Cumhuriyet’e sızdırmışlar. Emniyet istihbaratı gizli bir rapor hazırlamış. Özetle; ‘Hala Ordu’da Hizmet Hareketi'nden subaylar varmış! Bunlar deşifre edilip tasfiye edilince ancak darbe ihtimali ortadan kalkarmış!’
15 Temmuz bir kurguydu! Asıl darbe askere vuruldu. Binlerce subayı bir gecede tasfiye ettiler. Listeler önceden hazırlanmıştı.
Tıpkı 27 Mayıs gibi.
1960 darbesi, ordunun dengelerini ve genetiğini değiştirirdi. Darbeden sonra Genelkurmay Başkanı Rüştü Erdelhun’un da aralarında bulunduğu 7 bin 200 asker emekliye sevk edildi. Erdelhun Yassıada’da yargılandı. Generallerin yüzde 90’ı, albayların yüzde 75’i, yarbayların yüzde 50’si, ve binbaşıların yüzde 30’unun TSK ile ilişiği kesildi.
Bu kadar subayın ortak özelliği neydi?
Darbeye karşı, demokrat ve iyi eğitimli subaylar olmalarıydı. Rüştü Erdelhun, 6 dil biliyordu. Nuri Yamut Paşa, İstiklal savaşı gazisiydi.
Nitekim tasfiyelerin arkasından Talat Aydemir’in darbe teşebbüsleri, 12 Mart, 12 Eylül ve 28 Şubat darbeleri geldi. Her darbede TSK’daki darbe karşıtları da ordudan temizlendi.
15 Temmuz, 27 Mayıs’ın bir devamıdır. Ordu’daki demokrat subaylar yine tasfiye ediliyor. Darbeci subayların önü açılıyor.
Cumhuriyet’e verilen raporla, bu gerçek kamufle edilmeye çalışılıyor...
Ali Emir Pakkan