Soru: Abi son zamanlarda ne yaparsam yapayım işlerim hep ters gidiyor. Burada detay verip soruyu uzatmak istemiyorum. İster istemez aklıma acaba birisi bana büyü mü yaptı diye düşünüyorum. Ne tavsiye edersiniz?(M.T.)
Öncelikle böylesi durumlarda işi hemen büyüye bağlama refleksimizden vazgeçelim lütfen. Daha önce burada bu konu üzerinde durmuştuk. Hatırlayan okurlarımız olacaktır.
O yüzden her işinizin ters gittiği düşüncesinden bir an önce vazgeçmeli. Çünkü bu şekilde inandığınız takdirde düzgün işlerinizi bile tersine döndürürsünüz.
Mesela şu soruyu kendinize sorun lütfen: Gerçekten de hayatınızda ifade ettiğiniz şekilde her şey mi tersine gidiyor? Hayatınızda hiç mi düzgün ve yolunda giden bir işiniz yok? Bir veya birkaç olumsuzluğu bütün hayatınıza genellerseniz, sizce bütün hayatınızı eğip bükmüş olmaz mısınız?
Hemen herkes hayatında bir takım olumsuzluklar yaşar. Hayatın gerçeği bu. Mesela bir gün hasta, başka bir gün sağlıklı oluruz. Bir gün huzurlu, diğer gün sıkıntılı olabiliriz.
Rabbimiz Kur’an’da iyi veya kötü günleri insanlar arasında sürekli değiştirdiğini hatırlatarak dünyanın imtihan yeri olduğuna dikkatlerimizi çekmiyor mu? (Âl-i İmrân, 3/140)
Bu imtihanın gereği olarak bazen nimetlerle bazen de sıkıntılarla imtihandan geçeriz. Bu imtihanın neticesi olarak da şunları söylemek gerekir: Dünyada hiçbir güzellik ve bolluk sürekli olmadığı gibi hiçbir yokluk, sıkıntı ve zulüm de ebedi değildir. Kısacası her gecenin bir sabahı her kışın da bir baharı mutlaka vardır.
Yani konuyu şuraya getirmeye çalışıyorum: Belki de terslik dediğiniz şey hayatın rutin ve olağan işleridir.
Diğer bir mesele hayatınızda ters gittiğini düşündüğünüz hususları lütfen bir bir aklınızdan geçirin. Ters giden bu hususlarda sizin sorumluğunuz varsa “Neyi düzeltebilirim?” sorusunu kendinize sorun. Ve gereğini yapmaya çalışın.
Bunun dışında bahsini ettiğiniz terslik/terslikler bir manevi sebepten kaynaklanıyor olabilir mi, bunu da düşünün. Ne bileyim mesela birisi size beddua mı etti, farkında olmadan birinin hakkına mı girdiniz veya kaderi tenkit edici ve meydan okuyucu bir sözünüzle imtihan mı oluyorsunuz?
Veya o terslik ilahi takdire karşı bir ısrarınızdan mı kaynaklanıyor? Bu soruyu da kendinize sorun lütfen.
Evet, tekrarlayacak olursak;
1. Başımıza gelen her şey imtihandır, bunun elbette farkındasınız.
2. Olaylara bakış açınızı değiştirmeye çalışın. Mesela hep güzel görmeye, güzel yorumlamaya gayret edin.
3. Her gün Fetih suresi, İnşirah suresi okumanızı tavsiye ederiz. Yine Ya Fettah çekebilir, “Rabbişrahli sadri ve yessirli emri vahlul ukdeten min lisani ve yefkahu kavli” duasını da dilinize alıştırabilirsiniz.
Bir de Efendimiz (s.a.s.) tarafından bir sahabiye öğretilen üzüntüye, fakirliğe, tembelliğe karşı okunması tavsiye edilen duayı sabah ve akşam namazlarından sonra okuyabilrisiniz. İnşaallah sineniz, kısmetiniz ve işleriniz açılacaktır.
Bir gün Peygamber Efendimiz (s.a.s.) mescide girdiğinde Hz. Ebu Ümame isminde Ensar’dan bir sahabinin mahzun bir şekilde oturduğunu görür ve sorar:
- Namaz vakti değil, neden bu saatte buradasın?
Ebu Ümame cevap verir:
- Ya Resulallah, içimde bir sıkıntı var ve borçluyum.
Bunun üzerine Allah Resulü şöyle buyurur:
- Sana, üzüntünü giderecek, borcunu ödemene vesile olacak bir dua öğreteyim mi?
- Evet, diyen Ebu Ümame’ye sabah akşam okuması için şu duayı öğretir Efendimiz:
- Allahümme innî eûzü bike mine’l-hemmi ve’l-hazen ve eûzü bike mine’l-aczi ve’l-kesel ve eûzü bike mine’l-cübni vel-buhl ve eûzü bike men galebeti’d-deyni ve kahrir-ricâl.
Bu güzel duanın manasını da verelim isterseniz:
“Allah’ım! Üzüntüden kederden, acizlikten tembellikten, korkaklıktan cimrilikten, borç altında kalıp ezilmekten ve insanların beni ezmesinden sana sığınırım.”
4. Devamlı iyilik yapın ve sevaplar peşinde koşturun. İyilik iyiliktir ve kayda geçmektedir. İnşaallah ötede birer mükafaat olarak önünüze çıkacaktır.
5. Sohbet meclislerinden ayrı kalmayın. Haftalık düzenli beslendiğiniz bir sohbet ortamı olsun. Böylesi meclisler, sizi rahatlatacak ve üzerinize huzur ve sekine yağacaktır.
Hayırlı cumalar...