Geçen yıl 28 Şubat'ta hayatını kaybeden ünlü yazar Yaşar Kemal'in ölümünün 1. yıldönümünde 'Yaşar Kemal: İnsanı, toplumu, Dünyayı Kucaklamak' konulu sempozyum düzenlendi. Sempozyum kapsamında Galatasaray Üniversitesi'nde, Yaşar Kemal
sergisi de açıldı. Ara Güler'in 'Yaşar Kemal Fotoğrafları' sergisi 29 Şubat-4 Mart tarihleri arasında devam edecek.
Galatasaray Üniversitesi, Yapı Kredi Kültür Sanat Yayıncılık, İstanbul Fransız Kültür Merkezi ve Fransız Büyükelçiliği işbirliğiyle düzenlenen "Yaşar Kemal: İnsanı, Toplumu, Dünyayı Kucaklamak" sempozyumu, Galatasaray Üniversitesi'nde yapıldı. Yaşar Kemal'in eşi Ayşe Semiha Baban'ın yanı sıra Hürriyet Gazetesi yazarı Doğan Hızlan, yazar Murathan Mungan, akademisyen Kayıhan Güven ve sevenleri katıldı. Yaşar Kemal sadece coğrafyayı, toprağı, tarihi kucakmıyordu, halkların hafızasına da kucaklamaya, yenilemeye, güncellemeye ve aktarmaya çalışıyor olduğunu belirten yazar Murathan Mungan, "Kabaca destan, modern destan, modern anlatıcı olmanın yanı sıra aslında dipte aydınlanma çağının figürü olmanın dikkatlerine ve ölçülerine sahipti. Gerçekten artık günden güne Eurovision şarkı yarışmasına dönmüş Nobel'i almamış olduğuna ben ayrıca seviniyorum." ifadesini kullandı.
YAŞAR KEMAL, "KÜRTLERİN EN TÜRKÜ, KÜRTLERİN DE EN TÜRKÜ"
Akademisyen Kayıhan Güven de, "Yaşar Kemal yaptığımız röportajlardan haberdar oldu. Van'daki köklerini biz yazmıştık. Çünkü Yaşar Kemal doğudan Ruslar girince, ailesi Çukurova'ya geliyor. Türkçesi de Kürtçesinden iyi. Hatta Sait Faik diyor ki 'Kürtlerin en Türkü, Türklerin de en Kürdü'. Yaşar Kemal Türkçesiyle çok övünen bir insandı. Türkçesinin gücünü romanlarında ve röportajlarında görüyoruz." dedi.
Doğudaki yapmış oldukları yazılardan dolayı kendisini evine çağırdığını söyleyen Güven, "Beni karşısına oturttu. Bende gitmeden önce hazırlandım. Sonra beni masasına da oturtmak istedi. Kurşun kalemlerini istedi. Bu da beni çok mutlu etmişti. Ölmeden çok yakın bir zamanda olmuştu. Konuşurken o nedir, bu nedir diye soruyordu bana. Bende cevap veriyordum. Karısına dönüp dedi ki 'bu adam google gibi adam' dedi." şeklinde anlattı.
Bir başka anısını da anlatan Güven, şöyle devam etti: "Marmara Üniversitesi'ne geldi bir gün. Kendisine şunu sormuştum, 'Röportaja nasıl hazırlanıyorsunuz?' diye. Anladım ki çok çalışarak hazırlanıyor. Ben sanıyordum ki gidiyor, görüyor ve yazıyor. Hiç öyle değilmiş. Dedi ki 'hoca efendi ben romanlarım kadar röportajlarıma da çalışırım'."
"YAZDIKLARIMIZ VE KONUŞTUKLARIMIZ YETMEZ"
Hürriyet Gazetesi yazarı Doğan Hızlan, çok fazla anılarının olduğunu söyledi. Yaşar Kemal için yazdıklarımız, konuştuklarımız yetmediğini söyleyen Hızlan, "Her okuduğunuzda yeniden keşfediyorsunuz. Bunu sadece edebiyat tarihi açısından demiyorum. Türkiye'nin siyasal tarihini, sosyal tarihini, toplumsal tarihini de Yaşar Kemal'den okumak gerek." dedi.
Hızlan, "Birlikte yurt dışındaki ödüllere gittik. Buradaki ödüllere de gittim. O kadar çok anım var ki seçim anlatmak mümkün değil. Yaşadık ama zikretmeye gerek yok. Çünkü beraber hep bulunduk. Paris'e gittik. Orada ödül konuşması yaptı. Barselona'ya gittik, ödülünü aldık." ifadesini kullandı.
Hızlan, konuşmasına şöyle devam etti: "Bir büyük yazarı burada anısına toplantı yapılıyor. Çeşitli yönlerini anlatıyoruz. Çünkü her konuda Türkiye ve dünya ile ilgili evrensel bir yazar olduğu için fevkalade bir malzemesi var, eserlerinde. Herkes o malzemelerden yararlanarak onun değişik yönlerini anlatıyor."
GALATASARAY ÜNİVERSİTESİ'NDE YAŞAR KEMAL SERGİLERİ
Sempozyum kapsamında Galatasaray Üniversitesi'nde Yaşar Kemal
sergisi de açıldı. Ara Güler'in 'Yaşar Kemal Fotoğrafları' sergisi 29 Şubat-4 Mart tarihleri arasında devam edecek. Güler'in fotoğraf sergisinin yanı sıra 'Bu Diyar Baştan Başa' ve 'Yaşar Kemal'in Fransa'da Yayımlanan Eserlerinin Kapakları' konulu sergiler de sevenlerine açıldı.
CİHAN