Ekonomi Bakanı Mehmet Şimşek hem Türkiye’nin “büyük patronlarıyla” hasret giderdi hem de tozpembe bir tablo sunmaya devam etti.
Şimşek’e göre Enflasyon düşüyor: “Yılı MB'nin hedefi olan yüzde 38 civarında kapatmayı ümit ediyoruz. Yüzde 42'ye kadar tolerans var."
Açık kapanıyor: “Cari açığın milli gelire oranı yüzde 2,5'in altına düşmüş olacak.”
Zenginleştik: “Kişi başına milli gelirde ilk defa Türkiye yüksek gelirli ülkeler grubuna girecek.”
İşsiz kalmadı: “Şu anda işsizlik oranları 12-13 yılın en düşük düzeyinde. Bakan Şimşek’in konuşması boyunca dar gelirliden, asgari ücretliden ve de emekliden hiç bahsetmediğini yazmaya bile gerek yok.
Göreve gelmesi sermaye çevreleri tarafından coşkuyla karşılanan TCMB Başkanı Fatih Karahan da neredeyse Bakan Şimşek’le aynı cümleleri kullanarak programa destek verdi.
TCMB’nin geldiği duruma dair değerlendirmelerde bulunduktan sonra "Sürdürülebilir bir dezenflasyon döneminin eşiğindeyiz" sözünü kullandı.
Koca koca adamlar el birliğiyle halkı enflasyonun nedeninin ücretler olduğuna ikna etmeye çalışıyorlar. İtirazlara karşı “ses çıkarmayın bakın düşürmeye başladık” diyerek üste çıkıyorlar.
Ekonomi yönetiminin çizdiği pembe tabloya “ücret enflasyon değil” diyerek bilmeden de olsa çizik atan TÜİK Başkanı Erhan Çetinkaya’ya da haddini sermaye bildirmeye başladı. Çetinkaya’ya ilk tepki gösteren İSO Başkanı Erdal Bahçıvan’ın ardından TOBB başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu da sıraya girdi.
Hisarcıklıoğlu, TÜİK Başkanı Erhan Çetinkaya’nın, şirket kârlılıkları ve enflasyonla ilgili sözlerini isim vermeden eleştirerek, “Özel sektörü suçlu ilan etmeden önce herkes kendi işini en iyi şekilde yapsın” dedi.
Hisarcıklıoğlu, iş dünyasının büyük özveri ile çalıştığını söyleyerek “yüksek kar” suçlamasını kabul etmediğini ifade etti.
TÜİK Başkanı Çetinkaya bilerek ya da bilmeyerek arı kovanına çomak sokan bir açıklama yaptı. İş dünyasından gelen tepkilere bakınca o koltukta fazla uzun oturamayacak. Erdoğan-Şimşek programının ana direğini oluşturan sermaye sahiplerine edilen laf karşılıksız kalmaz. Şimdilik sadece sermaye tarafı konuştu. Bunun bir de Mehmet şimşek tarafı var. Kamuoyunda açık cevap vermezse bile bu meselenin hesabını mutlaka soracaktır.
Bu tartışmanın en hayırlı yanı sermaye ve iktidar tarafından üretilen “enflasyonun nedeni ücretlerdir” propagandasının kendi çevresinde bile inandırıcı bulunmadığının ortaya çıkması oldu.
