Son 50 yıldır ortalama yaşam süresinin uzamasına bağlı olarak dünyada ve ülkemizde yaşlı nüfus hızla artarken yaşlılarda görülen hastalıkların oranları da artıyor. Uzmanlar, yaşlıların yatağa bağlanmaması için günlük egzersiz ve aktivitelere devam etmelerinin önemli olduğunu vurguladı.
Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon Uzmanı Prof.Dr.Cengiz Bahadır konu ile ilgili önemli bilgiler verdi.
Yaşlılıkta aktivitenin önemli olduğunu dile getiren Bahadır, şunları dile getirdi: "Aslında insanların kendilerine ve yakınlarına artık yaşlı olduklarını hissettiren hastalıklar kas iskelet sistemi hastalıklarıdır. Nerdeyse tüm yaşlılarda ortak olan tek durum yaşın ilerlemesiyle aktivitenin azalmasıdır. Aktivitenin azalmasının bir çok sebebi vardır. Kalp, akciğer hastalıkları, nörolojik hastalıklar, depresyon, yalnızlık, romatizmal hastalıklar ve en önemlisi yaşın ilerlemesiyle kas, iskelet ve sinir sisteminde ortaya çıkan değişikliklerdir. Ciddi bir iç organ hastalığı olmadığı halde çok az yürüyen, yada bir kişinin yardımı ile yürüyebilen, dengesizliği olan, yalnız başına sokağa çıkamayan, sık sık düşen yada düşmekten korktuğu için yürümeyen, bütün gün evden dışarı çıkmayan çok sayıda yaşlı mevcuttur. Bu yaşlılarda en büyük sorun aslında hareketin azalmış olması ve hareketi artırmak için bir çaba içinde olmamalarıdır.
Yaş ile birlikte her insanda kas kitlesi azalır, eklemlerinde romatizmaları artar, beyin fonksiyonları azalır, denge az yada çok olumsuz şekilde etkilenir, reaksiyon zamanı uzar. Bütün bunların sonucunda yaşlı az hareket eder. Az hareket eden yaşlıda kas kitlesi daha da azalır. Aktivite azlığı denge fonkisyonunu daha kötü yapar. Bir süre sonra düşmeler başlar. Düşme korkusu gelişirse ki çoğunlukla gelişir, yaşlı aktivitesini iyice azaltır. Kas gücü kaybı daha da artar ve evde düşmeler başlar. Yaşlı artık zar zor yada yardımla yürüyerek ancak temel ihtiyaçlarını karşılayabilir hale gelmiştir. En sonunda hasta düşmeye bağlı bir kalça kırığı yada zatürre gibi bir hastalığa bağlı hastanede bir süre yatar ve bu yatak sitirahati son darbeyi vurur. Yürüyebilmesi için gerekli olan kas gücü bu son yatak istirahati ile limitin altına düşer. Artık yatağa ve evdekilere bağlı bir yatalak hasta olmuştur.
Aslında bu süreç kesinlikle geri çevrilebilir, durudurulabilir yada en kötü olasılıkla yavaşlatılabilir. İnsan vücudunun en önemli özelliği adaptasyondur. Yani az hareket ederseniz kas kitlesi azalır ayakta fazla kalmazsanız dengeniz etkilenir, yürümezseniz kemikler ve kaslar zayıflar. Bunların tersini yaptığınızda ise tüm olumsuz etkiler olumluya döner. Yani yaşlıda bütün bu süreci geriye çevirebilecek tek tedavi yöntemi egzersizdir. Yaşlıda egzersiz, ilaçların yapamayacağı mucize denebilecek bir çok olumlu etkiyi tek başına yapabilir. Egzersiz yapan yaşlıda tansiyon düşer, kolesterol düşer, kalp kasının gücü artar ve kalp yetmezliği varsa derecesi azalır, kas kitlesi ve gücü artar, kemik kitlesi artar, denge iyileşir, akciğer fonksiyonları düzelir.
Geriatrik rehabilitasyon, yani yaşlı hasta rehabilitasyonu konusunda son birkaç yıldır farkındalık azda olsa artmıştır. Bu rehabilitasyon programı kas güçlendirme, denge ve yürüme egzersizlerini içerir. Kalp ve solunum problemi olanlarda özel cihazlarla solunum ve kardiyak rehabilitasyonda yapılır. Yaşlı hastaların egzersize cevabı, eğer bilişsel bozukluğu yoksa (demans, alzheimer vs) son derece iyidir. İyi bir egzersiz programı ile zar zor yardımla yürüyebilen, sık sık düşen ve bir çok işinde ikinci bir kişinin yardımına muhtaç olan yaşlı hasta, kendi başına yürüyebilen, düşmeyen ve günlük aktivitesinde bağımsız biri durumuna gelebilir.
Kısaca egzersiz yaşlının olmazsa olmazıdır. Egzersiz yaşlının fonksiyonel kapasitesine göre doktor tarafından belirlenmelidir. Bu hastalarda rehabilitasyon programı her yaşlı için özel olarak dizayn edilerse sonuçlar ümitsiz hasta yakınlarının bile inanamayacağı düzeyde olumlu olabilir. Çoğu yaşlı bu programa en azından başlangıçta evde yapamayacağı için mutlaka özel bir rehabilitasyon merkezinde başlamalıdır. Fonkisyonel kapasitesi yeterince arttıktan sonra ve hasta adaptasyonu tamamlandığında hasta belli aralıklarla kontrole gelmek kaydıyla programa evde devam etmelidir. Bunun için tek şart geç kalınmaması, yani yaşlının kas iskelet sistemi açısında geri dönülemez noktaya gelmiş olmamasıdır.
Ülkemizde her gittiği doktor yaşlıya kendi branşı ile ilgili ilaç verirken maalesef egzersiz önermemektedir. Böylece etrafta torba dolusu ilaç içen ve aktivitesi azalmış ve yukarda açıklanan süreci yaşamaya aday bir çok yaşlı olmaktadır. Bu nedenle kaçınılmaz sonu önlemenin en önemli ve tek ilacın egzersiz olduğu unutulmamalıdır."
CİHAN