacaksınız."
'SÜLALE DEVRİ BAŞLADI, MİLLET KAYBEDİYOR, VİLLALARINDA DOLAR SIFIRLAMAYA ÇALIŞANLAR KAZANIYOR'
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın adeta bir terminatör, yok edici gibi Türkiye'nin menfaatlerini haleldar etmeye devam ettiğini hatırlatan Vural, "Bir taraftan talimatlarla milletvekillerini tahrik ediyor, milletvekillerini birbirine vurduruyor. Meclis Başkanvekillerine talimat veriyorlar, İç Güvenlik Yasası ile ilgili 'Çıkın kabul etmeyin, hukuku ayaklar altına alın geçirin' diye talimat veren bugün Parlamentoda şiddet görüntülerinin bir numaralı sorumlusu odur. Merkez Bankası nezdinde sürekli olarak bir belirsizlik, bir şüphe uyandırmak suretiyle doları azdıran, borsa, dolar ve faiz üçgeninde milletin hakkını hukukunu hakkına el uzatan milletin açıkçası varlığını ortadan kaybettirerek villalarındaki doları ikiye üçe katlamak isteyen bir zihniyetle karşı karşıyayız. Bu tam bir manipülasyon ve spekülatör olarak açıkçası rol oynamaktadır. Türkiye'yi karıştırıyor. Türkiye'de istikrarsızlığın bir numaralı sorumlusu Recep Tayyip Erdoğan Cumhurbaşkanı olmuştur. Bugün söylediği her söz piyasaları etkilemekte, Meclis'te şiddet olarak geri dönmektedir. Hukuksuzluk olarak geri dönmektedir. Açıkçası Merkez Bankası Başkanını yedirtmem diyor Ali Babacan. Erdoğan da 'Seni de başkanı da yerim' diyen bir denklem planlı bir saldırı. Babacan ve Başçı'yı istifa etmeye zorlayarak kötü giden ekonominin sorumluluğunu onların üstüne attırarak günah keçisi ilan etme stratejisi uyguluyor. Artık lale devri bitti, sülale devri başladığından bu yana millet kaybediyor, villalarında dolar sıfırlamaya çalışanlar kazanıyor, rantçılar kazanıyor." açıklamasında bulundu. CİHAN