Müftüoğlu, 'Hafta sonu kapanalım mı?' başlıklı bugünkü yazısında, "Kararı pandemiyi yönetenler verecektir ama başlıktaki soruya benim cevabım net ve açık olarak şudur: Kapanalım! Kapanalım çünkü rakamlar bizi buna zorluyor. Hafta sonları yeniden kapanalım çünkü bunu eğer şimdi yapmazsak sonrasında daha kötü, ağır, bunaltıcı, can yakıcı kısıtlamalarla karşılaşmamız vazgeçilmez olabilir. Olabilir çünkü" düşüncesini dile getirdi.
Müftüoğlu, yazısında şunları kaydetti:
"Çok değil, bundan 3 hafta önce 'yerinde karar dönemi' diye tanımlanan son uygulamaya geçildiğinde bu köşede 'Doğru mu yaptık?” başlığı altında, '40 yıllık bir hekimlik tecrübesiyle baktığımda bu yeni uygulamaya katıldığımı, ‘Evet, doğru yapıldı’ diyebileceğimi söylemem güç. Günlük vaka sayılarındaki artış, pandemi matematiğine aşina herkes için korkutucu. Üstelik, benim gibi düşünen uzmanların sayısı da oldukça fazla. Kısacası bu yeni uygulama güven vermiyor' şeklinde özetlenebilecek bir yazım yayımlandı. İtiraf edeyim ki o yazıda kimsenin hevesini kırmak, keyfini kaçırmak, moralini bozmak gibi bir niyetim falan da yoktu ama durum ortadaydı. Geldiğimiz noktada ise vaka sayıları yeniden 30 binleri zorluyor. Anlayan anlamayan herkes için 'pandemide gidiş' hiç de iyi görünmüyor. İşte bu nedenle 'hafta sonu kapanma seçeneğini' yeniden düşünmemiz gerekiyor.
'Ben dememiş miydim?' diyenlerden hiç hazzetmem. Döner değirmene su taşıyanları, ocaktaki aleve odun atanları da hiç sevmem. Bu nedenle salgının başından bu yana hep rahmetli Süleyman Demirel’in bana öğrettiği bir yaklaşımı benimsedim:
'Sıkıntılı dönemlerde eleştiride kıskanç, övgüde cömert olacaksın. Bir önerin varsa eğer onu da zamanında ve nezaketle yapacaksın.' Bu nedenle girişteki yazımın bir eleştiri değil, bir tespit olarak kabul edilmesini beklerim.
Tavsiyem şu:
Ortada 'belalı mı belalı' ve de 'son derece tehlikeli' korkutucu bir süreç var. Hemen, şimdi, hiç gecikmeden müdahale edilmesi gereken bir 'yangın durumu' ya da moda benzetmeyle bir tür “tsunami tehdidi” ile karşı karşıyayız. Duruma acilen müdahale edilmesi ve ülke genelinde hemen bu hafta cuma akşamı 21.00’den başlayarak pazartesi sabahı 05.00’te sonlanacak bir tam kapanma durumunun ilan edilmesi gerektiği düşüncesindeyim. Eğer böyle bir kapanma ülke genelinde düşünülmez ise hiç olmazsa kırmızı illerde mutlaka ama mutlaka uygulamaya sokulmalı."